Babam şeytani bir zihin kontrolünün kurbanı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قال أبي أنه وقع ضحية سيطرة شيطانية على عقله |
- kontrolünün bize kalmasını öneriyorum. - Teklif ettiğin ne? | Open Subtitles | ويتركنا تحت سيطرة هذا السوق ماهو إقتراحك؟ |
Bir kişiyi gerçekten kontrol etmede hikâyenin kontrolünün çok önemli olduğunu anladılar. | TED | لقد فهموا أن السيطرة على القصة في غاية الأهمية للسيطرة على الشعب. |
Artık hayatının kontrolünün sende olmadığını ve hislerini saklamadan saçma bir şekilde kontrolü tekrar ele geçirme ihtiyacı hissediyorsun. | Open Subtitles | كما لو أنك فقدت السيطرة على حياتك، و تشعرين لحاجة فرض تلك السيطرة في بعض البراهين تصرف بطيش، أزياء |
Çünkü ne yaparsan yap, her şeyi parçalasan, yakıp yıksan da... kontrolünün dışındaki bir yoldasın. | Open Subtitles | لأنه مهما تفعل، فكل شيء منقطع،كل شيء إلى فناء. أنت في طريق أن تفقد سيطرتك على كل شيء |
Artık zihin kontrolünün arkasına saklanamayacak. Kendi hâline dönüşüyor. | Open Subtitles | لم يعُد بوسعه التستّر وراء تحكّمه الذهنيّ، إنّه يتحوّل لهيئته الحقيقيّة |
Eğer erkek doğum kontrolünün yararlı olacağı düşünüyorsak soru şu: Bir tane nasıl geliştiririz? | TED | لذا إذا فكرنا أن وسيلة منع حمل ذكورية قد تكون مفيدة، فالسؤال التالي هو: كيف يمكننا تطويرها؟ |
Bu akşamın kontrolünün sende olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون متأكدا ً من أنك ستكون المتحكم فى هذه الأمسية |
Hepimiz kaderimizin kontrolünün bizde olmadığı gerçeğiyle yüzleşmeliyiz. | Open Subtitles | كلنا علينا التعامل مع حقيقة أنه لا سيطرة لنا على أقدارنا |
Maria, Abigail üzerindeki kontrolünün limitleriyle verdiği mücadele sayesinde gitgide güçleniyordu. | Open Subtitles | ماريا كانت تزداد قوة، فى المقاومه ضد حدود سيطرة أبيجيل. |
Çok uluslu, hükümet kontrolünün dışında. | Open Subtitles | متعددة الجنسيات وخارج سيطرة الحكومة، |
NATO kontrolünün zayıfladığı gri bölgede, paslı Rus Tanklarının, bombalanmış NATO araçlarının yanından geçerek gidebildiğim kadar gittim. | Open Subtitles | ذهبت إلى أبعد ما أستطيع في المنطقة الرمادية، على أطراف مناطق سيطرة الناتو، متجاوزًا دبابات روسية وقوافل إمدادات مدمرة للناتو. |
Corleone kontrolünün aleyhinde olanları. | Open Subtitles | لضدّ سيطرة كورليون |
Henan üzerinde hiçbir kontrolünün olmadığını söyledi. | Open Subtitles | أخبرني أنّه ليس له سيطرة على "هنان". |
Bana Pete Hoyt'tan nefret ettiğim sürece... hayatımın kontrolünün onda kalacağını öğretti. | Open Subtitles | هو جعلني أتفهم انه طالما أكره بيتر هويت فلديه السيطرة على حياتي |
Hong Kong'un kontrolünün Çin'e geçtiği güne kadar on beş yıl boyunca Juntao Güneydoğu Asya'nın en güçlü suç lideriydi. | Open Subtitles | لمده 15 سنة إستأنفت الصين السيطرة على هونج كونج جون تاو كان من اخطر المجرمين وكان سيد الجريمة فى جنوب اسيا |
Büyülerin daha iyi anlaşılması ve daha hassas büyü kontrolünün bu engelin aşılmasını sağlayacağı yazıyor. | Open Subtitles | وينص على أن الفهم الأكبر للتعويذات وإحكام السيطرة على الطاقة السحرية سيسمح للشخص بالتغلب على تلك العقبة |
Şimdilik, bunun senin kontrolünün dışında olduğu gerçeğini, kabul etmek zorundasın. | Open Subtitles | عليك تقبل الواقع لان الامر اصبح خارج سيطرتك |
Bu değerlendirmeler duygusal kontrolünün hastaneden ayrıldıktan sonra daha kötüye gittiğini gösteriyor. | Open Subtitles | هذا التقييم يُظهر أنّ سيطرتك العاطفية أسوء بكثير من عندما غادرت المستشفى آخر مرة. |
Hayattaki bazı şeyler kontrolünün dışında kalıyor. | Open Subtitles | بعض الأشياء في الحياة هي فقط... خارج سيطرتك... |
Zihin kontrolünün ne kadar güçlendiğini test ettiğini söyledi. | Open Subtitles | "قال أنّه يعاير كم أصبح تحكّمه الذهنيّ قويًّا" |
Biz kızların ve akranlarımın sorguladığı öğretilerden biri, doğum kontrolünün gerçekten bir günah olup olmadığıydı. | TED | واحده من التعاليم التي سالت فيها انا وزملائي هل كان منع الحمل خطئا ؟ |
Bu akşamın kontrolünün sende olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أكون متأكدا ً من أنك ستكون المتحكم فى هذه الأمسية |