"konulara" - Translation from Turkish to Arabic

    • المواضيع
        
    • القضايا
        
    • مسائل
        
    • نتطرق
        
    • ألاّ نجعله أمراً
        
    Diğer talk şovların korktuğu konulara değindi. Open Subtitles دائما مثيرة للجدل، انه يتعامل مع المواضيع
    Neden bu olumsuz konulara saplantılıyız? Open Subtitles لماذا نشغل أنفسنا بهذه المواضيع السلبية؟
    İnsanların, uzakta kalan, küresel etkisine göre soyut, ideolojik yada heybetli konulara karşı ilgisini arttırdı. TED إنه يضع وجه إنساني على القضايا البعيدة قد تبدو نظرية أو إيدلوجية أو هائلة في تأثيرها العالمي
    Benim kuruluşum, bu konulara ışık tutmak için Kolombiya Üniversitesi ve diğerleri ile birlikte sıkı bir çalışma yapıyor. Şimdi duruma açıklık getirelim. TED إن وكالتي تعمل عن قرب مع جامعة كولومبيا وأطراف أخرى لإلقاء الضوء على هذه القضايا والآن دعونا نوضح ذلك.
    Nerede olduklarını bulmak istiyoruz. Kişisel konulara girmek istemiyorum, ama karınla iyi bir ilişkin var mıydı? Open Subtitles نريد أن نعرف أين هما، لا أريد أن أخوض في مسائل شخصية،
    Neden beni alakam olmayan konulara çekiyorsun? Open Subtitles لماذا تصر على محاولة إدخالي في مسائل لا علاقة لي بها
    - Diğer konulara da girecekti ama "Bugün olmaz," dedim. Open Subtitles أراد أن نتطرق الى كل شيء وقلت له ليس اليوم
    - Pekâlâ, kişisel konulara girmeyelim. Open Subtitles "حسناً، دعونا ألاّ نجعله أمراً شخصيّاً".
    Bu ilgiyi konuşmak istediğin konulara odaklanmak için kullanacağız. Open Subtitles وسأفعل كل ما في وسعي لكي أصون أهمية هذا المركز سنستغل اهتمام الإعلام لنركز على المواضيع التي تود إثارتها
    Sadece erkekleri, yiyecekleri, ayakkabıları, saçımdaki iğrenç BlueBell nemini, ah ve erkekleri kapsayan konulara izin var. Open Subtitles المواضيع المسموح بها هي : الشباب , الطعام , الأحذية والشباب حملة بلوبيل للشعر
    Şimdi eski konulara geri gelme zamanı. Open Subtitles الآن هو وقت العودة إلى المواضيع القديمة
    Bu konulara gerek yok artık. Open Subtitles دعنا لا نتذكر كل تلك المواضيع
    - Claude hassas konulara girme. - Olur, olur. İsrail, Dalai Lama, Burka ... Open Subtitles كلود)، تجنب المواضيع الحساسة مثل الاراضي) المحتلة و الدالاي لاما و الحجاب، إتفقنا؟
    Biz, öncelikle gezegenin habitatına odaklanıyoruz ayrıca, şu konulara da eğiliyoruz; küresel gelişme ile ilgili sorunlar, uluslararası anlaşmazlıklar, ortaya çıkan teknolojilerin sağduyulu kullanımı, yükselen ikinci süper güç hakkında bile ve daha, daha fazlası. TED نركز مبدئياً على بيئة كوكبنا، لكننا نعالج أيضا المشاكل المتعلقة بالتطور الذي يعرفه العالم، النزاعات الدولية،الاستعمال المسؤول للتقنيات الحديثة، بل و حتى الظهور المتزايد لما أُطلِق عليه اسم " القوة الخارقة الثانية" والعديد ، العديد من المواضيع الأخرى.
    İster filmde ister televizyonda belirli konulara değinemeyeceğimizi belirtiyorlar. Open Subtitles تقترح علينا بأنه لا يمكننا المساس ببعض القضايا سواء كان فيلم أو برنامج تلفزيوني
    Göz ardı edilen bazı toplumsal konulara değiniyor. Open Subtitles تعالج بعض القضايا الاجتماعية أظن أنه تم تجاهلها
    Ve ben burada sizin önünüzde dururken, ve bunları izleyen tüm insanların karşısında, karşılaştığım herkes adına heyecanlıyım, çünkü bir araya gelebilmemiz için bir şans var, hepimizin birlik olması için, ve mühim konulara karşı bilinci arttırmak için, bireyler tarafından oluşturulan bir şansımız var. TED وعندها اقف هنا امامكم جميعا وأمام الناس الذين سيشاهدون هذه الاشياء انا متشوق . بالنيابة عن كل شخص قابلته لوجود امكانية ان نجعل عالمنا كله يتحد وبأنه يمكننا ان نكون مع بعضنا يدا واحدة وبانه يمكننا رفع مستوى الوعي حول القضايا الرئيسية التي اثارها الافراد
    Ama eşiniz Düşes ile, karım Anne'in, Kraliçe ile birlikte, dini konulara çok yakın olduklarını pek az kişi biliyor. Open Subtitles ولكن عددا قليلا من الناس يعرف أن زوجتك, الدوقة وزوجتي آن هما مع الملكة وقريبتان لها في مسائل الدين أكثر مما قد نتخيل
    Neyse, başka konulara geçelim artık. Open Subtitles الدخول إلى مسائل أخرى.
    Bu konulara girmek zorunda değiliz. Open Subtitles حسناً... . لا يجب أن نتطرق للتفاصيل.
    - Kişisel konulara girmeyelim. Open Subtitles دعونا ألاّ نجعله أمراً شخصيّاً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more