"kontrol ettiği" - Translation from Turkish to Arabic

    • يتفقده
        
    • يسيطر عليها
        
    • حيث تسيطر
        
    Belli ki bugünlerde kontrol ettiği tek şey giymediği pantolonuydu. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي كان يتفقده هذه الأيام كان سرواله عند الباب
    Şu ana kadar gittiğim her doktorun ilk kontrol ettiği şeydi. Open Subtitles إنه أول شئ يتفقده كل طبيب أزوره
    Hala kontrol ettiği bir sesli mesaj var. Open Subtitles يُوجد بريد إلكتروني مازال يتفقده
    Silahlı Özgürlük Savaşçıları, oligarşistlerin kontrol ettiği hükümetlerine karşı direndiler. Open Subtitles مقاتلو الحرية المسلحون واجهوا السلطة، التي يسيطر عليها نظام الأقلية
    Şehrin dışında kontrol ettiği hurdalığa giderdi. Open Subtitles إلى ساحة خردة يسيطر عليها عند طرف البلدة
    Ailemin bu yeni teknolojiyi kontrol ettiği bir hayal. Open Subtitles حلم حيث تسيطر عائلتي فيه على هذه التقنيّة الجديدة
    Ve reklamların, haberleri kontrol ettiği bir dünyada insanların gerçeği öğrenmelerinin imkânı yok. Open Subtitles وفي علم حيث تسيطر عليه الإعلانات على الأخبار ليس هناك طريقة للتأكد من أي أحد سيسمع الحقيقة
    Bence Church'ün kontrol ettiği suç ailelerinin başı. Open Subtitles -هو المعنيّ، أما الأمانة بظني تعني زعماء الأسر الإجرامية التي يسيطر عليها (تشارتش).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more