"kimseye söylemeyeceğim" - Translation from Turkish to Arabic

    • لن أخبر أحداً
        
    • لن أخبر أيّ أحد
        
    • لن أخبر أحد
        
    • لن أخبر أحدا
        
    • لن أخبر أحدًا
        
    • لنّ أخبر أحداً
        
    • لن أخبر أي أحد
        
    • لن اخبر احد
        
    • لن تخبر أحدا
        
    • لأحتفظ به لنفسي
        
    Bunu yapmana gerek yok. kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لا داعي لقيامك بهذا لن أخبر أحداً أعدك بذلك
    Herşeyin yolunda olduğundan kesinlikle emin olmadan, kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لن أخبر أحداً حتى نتأكد أن كلّ شئ على ما يرام
    Dediklerini kimseye söylemeyeceğim ama sen askersin... işin düşünmek değil, emirleri uygulamak Open Subtitles .. لن أخبر أحداً بما قلته لي .. و لكن لا تنسى بأنك جندي، هذا ليس من شأنك أنت ملتزم بإتباع الأوامر
    Yemin ederim, kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles أقسم أني لن أخبر أيّ أحد - أعرف أنكِ لن تخبري أحداً -
    - Ona daha söylemedin mi? Yalnızca güzel beyaz saçlı bir kadına söyledim kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لقد وعدت سيدة جميلة ذات شعر أبيض بأنني لن أخبر أحد.
    Junior'ın bana yaptıklarını kimseye söylemeyeceğim dedim sen de onu benden uzak tutacağını söyledin. Open Subtitles فلقد أخبرتك بأن لن أخبر أحدا ماذا فعل ابنك بي وانت قلت لي بأنك ستبقيه بعيدا عني
    Merak etme. kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لا تقلق بشأن هذا، لن أخبر أحدًا.
    Geçmiş geçmişte kalmıştır, ben de kimseye söylemeyeceğim. Ya sen? Open Subtitles أعني ، الماضي قدّ ولّىَ ، و لنّ أخبر أحداً ، أستفعلي ذلك أنتِ أيضاً؟
    Son 48 saattir nerede olduğunu kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles اسمع، لن أخبر أحداً عن مكانك في اليومين الماضيين
    Lütfen. Söz veriyorum kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles أرجوكم أعدكم أنني لن أخبر أحداً
    Haydi ama, adamım. Bana söyleyebilirsin. kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles هيّا، يمكنك أن تخبرني لن أخبر أحداً
    Efendim, size yemin ederim kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles سيدي، أقسم لك أنني لن أخبر أحداً
    Efendim, size yemin ederim kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles سيدي، أقسم لك أنني لن أخبر أحداً
    Siz hazır hissedinceye kadar kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles أنا لن أخبر أيّ أحد حتي تكونا مستعدين
    Elbette kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles بالطبع لن أخبر أيّ أحد
    Gidebilirsin. Uzaklaşıp gidebilirsin. kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles يمكنك أن تغادر ، يمكنك أن تذهب لن أخبر أحد
    Monroe'yle Rosalee'ye, Nick'in artık Grimm olmadığını kimseye söylemeyeceğim demiştim. Open Subtitles بأنني لن أخبر أحدا بأن "نيك" لم يعد غريم بعد الآن،
    Ah tatlım. kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles يا أرنبي , لن أخبر أحدًا
    Geçmiş geçmişte kalmıştır, ben de kimseye söylemeyeceğim. Ya sen? Open Subtitles أعني ، الماضي قدّ ولّىَ ، و لنّ أخبر أحداً ، أستفعلي ذلك أنتِ أيضاً؟
    Bırak hemen, ben de kimseye söylemeyeceğim, suç duyurusunda da bulunmayacağım. Open Subtitles ارحل الآن و لن أخبر أي أحد و لن أوجـه إليك أي اتهامات
    Bilmeye ihtiyaçları olmadığı hiçbir şeyi kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لن اخبر احد اي شي .هم ليسوا بحاجه بمعرفته
    Beni satın almak zorunda değilsin, kimseye söylemeyeceğim. Open Subtitles لم يكن لديك لدفع قبالة لي ، وأنا لن تخبر أحدا .
    Seni sevdim, ve sen kimseye söylemeyeceğim salak bir sırrın aramıza girmesine izin verdin çünkü bana güvenemedin. Open Subtitles كنت أحبّك وسمحت لسرّ صغير، كنت لأحتفظ به لنفسي أن يفرّق بيننا لأنّك لم تثق بي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more