"koruyabilecek" - Translation from Turkish to Arabic

    • حمايتك
        
    • حمايتها
        
    • حمايتي
        
    • لحمايتها
        
    • سيحميه
        
    Ama ne olursa olsun seni vahşi hayatta koruyabilecek kişinin cazibesi başkadır. Open Subtitles لكن ما زال هناك هذا الجذب البدائية لشخص يمكن حمايتك في البرية.
    Doğru, çünkü seni ak meşeden koruyabilecek tek insanlar onlar. Open Subtitles صحيح، لكونهم القوم الوحيدين القادرين على حمايتك من السنديان الأبيض.
    Seni koruyabilecek tek kişi benim. Bunu mutlulukla yaparım. Tabii benimle işbirliği yaptığını farz edersek. Open Subtitles أنا الوحيد القادر على حمايتك يسعدني ذلك حال تعاونك
    Onu koruyabilecek birisini tanıyabileceğini düşünmüştüm. Open Subtitles وأعتقد أنك قد تكون تعرف من يستطيع حمايتها
    Çok şey istediğimi biliyorum ama bu akşam kötü bir şey olacağına dair içimde bir his var ve onu benim gibi koruyabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles أعلم أنني أطلب منك الكثير لكن لدي احساس بأن شيئا رهيبا سيحدث لها الليلة و أنت الشخص الوحيد الذي يستطيع حمايتها مثلي
    Onlardan beni koruyabilecek tek kişi de sensin. Open Subtitles وأنت هو الشخص الوحيد الذي يمكنه حمايتي منهم.
    Beni koruyabilecek arkadaşlarım var. -Sen gidebilirsin. Open Subtitles لديّ أصدقاء يستطيعون حمايتي ويمكنك أنْ ترحل وحسب
    Onları koruyabilecek en güçIü kişi sensin. Open Subtitles أنتَ الوحيد القوي بما فيه الكفاية لحمايتها
    Seni koruyabilecek tek kişi benim. Bunu görmüyor musun? Open Subtitles أنا الوحيد القادر على حمايتك ألا ترين هذا؟
    Seni şu anda koruyabilecek tek kişi benim, anlıyor musun? Open Subtitles أنا الوحيد الذي بإمكانه حمايتك الآن أتفهمين ؟
    Seni koruyabilecek ve soforlugunu yapabilecek birini... Open Subtitles إني مسرورة أنك أحضرت شخصاً قادراً على حمايتك -يقود لك
    Jaime, seni koruyabilecek tek kişi biziz. Open Subtitles جيمي, نحن الوحيدون القادرون على حمايتك
    - Seni koruyabilecek tek şey o zırh! Open Subtitles إنه الشيء الوحيد الذي يمكنه حمايتك
    Rebecca, ne hissettiğin hakkında en ufak bir fikrim bile yok ama şu anda, seni koruyabilecek tek insan benim. Open Subtitles (ريبيكا)، لا اعلم ما هو شعورك لكني الآن الوحيد الذي يمكنه حمايتك
    İkiniz de onu koruyabilecek kişinin kendiniz olduğunu düşünüyorsunuz. Open Subtitles انظرا، كلّ منكما يصدق أنّه المنشود القادر على حمايتها.
    koruyabilecek miyim bilmiyorum gerçi. Open Subtitles أنا لا أعرف حتى إذا كان يمكنني حمايتها
    Artık beni koruyabilecek tek kişi sensin. Open Subtitles و الان أنت الشخص الوحيد القادر على حمايتي
    Beni koruyabilecek tek kişinin Peter olduğunu düşündüm. Open Subtitles ظننت أن (بيتر) هو الشخص الوحيد القادر على حمايتي
    Yağmalama zamanları başlamak üzereymiş ve öyle bir gemiyi koruyabilecek hiçbir güç yokmuş. Open Subtitles موسم العواصف كان مقبلا عليهم ولا حرس يمكنه التجمع لحمايتها
    Onu koruyabilecek kadar güçlü olmak istiyordum. Open Subtitles كلّ ما بغيته هو القوة لحمايتها
    Atanın onu üstlerinin kınamalarına karşı koruyabilecek tanınmış ve kudretli bir hamisi vardı. Open Subtitles سلفك كان رجلا قويا وبارزا من كان سيحميه من رؤسائه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more