"kollarını açarak" - Translation from Turkish to Arabic

    • بأذرع مفتوحة
        
    • بالأحضان
        
    Bu arada, Samantha çekim dönüşü Smith'i kollarını açarak karşıladı. Open Subtitles وفي الوقت نفسه، رحب سامانثا سميث العودة من موقع فيلمه بأذرع مفتوحة.
    Kasabalara indiğimizde insanlar bizi kollarını açarak karşılıyordu. Open Subtitles كانت كالموجة عندما كنا نصل البلدات الناس كانوا يستقبلوننا بأذرع مفتوحة
    Morrigan'ın kollarını açarak seni beklediğine inanmıyorsun herhalde? Open Subtitles لا تصدق ان تلك المورغان سترحب بعودتك بأذرع مفتوحة
    Seni kollarını açarak karşılayıp mucizevi dönüşün karşısında mutluluk gözyaşları mı döktüler? Open Subtitles هل رحّبوا بك بالأحضان باكين بدموع الفرح لعودتك الأعجوبيّة؟
    Çünkü seni ve küçük kız arkadaşını katlettikten sonra bile, sizinkiler beni kollarını açarak karşılayacaklardır. Open Subtitles لأنه حتى بعد سلخك أنت و صديقتك... سيرحب بى رجالك بالأحضان... ...
    New York'ta kapısına ağzına kadar dolu uyuşturucuyla gittiğimde yine de beni kollarını açarak hoş karşıladı. Open Subtitles ومع ذلك، رحب بي بأذرع مفتوحة عندما ظهرت على عتبة منزله في نيويورك، ممتلئا بالأفيون
    kollarını açarak ağlayarak "Hayatım" Open Subtitles بأذرع مفتوحة ، والبكاء ، حبيبي
    Hem şunu da unutmayalım, beni kollarını açarak karşılamışlardı. Open Subtitles ودعونا لا ننسى رحبوا بي بأذرع مفتوحة
    Eğer şanslıysak, Zakayev onu kollarını açarak karşılayacaktır. Open Subtitles إن حالفنا الحظ ، (زكاييف) سيأخذها بالأحضان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more