"kodları" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرموز
        
    • رموز
        
    • الشفرات
        
    • شفرات
        
    • الشفرة
        
    • رمز
        
    • أكواد
        
    • الأكواد
        
    • شيفرات
        
    • الشيفرات
        
    • شفرة
        
    • كود
        
    • شيفرة
        
    • الشيفرة
        
    • الكود
        
    - Bu imkansız. - Gerçek. Biri geçerli fırlatma kodları girdi. Open Subtitles ـ هذا مُسحيل ـ أجل، و أحدهم قام بإدخال الرموز الصالحة
    Araştırmacılar, Panbanisha'nın tebeşirle yere sözcük kodları yazarak ne dediğini kayıt altına aldılar. TED بدأ الباحثون في تسجيل ما قالته بانبانيشا، بكتابة الرموز على الأرض بالطباشير.
    Kutulardaki, modelleri ayıran kodları bile... çünkü otomatikleri alıp işe yaramayanları bırakmışlar. Open Subtitles علموا حتى رموز التصنيف على الحاويات لانهم أخذو الاوتوماتيك وتركوا الباقي خلفهم
    Sana kodları ve şifreleri verdi, değil mi? Open Subtitles لقد أعطاك الشفرات وكلمات المرور ، أليس كذلك ؟
    Bankalar için bilgisayar kodları yazardı, ama hiç işyerine gitmezdi. Open Subtitles كانت تكتب شفرات الحاسوب للبنوك لكنها لم تذهب إلى مكتب
    Gezegenlerin genetik kodları, ögelerin izotoplarında yazılıdır. TED إن الشفرة الجينية للكواكب مكتوبة في نظائر العناصر.
    -Giriş kodları değiştirilmiş görünüyor. -Halledersin oğlum. Open Subtitles لقد قاموا بتغيير رمز الدخول انا ساساعدك يا بنى
    Savaş başlıklarını etkisiz hale getirmek için gerekli kodları elde ettik, ancak ikinci bombayı bulmak için sadece beş saatimiz var. Open Subtitles هذا إم . حَللنَا الرموز لنَزْع سلاح الرؤوس الحربية، لَكنَّنا امامنا خمس ساعاتِ فقط لإيجاد القنبلةِ الثانيةِ.
    Neyse ki benim savaş eğitimim cihazlar arası kodları da kapsıyor. Open Subtitles لحسن الحظ،تدريبي الحربي يشمل دفن أداة الرموز
    Ve kimse bu kodları bilemez, başkan ve sizlerin dışında mı? Open Subtitles ولا أحد يعرف تلك الرموز صحيح ما عدا الرئيس وأنتم
    Ama dün gece kodları buldum. Kitapların içine gizlenmiş. Open Subtitles لكن ليلة امس اكتشفت رموز داخل تلك الكتب.
    Bu Çoğalıcılar tamamen ayrı, işleyen varlıklar olsalar da, temel komut kodları güçlü bir alt-uzay frekansından birbirine bağlı. Open Subtitles حسنا بالرغم من أن هؤلاء الريبليكيتورز يعملون كوحدات منفصلة هناك رموز قيادة أساسية
    Tek yapmamız gereken kodları bulmak ve kötü adamla panzehiri bize vermesi için pazarlık etmek. Open Subtitles كل ما يمكننا فعله هو البحث عن رموز التشفير ,ونعثر علي الرجل الشرير ونقايضه بالترياق المعالج للسم
    Rick'in düzenli olarak kodları kontrol etmesi gerekiyordu, ama unutuyordu. Open Subtitles المفروض أن ريك معه الشفرات ويقوم بفحصهم بأستمرار لكنه دائما ينسي
    Interpol bazen kodları ve bildirileri çözerken tam kelime manalarını kullanmaz. Open Subtitles أحياناً عندما يحلل الانتربول الشفرات والاتصالات فلن يستخدم نفس المفردات
    Princeton'da, gizli kodları ve benzeri şeyleri kırmaları için matematikçileri işe aldıkları bir operasyonları vardı. TED لقد كان لديهم عملية في برينستون، وكانوا يوظّفون المتخصصين في الرياضيات. لاختراق شفرات سرية وأمورا من هذا القبيل.
    Sanki, elçilik e-postalarını ve kodları... ..Spencer çalmış gibi görünecek. Open Subtitles لا بد ان يبدو كأن سبينسر سرق الشفرة والإيميلات من السفارة
    70 saattir uyumuyorum. kodları gözden geçiriyordum. Open Subtitles أنا كنت فوق ل70 ساعة رمز التحليل المستقيم،
    Tam önümüzde, elektronik ortamda hava yoluyla aktarılan bilgisayar kodları. Open Subtitles أكواد للحاسب يتم نقلها إلكترونيًا عن طريق الهواء أمامنا تمامًا
    Para merkezinin planı, güvenlik protokolleri ve ve binaya tüm giriş kodları. Open Subtitles المخططات لمركز العملات .. وبروتوكولات الأمن و كل الأكواد للدخول إلى المبنى
    Bütün nükleer fırlatma kodları iptal edildi. Yeni kodlar aktif. Open Subtitles تم إلغاء جميع شيفرات إطلاق الصواريخ النووية.
    Sonra bu virüs kodları RNA parçalarına kopyalanır. TED تُنسَخ هذه الشيفرات الفيروسيّة على شكل قطع قصيرة من الحمض النووّي الريبوزي.
    PDA'nın içinde anahtar kodları var ve görünüşe göre o da senin elinde. Open Subtitles حسناً. توجد شفرة مخزنة على الهاتف... في الغالب لن تكون مستقرة في حالتك
    Tanrı bana kodları ruha çevirebilme yeteneği olan bir kız gönderdi. Open Subtitles يد الله جلبت لي فتاة مع القدرة لتحويل كود في الروح.
    Dağıtılan yeni fırlatma protokol kodları bir karışıklığa yol açmış. Open Subtitles عندما وزعنا مؤخراً شيفرة الإطلاق الجديدة قمنا بتفجير الصاروخ..
    kodları değiştirmek için çok biçimli motor kullanıyor. Open Subtitles إنّه يستخدم محرّكاً متعدّد النظام ليغيّر الشيفرة
    Alarm sesi duyulduktan sonra bilgisayara kodları girmeniz için dört dakika zamanınız olacak. Open Subtitles وبمجرد انطلاق الانذار سيكون أمامك 4 دقايق كي تدخل الكود

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more