"konusunda uyarmıştım" - Translation from Turkish to Arabic

    • حذرتك من
        
    • حذر لكم عن
        
    • حذرتك بشأن
        
    • حذرته
        
    • لقد حذرتك بأن
        
    • حذّرتك من
        
    • حذّرتكم
        
    • حذرتك عما
        
    Seni, otoritemi sorgulama konusunda uyarmıştım. Yerini öğren! Open Subtitles . لقد حذرتك من التدخل في سلطتي . أعلم مكانك
    Seni eşyalarıma dokunmaman konusunda uyarmıştım, değil mi? Open Subtitles لقد حذرتك من العبث بأغراضي، أليس كذلك آرتي؟
    Peggy, seni bana dokunmaman konusunda uyarmıştım. Open Subtitles - لقد حذر لكم عن لمس لي.
    Seni yazışmalar konusunda uyarmıştım, Ted. Open Subtitles حذرتك بشأن المذكرات يا (تيد).
    - Bu insanların arasında eski sevgililerim olabileceği konusunda uyarmıştım onu. Open Subtitles حذرته أنه مع هذه الحفلة سيكون هنالك فرصة جيدة بأن واحد من أصدقائي السابقين ربما يظهر
    Seni gaz kullanılmaması konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتك بأن لا تستخدم الغاز
    Seni, zarfın içine bakacağı konusunda uyarmıştım. Open Subtitles حذّرتك من أنه سينظر في الظرف
    Sizi yaşlıların rekor sayıda oy kullandığı konusunda uyarmıştım. Open Subtitles حذّرتكم يا رفاق أنّ الكبار دوماً يصوّتون بأرقام قياسيّة
    Seni hastanemde dedektiflik oynamaman konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتك من لعب دور المحقق في المستشفى
    Seni o kaltak konusunda uyarmıştım! Kendi hesabını tut! Open Subtitles لقد حذرتك من تلك العاهرة المعتوهة
    Ayrıca sana kaygı gütmeden anne-kız ilişkileri üzerinden iş yapan kurslara gitmemen konusunda uyarmıştım. Open Subtitles بالإضافة إلى أنني سبق أن حذرتك من أي صف يُصور أن علاقة الأم/الإبنة خالية من المتاعب والمسؤوليات والمشاكل
    Seni Denisov konusunda uyarmıştım. Open Subtitles أنا حذر لكم عن دينيسوف .
    Seni Swagger konusunda uyarmıştım. Open Subtitles (لقد حذرتك بشأن (سواغر
    Gitmemesi konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرته من الذهاب
    Onu, bunun çok tehlikeli olduğu konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرته من خطورة ذلك
    Onu ellerini öğrencilerin üzerinden uzak tutması konusunda uyarmıştım. Open Subtitles حذرته أن يبعد يده عن الطلاب
    Geç kalmaman konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذرتك بأن لا تتأخري
    Ellen, yalan söylememen konusunda uyarmıştım. Üzgünüm. Open Subtitles إلين، حذّرتك من الكذب.
    Ben sizi medya savaşının başlayacağı konusunda uyarmıştım. Open Subtitles لقد حذّرتكم من أن حرب الاعلام قادمة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more