"korkularımın" - Translation from Turkish to Arabic

• مخاوفي
• خوفي

Bu benim korkularımın yok olmasını sağlamadı. Kimse korkularından kurtuldu mu?
هذا لم يجعل مخاوفي تتلاشي، هل هناك أحد لم يعد خائفاً؟

Benim korkularımın ve güvensizliklerimin ona da yerleşmesini, ruhunu güçsüzleştirmesini ya da kendini sorgulamasını istemiyorum.
لا أريد أن أُلقي مخاوفي وعدم أماني عليها، أو أن أُخمد شغفها أو أن أجعلها تشك في قوة رأيها.

korkularımın üstesinden gelip içgüdülerime güvenmenin zamanı geldiğine karar verdim.
لقد قررت أنه قد حان الوقت لمحاولة التغلب على مخاوفي وأن أثق بحدسي

Ama hayatımda ilk defa korkularımın beni yenmesine izin vermeyeceğim.
ولكن لأول مرة في حياتي لن أدع خوفي ينال مِما هو الافضل بي

Tüm hayatım boyunca, kendi korkularımın esiri oldum.
"{\cHDED6C5}"طيلة حياتي، كنتُ ضحيّة خوفي -

Tüm korkularımın üstesinden gelmek. Bütün gün bulutları izleyerek yatmak.
أتغلب على كل مخاوفي وأستلقي لمراقبة السحب طوال اليوم

Bakalım korkularımın gerçekleşmesini engelleyecek bir yol var mı?
فلنرَ الآن إنْ كانت هناك طريقة تمنع مخاوفي مِن التحقّق

En kötü korkularımın hepsinin gerçek olduğunu farketmeme yardım ettin.
لقد ساعدتني لكي أتغلب على أسوء مخاوفي

korkularımın üstesinden geldim.
تغلّبتُ على مخاوفي.

Tüm korkularımın toplamı, senin için çalışmak mı?
مجموع مخاوفي تعمل لصالحك؟

korkularımın beni ele geçirmesine izin verseydim hayatımın aşkını kaybederdim.
، هيلين" عليكِ أن تحاولي" ... في مرة تخليت عن مخاوفي .. كدت أن أخسر حياتي . ولكني فزت بحبي

korkularımın seni engellemesi haksızlık olur.
لكن من الظلم أن تردعك مخاوفي

Bu tüm korkularımın sonu olur.
ستكون نهاية مخاوفي

Sen, en beter korkularımın sürekli hatırlatılmasıydın.
كنت تذكير دائم بأعظم مخاوفي

En kötü korkularımın halüsinasyonlarını görüyor gibiyim.
يبدو أنّي أهلوس بأسوأ مخاوفي.

..en büyük korkularımın güçlenmesine izin verdim.
سمحتُ لأسوأ مخاوفي بالهيمنة.

Onun kasetleri son 39 yılımı kendi korkularımın esiri olarak geçirdiğimi anlamamı sağladı.
-وهكذا أشرِطتُه جعلتني أدرك .. أني في آخر 39 عاما الأخيرة كنتُ سجينة خوفي.

Mutlu sona ulaşmak için korkularımın üstüne gidiyorum.
أنا أجتازٌ خوفي نحو نهايةٍ سعيدة

Hayır, artık korkularımın üstesinden geliyorum.
. لا لقد تخطيت خوفي بطريقة ما

"Eğer insanlar, korkularımın nedenlerini bilselerdi...
لو عرف الناس أسباب خوفي,"

"... korkularımın nedenlerini bilselerdi...
سبب خوفي