"koydunuz" - Translation from Turkish to Arabic

• وضعته
• بوضعه
• تضعين
• وضعتي
• وضعتِ
• وضعتما
• وضعتوا
• قمت بوضع

- İçinde ne olduğunu bilmeden alıp odama mı koydunuz?
. لا بدون معرفة ما بداخله ,هل اخذته و وضعته في غرفتي؟

Bu kadar güzel tat vermesi için bu fasülyelerin içine ne koydunuz?
ما الذي وضعته على الفاصوليا الخضراء لجعل طعمها .. أمم ..

Açılış yapmak için siz koydunuz sanıyordum. - Hayır.
ظننتكم قمتم بوضعه هناك يارفاق لعمل نوع من إماطة اللثام.

Oğlunuzun ihtiyaçlarını, kendi ihtiyaçlarınızın önüne koydunuz. Scott, mektuplarımızdan bahsetmişti.
تضعين احتياجات ابنك قبل احتياجاتك سكوت اخبرك عن رسائلنا

Mezarlığa abinizin ölüm tarihini 1940 olarak gösteren hatalı bir plaket koydunuz.
ومع هذا وضعتي نصباً في المقبرة به معلومات مزيفة عن مقتل أخيكِ

O keneotu tohumlarını evime siz koydunuz değil mi?
لقد وضعتِ بذور الخروع بمنزلي، أليس كذلك؟

Aldıklarınızı kaputun altına mı koydunuz?
لقد وضعتما مشترياتكم تحت غطاء محرك سيارتي

Kuralları siz koydunuz beyler.
أنتُم مَن وضعتوا القواعِد يا رِفاق.

Onu siz buraktınız efendim. Buraya koydunuz.
أنت أطلقت سراحه، سيدى أنت وضعته هنا

- Kafamın içine ne koydunuz söyle?
اخبرني ما الذي وضعته في راسي؟ ‏ -جيمي ..

Dedektif, Bundy mahallinden eldiveni alıp Bronco'nun içine koydunuz mu?
أيها المحقق، هل أخذت القفازات من مسرح الجريمة بمقر "بوندي" وقمت بوضعه داخل البرانكو؟

- Neden onu bu kadar uzağa koydunuz ki?
لماذا قمتم بوضعه بالأعلى هناك؟

Neden trambolini arı kovanın altına koydunuz ki?
لماذا تضعين المنصة تحت خلية النحل؟

mektupları sepete koydunuz ve..
ورأيتكِ تضعين الخطابات بالسلّة,

Özür dilerim gerçekten çok özür dilerim ama buraya neden çiçek koydunuz?
أنا متأسفة ، ولكن لماذا وضعتي الزهور هناك ؟

Yani, böyle uygulamalarda her zaman bir şaşırtmaca vardır ve fotoğrafların arasına fazladan bir ceset koydunuz değil mi?
أعني، دائماً ما تتواجد الألاعيب في تلك الإختبارات ولقد وضعتي أمراً إضافياً في أدلّتنا، أليس كذلك؟

Affedersiniz. Bunu cebime siz mi koydunuz?
معذرة هل وضعتِ تلك الورقة بجيبي؟

Beni zorla aldıktan sonra, marketten aldıklarımı buzdolabına koydunuz mu acaba?
بعدما نلتما مني هل وضعتما فاكهتي في الثلاجة؟

Gerçekten anlaşmaya bunu koydunuz mu?
هل وضعتما هذا حقا في الاتفاقية؟

- Benzin mi koydunuz?
- وضعتوا وقودا عليها؟

Evet veya hayır deyin. Oraya bir şey mi koydunuz? Şimdi yapmıyorsunuz ama ayaktayken yaptınız -- sol tarafınız veya sol bacağınızla alakalı bir şey.
نعم أم لا، هل قمت بوضع شيء هنا؟ أنت لا تقوم بهذا الآن لكنك فعلت أثناء قيامك فعلته بقدمك اليسري أو يدك اليسري، نعم أم لا؟