Bilinci yerinde, fakat kurşunlardan biri omuriliğine zarar vermiş. | Open Subtitles | حالته مستقرة، ولكن إحدى هذه الرصاصات أضرت بنخاعه الشوكي |
Tamam fikirlerini çürütmek istemem Smallville ama güçlerin olmadan kurşunlardan kaçamazsın. | Open Subtitles | لكن من دون قواك، لن تستطيع تفادي الرصاصات |
Bu şeyler kurşunlardan etkilenmiyor sanırım, kötü çocuk onları birkaç parçaya bölünce kalkamıyorlar. | Open Subtitles | يبدوا أن هذه الأشياء تتعامل مع الرصاص على ما يرام ولكن تمزيقتين من هذا الصبي السيئ و لن ينهضوا |
Bunu sahiden de enine boyuna düşündüm. Müfreze Çavuşluğu seni kurşunlardan mümkün mertebe uzak tutacaktır. | Open Subtitles | اعتقد انه جيد لك, عريف فرقه يبعدك عن الرصاص |
Superman gibi, kurşunlardan kaçarak öne doğru yürüyor. | Open Subtitles | يمشي منتصب القامة يتفادى الطلقات كأنه الرجل الخارق |
Röntgenlere göre kurşunlardan altısı hala kalıntılarda. | Open Subtitles | تظهر الصور الشعاعية بان ستة رصاصات مازالت باقية في البقايا |
Her şey kurşunlardan ve cesetlerden ibaret değildir... insan öldürmek, çözdüğünden çok sorun yaratır. | Open Subtitles | ليس فقط متعلق ,بالرصاصات والأجساد فقتل الناس يخلق عادة .مشاكل أكثر من الحلول |
Hala tetikçiye ödenen paranın kaynağının izini takip ediyorum, fakat kurşunlardan bir şeyler bulduk. | Open Subtitles | ما زالَ يَتعقّبُ المصدرَ دفعةِ البندقيةَ، لَكنَّنا عِنْدَنا شيءُ على الرصاصِ. |
kurşunlardan biri polis memuru Nick Hardy'i.... ...felç etmiş. | Open Subtitles | أحد الرصاصات أصابته بالشلل، لا يمكنه أنّ يتحدث ، و لا يمكنه الحراك. |
Serseri kurşunlardan da çekinmenize gerek kalmadı. | Open Subtitles | ولم يعُد عليكَ القلق بشأن الرصاصات الطائشة بعد الآن. |
Görünüşe göre süvari gibi bu hanımefendi de kurşunlardan oldukça hoşlanıyor ve onlardan etkilenmiyor. | Open Subtitles | حسناً، الأمر أشبه بالفارس يبدو أن سيدتنا تلك تعشق الرصاصات كثيراً ولا يمكن قتلها بواسطتها |
Sanırım hayır. kurşunlardan kaçmayı başardım. | Open Subtitles | لا أعتقد ذلك لقد تجنبت الرصاصات على أى حال |
Sana en son iyilik yapıp dükkânı erken açtığımda günüm kurşunlardan kaçmakla geçti. | Open Subtitles | .أجل في آخر مرة أسديت إليك بها معروفاً ،فتحت متجرت باكراً وقضيت بقية اليوم .اتفادى الرصاصات ،لذا إن سمحت |
Üzerlerine bir şarjör boşalttım ama bütün kurşunlardan sıyrılmayı başardılar. | Open Subtitles | أنا أطلقت وابل من الطلقات عليهم وتمكنوا من التهرب من كل الرصاصات. |
kurşunlardan ve patlayıcılardan sakınmış olursun. | Open Subtitles | سوف تكونين محمية من الرصاص ومعظم المتفجرات |
Hergün Meksika tarafından gelen kurşunlardan kaçıyoruz. | Open Subtitles | كلّ يوم نحن نتهرّب من الرصاص القادم من الجانب المكسيكيّ |
Biri seni kurşunlardan korur diğeri görünmeni engeller. | Open Subtitles | أحدهم يتخفي منك بسبب طلقات الرصاص و الأخر يتخفي عن ناظرك هنا لديّ الأثنان |
Ve aynı zamanda kurşunlardan kaçmalılar, çünkü bizler çatışmaların etkilediği yerlerde bile sarsıntılı ateşkes ve barış zamanlarında çocukları aşılamaya çalışmak için operasyona devam etmeliyiz. | TED | وعليهم أيضا أن تفادي الرصاص ، لأنه عليهم أن يعملوا في أماكن الصراعات و الحروب ليحاولوا القيام بتطعيم الأطفال، حتى في الأماكن التي تشغلها النزاعات و الحروب. |
Poligona son gittiğimizde senin kurşunlardan birkaçı bende kalmıştı galiba. | Open Subtitles | آخر مره كنا في صالة تدريبات إطلاق النار متأكد انه تبقى لدي بعض من الطلقات خاصتك |
Bilgisayar olabilirsin ama kurşunlardan kaçamazsın. | Open Subtitles | ربما أنت فتى التداخل ولكن لايمكنك التغلب على الطلقات |
Bu ayrıca kurşunlardan birinin neden isabet etmediğini açıklar. | Open Subtitles | ويفسر أيضا لماذا إحدى الطلقات مفقودة تماما |
Uçuşan kurşunlar olacak. kurşunlardan daha hızlı koşamam. | Open Subtitles | سيكون هناك رصاصات متطايرة لا يمكنني الجري أثناءها |
Kabil dışındaki silahlı çatışmada sırtıma 4 el ateş edildi ve evet, kurşun geçirmez yeleğim parçalandı ama buna engel olmayı garanti eden bir şey yok ve bu kurşunlardan biri benim omurgamı kesen şey olabilirdi. | Open Subtitles | لقد تلقيت أربع رصاصات فى قتال خارج كابول و أجل,سترتى الواقيه قد تحطمت ولكن لا شئ مضمون ليتحمل ضد هذا |
kurşunlardan bahset. | Open Subtitles | تحدّثْ عن الرصاصِ. |
Karargaha vardığında, kuşun gözünün bir tanesi çıkmıştı, ...kurşunlardan biri göğsündeydi ve mesaj kapsülünü taşıyan, ...bacağının büyük kısmı da kopmuştu. | Open Subtitles | ووصل لمركز القيادة، بعينِاً مُنفَجِرة، ورصاصة فى صَدّرِه ومعظم ساقٌه المُعلّق بها الرسالة الموضوعة فى كبسولة قد فُقِدت. |