Karım bunu iple çekiyor. Gecenin kraliçesi olmak istiyor. | Open Subtitles | وزوجتي متطلّعة للقاء و تودّ أن تكون ملكة الحفل |
Güzellik kraliçesi olmak gibi hayalleri vardı. Dur biraz. | Open Subtitles | كانت لديها أحلام كبيرة، كأن تكون ملكة جمال |
Böyle bir krallığın kraliçesi olmak bambaşka olmalı. | Open Subtitles | من الواضح أنه من البهي أن تكون ملكة لإمبراطورية كهذه |
Ama elbette insan Tokyo yeraltının kraliçesi olmak gibi zor bir işi başarınca bunu bir sır olarak saklamaz. | Open Subtitles | عندما يضع المرء فى الاعتبار كونها ملكة الجريمة فى طوكيو فانة من السهل ايجادها أليس كذلك ؟ |
Ama eğer biri Tokyo yer altı dünyasının kraliçesi olmak gibi zor bir işi başarabiliyorsa bunu bir sır olarak saklamaz, öyle değil mi? | Open Subtitles | عندما يضع المرء فى الاعتبار كونها ملكة الجريمة فى طوكيو فانة من السهل ايجادها أليس كذلك ؟ أوران ايشى |
Balo kraliçesi olmak istiyorum. Balo kraliçesi, lütfen. | Open Subtitles | أريد فقط أن أكون ملكة حفلة الرقص، رجاءً أنا سأكون ملكة حفلة الرقص |
Sadece Constance'ın kraliçesi olmak yeterli diyebilirsin ama hayır, sonra bütün doğu yakasının kraliçesi olman gerekiyor bu da en mükemmel kavalyeyi bulmanı gerektitiyor orada kendimi rezil edeceğim değil mi? | Open Subtitles | أنت تظن أنه سيكون كافيا كونك ملكة "كونستانس"، لكن لا، ينبغي أن تكون ملكة "الضاحية الشرقية" بأكملها |
Balo kraliçesi olmak istiyor. | Open Subtitles | لقد كانت تريد أن تكون ملكة حفل السنة |
Debbie güzelliğin ideallerine inandığı için güzellik kraliçesi olmak istemişti. | Open Subtitles | تريد (ديبي) أن تكون ملكة جمال لأنّها تؤمن بالمثل العليا للجمال |
Ama Koç, Mezuniyet kraliçesi olmak istiyorum, tıpkı o reklamda olduğu gibi. | Open Subtitles | لكن أيتها المدربة، أريد أن أكون ملكة الحفل الراقص، فقط كما رأيتها للتو في ذلك الإعلان. |
İlçe kraliçesi olmak içimde yok. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أكون ملكة البلدة |