| Ve eğer onu yatağa kelepçelemeden kıyafetlerini çıkarırsanız bu işinizi kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | وإذا نزعتم ملابسه قبل أن تقيديه إلي السرير سيجعل هذا الأمر أكثر سهولة |
| Hayır buz, petrol erişimi kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | بدون الجليد سيعطي سهولة للوصول إلى النفط |
| Zehir bilim ve salgın hastalıklar konusundaki eğitimin eski takımının arasına girmeni oldukça kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | اخترناك لخلفيتك الرائدة في علم السموم و الأوبئة التي تخولك الإلتحاق بفريقه السابق بكل سهولة |
| İkimizin de hayatını kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | هذه بشارة خير، سيسهّل ذلك حياتينا كثيراً |
| Bu, insanların yalan habere kanmasını kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | أظنّ أنّ هذا سيسهّل على الناس تصديقالقصّة. |
| Konuşmaları dinleyip kayıt etmemizi kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | سيُسهل علينا هذا أن نلتقط الإشارة ونسجل محادثاتهم |
| Çünkü her ne kadar evlenip, çocuk yapmak için yanıp tutuşuyor olsam da bu durum birilerini bulmayı kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | لأنه... حتى بالرغم من لو أنني أردتُ الزواج وإنجاب الأطفال من المحتمل أن يجعله هذا أكثر سهولة... |
| Nefes almayı biraz daha kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | من المفترض أن يجعل التنفس أكثر سهولة |
| Bana söyleyebileceğiniz herhangi bir şey işimizi daha da kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | سيّد (داوسن)، أي شيء يمكنك أن تقوله لي سيُسهل هذا. |