"kumla" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرمال
        
    • بالرمال
        
    • بالرمل
        
    • الرمل
        
    • والرمال
        
    Sonra bir çukur kazdık ve onu kumla ve kabuklarla kapladım küçükte bir denizkızı kuyruğu çizdim. TED لذلك حفرنا حفرة وغطيتها في الرمال والمحارات ورسمت ذيل حورية بحر صغير.
    Ateşi kumla da söndürebilirdin, biliyorsun. Open Subtitles واضح بإمكانك أن تخمد النيران باستخدام الرمال أيضاً
    kumla kaplı, uçsuz bucaksız bir çölün ortasında yolunu kaybetmiş. Open Subtitles لقد كان تائهاً في صحراء شاسعة مليئة بالرمال البرتقالية اللون
    Onları korumak için de üstlerini kumla örtüyor. Open Subtitles وهو يغطّيهم بالرمال للإحتفاظ بهم فى مكان أمين
    Ağzını sonuna kadar açıp içini kumla doldursam nasıl olur, böylece lanet olası çenen kapanır. Open Subtitles ما رأيك أن أفتح فمك وأملأه بالرمل إذا اصمت
    Hmm, "göğüslerinizi üç katı büyük gösterip aynı zamanda gerçekçi gösteren kumla dolu sütyen" Open Subtitles صدرية مملوئة بالرمل يتضاعف ثلات مرات ويعطيك ثديين حقيقيين
    Onlar anın içinde eğleniyorlar ve kumla oynamaya devam ediyorlar. TED يستمتعون باللحظة ويستمرون باللعب في الرمل.
    En sonunda taşa çarptığımda farkettim ki ceplerim kumla dolmuştu. Open Subtitles حتى وصلت إلى أحد الملاجئ لأجد أننى كنت اعدو بما يقرب ال 50 كيلوجرام من الرمال فى ملابسى
    Çamurla da kaplansa, kumla da dolsa ateş etmeye devam eder. Open Subtitles سوف يطلق ولو كان مغطى بالطين أو مدفون تحت الرمال
    12'şer metre kadar. Bu siyah kayalar, kumla maksimum zıtlığı sağlayacak. Open Subtitles هذه الصخور السوداء ستظهر بشدة لتناقض لونها مع الرمال
    Bu siyah taşlar kumla en yüksek kontrastı sağlayacak. Open Subtitles هذه الصخور السوداء ستظهر بشدة لتناقض لونها مع الرمال
    Mezarlarına girilmesini sevmedikleri için onları kumla kaplayıp, fenalıklara karşı uyarı olsun diye harfler kazıyorlar. Open Subtitles إنهم لا يحبون أن تُغتصب قبورهم لذا يغطونهم بالرمال ويكتبون كلمات لتحذيرهم من المفسدين
    Sonra vücudumu kumla örtmek için dön. Open Subtitles عد مره اخري لتغطية جسدي بالرمال
    Ki o yırtıldı ve Gardiyan tüm yaşamı yok etmekle tehdit ederken ben burada durup, kumla şekil çiziyorum. Open Subtitles و أثناء ما يتوعد "الصائن" بتدمير جميع الحيوات ها انا هنا أرسم أشكالاً بالرمال.
    Şehir kumla kaplanıyordu. Open Subtitles المدينة كلها مغطاة بالرمال.
    Ve burun boşlukları kumla ve diğer çöl mikroorganizmalarıyla doluydu. Open Subtitles و ممراته الأنفيه كانت مليئه بالرمل و كائنات حيه دقيقه أخرى ذات صله بالصحراء
    Mermideki barutu kumla değiştirdiğini biliyoruz. Open Subtitles نعرف بأنكِ بدلتِ البارود في الرصاصة 0.223 بالرمل...
    Halen susamış haldeyim ve ağzım kumla dolu. Open Subtitles لا زلت عطشان جداً, وفمي مليئ بالرمل
    Yoksa bunlar kumla dolu film dekorları mı? Open Subtitles أم كانت دعائماً خاصة بفيلمٍ ما؟ " أكياس مليئة بالرمل "
    Kendinden geçmişti bizde onu sıcak tutsun diye etrafını kumla kapladık.. Open Subtitles لقد نام فجأة ووضعنا عليه الرمل لنجعله دافئ
    Karıştır yün dolu şarabı elma sulu kumla. Open Subtitles أخلطوا الرمل بشراب التفاح والصوف بالنبيذ
    Baştan alalım, fakat bu sefer... neden biraz kumla genzini temizlemiyorsun? Open Subtitles عد , و قم بذلك مجددا , لكن هذه المرة لماذا لا تقوم بالغرغرة مع بعض الرمل
    Brazos nehrini aştιn, Komançilerle, yağmurla ve kumla savaştιn. Open Subtitles حسنا ، لقد عبرت مابعد برازوس وقاتلت الهنود والأمطار والرمال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more