Beyinlerimiz egzersiz yaptığımızda endorfin de dâhil bir sürü kimyasalı serbest bırakır. | TED | كذلك تفرز أدمغتنا عدداً من المواد الكيميائية عندما نتمرن، بما في ذلك هرمون الإندورفين. |
Sonunda bu üç kimyasalı içeren maddeyi buldum. | Open Subtitles | لقد عرفتُ أخيراً ما الذي يحتوي هذه المواد الكيميائية |
- Bil diye söylüyorum beyin sevgi ve nefret için aynı kimyasalı salgılar. | Open Subtitles | ولكن فقط لكي تعلم الدماغ يطلق نقس الكيميائية للحب و الكراهية |
İlk ürünümüz, tekstil endüstrisi içindeki 8.000 kimyasalı analiz ettiğimiz bir dokumaydı. | TED | أول منتج لنا كان قماشاً حيث حللنا ٨٠٠٠ مادة كيميائية في مصنع النسيج. |
Yüzlerce kimyasalı yeraltına pompalıyorlar. | Open Subtitles | يضغون مئات الكيماويات وآلاف الأقدام تحت الأرض |
Bu hızla, subatan siloya erişip, silo devrilmeden önce tüm kimyasalı boşaltamayız. | Open Subtitles | بهذا المُعدّل، لن نُخرج كلّ المواد الكيميائيّة بحلول وقت وصول الحفرة البالوعيّة إلى الصومعة وسقوطها. |
Ancak uygun tespit kimyasalı kullanıldığında okunabilir. | Open Subtitles | وفقط عندما تضاف له المادة الكيمياوية الصحيحة من الممكن أن يقرأ |
- Ona ihtiyacımız olmadı. Üçüncü kimyasalı CIA verdi bize. | Open Subtitles | لم نحتجه، أعطتنا الإستخبارات المركزية المادة الكيميائية الثالثة. |
Yarasalardan kurtulmak için Endrin adındaki kimyasalı kullanmak üzereyiz. | Open Subtitles | نحن على وشك إسقاط الإندرين , المادة الكيميائية |
Bu yüzden o gün çocuk kimyasalı döktüğünde... | Open Subtitles | في ذلك اليوم الذي تعرض فيه هذا الطفل للمواد الكيميائية |
Birçok yasadışı kimyasalı onların üzerinde deneyip bitkilerin daha hızlı büyümesini sağlıyorlar. | Open Subtitles | استخدم الفضفضة لمدة لاتأكد من الحمولة بجدية المواد الكيميائية الغير قانونية تجعلهم ينمون بسرعة |
Hardal gazı üretiminde kullandıkları aynı kimyasalı kullanıyorlarmış, biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعرف، نفس المادة الكيميائية التييضعونهافي جسدها.. هي التي يستخدمونها لصنع غاز الخردل؟ |
Elektronlara bir yük gönderek ve kimyasalı Meclis'in orta yerine gönderecekler. | Open Subtitles | عندما يتلقى الإشارة، سترسل الأقطاب شحنة... لتحول تلك المادة الكيميائية إلى غاز... ، |
İçinde ölü bedenlerin salgıladığı 20 değişik çeşit kimyasalı ayırabilen 10 sensörlü bir kutu vardı. | Open Subtitles | يحتوي على صندوق صغير بـ10 مستشعرات لتستجيب لـ20 صنفاً من المواد الكيميائية... -التي تصدرها الجثت المتحللة . |
O zamandan beri imalatlarda en yaygın olarak kullanılan 4.000 kimyasalı arşivledik ve bu veritabanını altı haftaya kamuoyuna açıklayacağız. | TED | وقد وضعنا قاعدة بيانات الـ٤٠٠٠ مادة كيميائية الأكثر استخداماً في التصنيع، وسوف نقوم بنشرها للعامة بعد ستة أسابيع. |
Çürürken bedenden çıkan bir kimyasalı duyumsayarak ölülere odaklanır. | TED | إذ يشم رائحة الميت عن طريق استشعار مادة كيميائية تفرزها الجثة إثناء عملية التحلل. |
Her organizma belli bir metal veya kimyasalı temizlemek için yaratılmıştır. | Open Subtitles | كل كائن خلق لينظف معدن أو مادة كيميائية معينة |
Bu arkadaş bir günde düzinelerce kimyasalı bizim başardığımızdan daha verimli olarak üretebiliyor. | Open Subtitles | يُمكن لهذه أن تنسخ نفسها عشرات المرات في اليوم مُعيدة انتاج حاويتها من الكيماويات بشكلٍ أكثر كفاءة بكثير مما نستطيعه نحن. |
Doğru anlamak adına yani diyorsun ki bir insanın bu iki kimyasalı birleştirmeyi bilmesi için onları birleşmiş olarak görmesi mi gerekir? | Open Subtitles | حسناً، للاستيضاح فقط... تقولين أنّه يجب على الشخص... أن يرى المواد الكيميائيّة متفاعلة مسبقاً ليعرف كيف يفاعلها؟ |
Ancak uygun tespit kimyasalı kullanıldığında okunabilir. | Open Subtitles | وفقط عندما تضاف له المادة الكيمياوية الصحيحة من الممكن أن يقرأ |