Bütün kızlar sana insafsızca davranıp kovduğum için kızgınlar. | Open Subtitles | الجميع، كلّ البنات جميعم غاضبون يقولون بأني طردتك ظلماً |
Seni kovduğum için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأنّي طردتك. |
Seni kovduğum için özür dilerim, lütfen. | Open Subtitles | أنـا آسف لأني طردتك , أرجــوك |
Onu kovduğum zaman, iyi olmadığını biliyordum. | Open Subtitles | عرفت أنه لا نفع منه عندما طردته |
Çünkü Foreman artık burada çalışmıyor ve Onüç onu kovduğum için bana kızgın. | Open Subtitles | لأنّ (فورمان) لم يعد يعملُ هنا بينما (ثلاثة عشر) مغتاظة لأنّني طردته |
Birkaç hafta önce kovduğum herif. | Open Subtitles | ذلك الرجل الذي فصلته قبل الحادثة بأسابيع |
Nasıl başlayayım, en başından mı yoksa onu kovduğum kısımdan mı? | Open Subtitles | من اين يمكننى البدأ من البداية ام منذ ان طردتها ؟ |
Kesinlikle. Seni kovduğum zaman bunu açık etmiştim. | Open Subtitles | قطعاً أنا أفعل ذلك ، لقد أوضحت ذلك تماماً عندما قُمت بفصلك من العمل لدىّ |
Seni kovduğum için üzgünüm. | Open Subtitles | آسفة لإنني طردتك من هُنا |
Seni kovduğum için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف أنني طردتك جميعنا نحبه |
Seni kovduğum için özür dilerim. | Open Subtitles | آسف لأني طردتك |
Ah, evet, şu kovduğum. | Open Subtitles | نعم، ذلك الذي طردته |
Altı sen önce kovduğum bir mühendis. Adı Qinslow Schott. | Open Subtitles | إنّه مهندس فصلته قبل ست سنوات{\pos(195,225)}، يدعى (وينسلو شوت). |
Grace programımda hata yaptığı için kovduğum diğer asistanım. | Open Subtitles | (غرايس) هي مُساعدتي الأخرى، والتي طردتها أيضاً لأنّها سمحت بوقوع الخطأ في جدولة الموعد. |
Saçmalama. Seni kovduğum falan yok. | Open Subtitles | لا تكن سخيفاً، لن أقوم بفصلك |