"korkularımı" - Translation from Turkish to Arabic

• مخاوفي
• خوفي

Korkularımla yüzleşerek ve korkularımı aşacağım cesareti bularak hayatım olağanüstü bir hâl aldı.
عندما واجهت مخاوفي ووجدت الشجاعة التي تدفعني للأمام، أقسم بأن حياتي أصبحت استثنائية.

korkularımı yendim ve geçmiş yaşamımı telafi ettim.
لقد تغلبت على مخاوفي وقمت بالتقدم في حياتي

korkularımı hafifletiyor. Bu iç huzurunu ortaklarıma aktarıyorum.
تساعدني علي تهدئه مخاوفي و يستريح بال شركائي

Bana bu işi verdi, ihtiyaçlarımızı karşıladı, korkularımı yenmemi sağladı.
أعطاني هذا المنصب سدد احتياجاتنا أخذ خوفي

O korkumu yendim ve şimdi de diğer korkularımı yeniyorum.
تغلبت على خوفي و هاأنذا أتغلب على كل مخاوفي

Söz veriyorum ki sadece en derin korkularımı ve şüphelerimi dinleyeceğim.
أعد بأنني سوف أنصت فقط إلى مخاوفي وشكوكي العميقة

O battaniye tüm korkularımı ve hayal kırıklıklarımı içine çekiyordu.
تلك البطانية القديمة تمتص كل مخاوفي واحباطاتي

Benim de hayat stratejisi uzmanım arayıp şehri terk ediyorum deseydi yersiz terk edilme korkularımı tetiklemiş olurdu muhtemelen.
أنظري، إذا مرشد حياتي أتصل ليقول أنه سيغادر البلدة كان ذلك ليطلق مخاوفي بشأن أن أكون حيداً

korkularımı yatıştır o yüzden.
أنت تجعلني أخشى أن هُناك شيء أكثَر من ذلك. لذا، لما لا تقوم بتهدئة مخاوفي.

Ona dünyayı kirletip yaşanmaz Hale getirebileceği konusundaki korkularımı dile getirebilir miyim?
هل يمكنني أن أطلب منه تخفيف مخاوفي من أنه يلوّث الكوكب... ويسعى لجعله غير قابل للسكن؟ ...

korkularımı geçmişte bırakıyorum Ve yetersizliklerimi...
دفع مخاوفي في الماضي وأوجه القصور بلدي...

korkularımı unutmamda bana katılın.
لذا شاركاني بينما أقوم بقهر مخاوفي

korkularımı aşmama yardım etti.
لقد ساعدتني في التغلب على مخاوفي

Ona korkularımı anlattım, ve korkularım kayboldu gitti.
أخبرتها عن مخاوفي فتلاشت تماماً

Bütün korkularımı bir yumurtanın içine doldurup yumurtlayacağım.
سوف اضع كل مخاوفي في بيضة ومن ثم ادفنها

Bak dostum bir süredir bir şeylerden kuşkulanıyordum ve bu buluşman korkularımı haklı çıkarttı.
لقد مشبوه من شيء لبعض الوقت الآن، وتاريخك يؤكد خوفي.

korkularımı bir insanmış gibi düşünüp onlara şöyle bağırdım.
انا اتخيل خوفي كشخص ثم . اصيح فيه

korkularımı bir kenara bırakıp, onu kurtarmaya gittim.
لذا وضعت خوفي جانباً و قدمت لاسعافه

Bilmediği şeyler insanı hep endişelendirir. Eskiden, farelere olan korkularımı.
خوفي من غيرها، من المجهول الذي قد يأتي من خوفي اللاعقلاني من فئران الحقل!

Buna son belgesel filmimde yer verdim. Adı: "Smoke That Travels" Yerli mirasımın ve kimliğimin bir parçası olan korkularımı açığa çıkarırken, insanları müziğin, şarkının, rengin ve dansın dünyasına kaptıran bir belgesel. Ve bu zamanla unutulacak.
توجهت لذلك في أحدث فلم وثائقي عملته، "دخان تلك القبائل" والذي غمس الناس في عالمٍ من الموسيقى والأغاني والألوان والرقصات، وبينما أكتشف خوفي من ذلك الجزء من هويتي، تراثي المحلي سوف ينسى مع مرور الزمن.