| Şey hakkındaki konuşmamızı devam ettiririz diye düşündüm... Burada gelecekte olacak şeyleri. | Open Subtitles | إعتقدتُ أنّ علينا أن نُكمل حديثنا حيال مُستقبل الأوضاع في الأنحاء هنا |
| Evet, son dönemlerde biraz unutkansın ama.. ...dün akşamki konuşmamızı da mı hatırlamıyorsun? | Open Subtitles | أعلم بأنك تنسى الأشياء بسرعة لكن ألا تتذكر حديثنا الليلة الماضية؟ |
| Sevgili Bill, Yemen'deki görevimizin korunması için aldığımız güvenlik tedbirlerinin hala yetersiz olduğu yolundaki konuşmamızı gözden geçirmeliyiz. | Open Subtitles | عزيزى بيل, رجاء, يجب أن نكمل .. حديثنا السابق فى تلك التدابير الأمنية .. ما أخذناه مازال ناقص لحماية مهمتنا الى اليمن |
| konuşmamızı... konuşmamızı tekrar tekrar düşünüyorum da, ve ben... ben işimi seviyorum. | Open Subtitles | لقد كنت أعيد التفكير بشأن محادثتنا ,مجدداً ومجدداً في رأسي وأنا أحب.. |
| Belki de önceki konuşmamızı anlamadınız. | Open Subtitles | أو لربّما أنت لم تجمع ذلك من محادثتنا السابقة. |
| Ve her ne olursa olsun bu konuşmamızı kendi iyiliğin için bir sır olarak saklamalısın. | Open Subtitles | ولكن فى هذه الحالة أفترض أنك ستنسى أننا قمنا بهذه المحادثة. |
| Aslında, seninle bahar tatili hakkındaki konuşmamızı tamamlamak istemiştim. | Open Subtitles | في الواقع أردت إنهاء حديثنا عن عطلة الربيع |
| konuşmamızı tam olarak bitirememiştik. Neye karar verdiğini merak ettim. | Open Subtitles | لم ننهِ حديثنا حقاً كنت أتسائل عن ماذا قررت |
| Telefonlarımızın açık olduğunu ve birilerinin konuşmamızı dinlediğini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد بأننا تركنا جوالاتنا مفتوحة ليتسرب حديثنا للخارج؟ |
| Sanmıyorum ki, bu kadın, hakkında bu şekilde konuşmamızı, ...uygun bulsun. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ هذه المرأة ستقدّر حديثنا عنها بهذه الطريقة |
| konuşmamızı bitirdiğimizde vasiyetnameyi kendin okuyabilirsin, ve umarım ne düşündüğünü bana söylersin. | Open Subtitles | عندما ننهي حديثنا تستطيع قراءة الوصية بنفسك و أرجو أن تخبرني برأيك بها |
| Eğer içeri gidip uzanırsanız biz de belki konuşmamızı yapar ve size katılırız. | Open Subtitles | حالما ننتهى من حديثنا سنعود اليكم خلال ثانية ما هذا الصوت ؟ |
| Şu anda dışarıda, minibüsün içinde, konuşmamızı kelimesi kelimesine dinleyenler dışında ahbap. | Open Subtitles | الموجودون خارجا بالسيارة يسجلونن كل كلمة فى محادثتنا يا أخ |
| konuşmamızı bitirmek için benimle eve gelmek istermisin? | Open Subtitles | انت تريد القدوم معي لذلك هل ننهي محادثتنا ؟ |
| Biliyorsun, seni asla benim hücremin yanına koymazlardı, eğer konuşmamızı dinlemek istemeselerdi. | Open Subtitles | تعرفين بأنهم لن يضعونكِ في زنزانة قريبة من زنزانتي مالم يكونوا راغبين بسماع محادثتنا |
| Güzel deneme. Sadece geçen gece kalan konuşmamızı tamamlamaktan kurtulmaya çalışıyorsan. | Open Subtitles | ، محاولة جيدة تحاولين تجنب إنهاء محادثتنا لتلك الليلة |
| İyi deneme. Sadece geçen akşamdan kalma konuşmamızı geçiştirmek istiyorsun. | Open Subtitles | ، محاولة جيدة تحاولين تجنب إنهاء محادثتنا لتلك الليلة |
| Ve her ne olursa olsun, bu konuşmamızı kendi iyiliğin için bir sır olarak saklamalısın. | Open Subtitles | ولكن فى هذه الحالة أفترض أنك ستنسى أننا قمنا بهذه المحادثة. |
| Dinle. Şu konuşmamızı düşünüyordum ve ve sen de dahilsin. | Open Subtitles | أصغِ ، لقد كنت أفكر بشأن نقاشنا و قررت أن أضمّك |
| Bizim birbirimizle konuşmamızı değersizleştirmek için. | Open Subtitles | لتبسيط كلامنا وجعله تافه بين بعضهم البعض |
| Bir şey kaçırmamak için konuşmamızı kaydediyordum. | Open Subtitles | كنت أسجل الحوار كي لا يفوتني شيء |
| Sadece onlara konuşmamızı anlat, projeyi nasl yapmadığımı. | Open Subtitles | فقط أخبرهم بماذا تحدثنا عنه كيف أني لم أنفذ المشروع |
| Bu iş böyle olmaz ama bu konuşmamızı çok daha kolaylaştıracaktır. | Open Subtitles | أعلم أنها مؤلمة قليلاً، لكنها ستجعل هذه المحادثه بأكملها أسهل بكثير. |
| Kuşkusuz, siz kesinlikle konuşmamızı düzeltmeye gerek olmayacak. | Open Subtitles | أوه، دون شكّ , أنت بالتأكيد... ... نعم،نحنلَنْ يَجِبُ أَنْ نُصحّحَ كلامَنا. |