Şimdi kaçıyorlarsa, korktukları için kaçmıyorlar! | Open Subtitles | إذا كانوا قد هربوا الآن فذلك ليس بسبب أنهم خائفين |
Mutlaka, bunu farkedemiyecek kadar korktukları içindir. | Open Subtitles | لا شك بأنهم خائفين للغاية من كل عقولهم للتبليغ |
korktukları zaman ne kadar yağ bıraktıklarını tahmin edemezsiniz. | Open Subtitles | ستذهلين عندما تعرفين كم من الزيت يطلقون عندما يخافون |
O insanların tek istediği, onları öğrenmekten korktukları şeylerden koruyacak biri. | Open Subtitles | كل ما يريده هؤلاء هو ان يحميهم احد مما يخشون معرفته |
korktukları bir şey. | Open Subtitles | هناك شيئاً على الجانب الآخر منه، شيء ما يخشونه |
korktukları halk değildi, bir nevi entelektüeller, politikayla ilgili insanlar değil, gerçek işçilerdi ve onlara gına gelmişti artık. | Open Subtitles | لم يكن خوفهم من الشعب لم تكن مخاوفهم من المفكرين أو ممن ينخرطون بالسياسية |
Onun için beni tutarlar. Birilerinden çekindikleri veya korktukları için. | Open Subtitles | لهذا تستأجرني الناس اما خوفا من احد او قلق منهم |
Haklarınızı sınırlamak istemedikleri için değil siyasal sonuçlarından korktukları için yapamıyorlar. | Open Subtitles | ليس لإنهم يريدون تحديد حقوقنا, ليس لأنهم خائفون من العواقب السياسية. |
1950'lerde Amerikalıların bir Sovyet istilasından korktukları aklımızın ucundan bile geçmedi. | Open Subtitles | جالينا ميشينا خبازة، موسكو ،في الخمسينيات لم يخطر على بالنا إطلاقًا ان الاميركيين كانوا خائفين من الغزو السوفياتي |
İşverenlerini kastettim. korktukları için seni kovdular. | Open Subtitles | أنا أقصد أرباب عملك لقد كانوا خائفين لذا قاموا بطردكِ |
Öleceğimden korktukları için bir süre kuvözde kalmışım. | Open Subtitles | لقد كانوا خائفين من كونى سأموت لذلك وضعونى فى الحضان منذ ذلك الحين |
korktukları için, aileler bunu saklıyordu. | Open Subtitles | أناس قد .. تحولوا والعائلات تتكتم الأمر لأنهم خائفين |
Okulda bize göstermekten korktukları herşeyi. | Open Subtitles | كل الشيء الذي يخافون من عرضها علينا في المدرسة |
Çoğu zaman, insanlar, diğer insanların neler düşüneceğinden korktukları için gerçekleri söylemezler. | Open Subtitles | يخافون مما سوف يعتقده الناس ولا أعلم ان كنت تعرف هذا لكنك تستطيع ان تكون رجل حكميّ |
Ve kıçına tekmeyi yemekten korkuyorsun. Çünkü erkek adamlar, korktukları zaman bunu kabul ederler. | Open Subtitles | و أنتَ مُرتعب من ساسكَ إلى رأسكَ، لأن الرجال يعترفون بخوفهم ، حينما يخافون. |
Ama gerçek şu ki cezadan korktukları için oynuyorlar. | Open Subtitles | ولكن الحقيقة هي أن الحيوانات يؤدون ذلك لأنهم يخشون العقوبة. |
Lânetlenmekten de asilerden korktukları kadar korkuyorlar. | Open Subtitles | إنهم يخشون الخطيئة بقدر خشيتهم من المتمردين |
Sonunda bir kraliçenin sahip olmasından korktukları gücü ele geçirmişler. | Open Subtitles | ولكنّهم أمسكوا بالقوّة التي كانوا يخشون من أن تملكها ملكة ما. |
Şimdi öyle değişti ki tanınmaz halde insanların bir zamanlar korktukları gibi değil artık. | Open Subtitles | الأن.. تغير الامر كثيرًا لم يعُد معروفاً كالشيء الذي كانوا يخشونه الناس |
Bence ölümden korktukları için. | Open Subtitles | أعتقد أن السبب هو خوفهم من الموت |
Bazı çocuklar, karanlıktan korktukları için gece kalkmazlar. | Open Subtitles | بعض الاطفال لا يقومون في الليل خوفا من الظلام |
Ama korktukları zaman savaş dönemine uygun bir lider ararlar. | Open Subtitles | ولكن عندما يكونوا خائفون يتطلعون إلى قائد في أوقات الحرب |
Ama sakın ümitlenme, çünkü benden daha çok korktukları tek şey sizsiniz. | Open Subtitles | لكن ، لا تسيء الفهم الشيء الوحيد الذي يخيفهم أكثر منّي هم أنتم القردة. |
Ama eger korktukları için toplanıyorlarsa | Open Subtitles | ولكن إن كنتم سترحلون بسبب خوفكم... |
"korktukları için nefretlerine tutunan insanların nefretleri bir kere gitti mi..." "...kendi acılarının üstesinden gelmek zorunda kalacaklar." | Open Subtitles | الرجال يتشبثوا بمشاعر الكره لأنهم يخافوا أنها إذا ما ذهبت سيجب عليهم التعامل مع ألمهم الذاتي |