Evet, o da burada kurduğumuz her şeyi mahvedip buradan kaçmayı planlıyordu. | Open Subtitles | أجل, الذي كان يدبر مكيدة للإنفصال و تدمير كل شيء بنيناه هنا |
Sadece onlar bizim kurduğumuz bu sanal cennetteki ebedi hayatın tadını çıkaracaklar. | Open Subtitles | فقط أنها سوف تذوق الحياة الأبدية في سماء الظاهري ما بنيناه. |
Bu ülkede kurduğumuz yuvamızı bile gerekirse yakar gideriz. | Open Subtitles | الوطن الذي بنيناه لنا في هذه البلاد، سنحرقة عن أخره، لو إضطررنا لذلك. |
Ayrıca Hassan bunu bildiğimizi ve ona söylemediğimizi öğrenirse son bir senedir kurduğumuz güven boşa gider. | Open Subtitles | فكل الثقة التي بنيناها خلال السنة الماضية ستتلاشى |
Sadece onlar bizim kurduğumuz bu sanal cennetteki ebedi hayatın tadını çıkaracaklar. | Open Subtitles | هم وحدهم سيذوقون الحياه الأبديه فى جنه إفتراضيه بنيناها |
Çocuklarımı kapı dışarı edip ailecek yıllardır kurduğumuz her şeyi çalabileceğini sandıysan büyük yanılgıya düşmüşsün. | Open Subtitles | إن ظننت أنه يمكنك طرد ابني وسرقة كل ما بنيناه كعائلة، عبر السنوات، فأنت مخطئ للأسف. |
Bu dünya istiyorum kurduğumuz şey yok. | Open Subtitles | البشر من ذلك العالم يريدون تدمير ما بنيناه |
Eğer bu boku bırakmazsan kurduğumuz her şeyi boka batıracaksın. | Open Subtitles | يارجل، إلّم تتخلى عن هذا الهراء... سيتحوّل كل شيئ بنيناه إلى سراب |
kurduğumuz her şeyi riske sokuyordu. | Open Subtitles | ستعرض كل شيء بنيناه للخطر |
Bak, Bauer'e yaptığım şeyin yanlış olduğunu biliyorum. Bizi koruyordum, kurduğumuz her şeyi. | Open Subtitles | إسمعي، أعلم أنّ ما فعلته بـ(باور) كان خاطئاً، كنتُ أحمينا هنا، كلّ ما بنيناه. |
kurduğumuz şeyi o taşıyacak. | Open Subtitles | مستمراً فيما بنيناه |
Chuck'ın bu saçma sapan kan davasıyla kurduğumuz her şeyi tehdit etmesine müsaade edemeyecek kadar çok çalıştık. | Open Subtitles | (لقد عملنا بجد جدًا لندع إنتقام (تشاك أن يهدد كل شيء بنيناه! |
Bu makineye aynı onu kurduğumuz zamanki gibi güvenerek onu bırakmamız gerekiyor. | Open Subtitles | نحتاج بأنّ نثق في الآلة كما بنيناها بالضّبطِ، ومِن ثمّ ندعها. |
Sana, kızlara ve birlikte kurduğumuz hayata bağlı olup olmadığımı soruyorsan, cevap kocaman bir evet! | Open Subtitles | إذا كنت تسألينني عن إلتزامي تجاهك, تجاه الفتيات والحياة التي بنيناها معاً؟ فـ الإجابة هي نعم قاطعة |
Burada çalışmanın potansiyel tehlikelerinin farkındayım ve bölgede kurduğumuz güveni yıkmak isteyen çok insan olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أدرك المخاطر المحتملة للعمل هُنا وأعرف أن هناك الكثير من الأشخاص يُريدون هدم الثقة التي بنيناها في المنطقة |
Artık yörüngede 200'ün üzerinde uydumuz var, gezegenin her bir yanına kurduğumuz 31 istasyona veri aktarımı yapıyorlar. | TED | فلدينا الآن أكثر من 200 قمر صناعي يدور حول مدار الارض، كل منها يرسل بياناته إلى 31 مركز محطة أرضية بنيناها في أماكن متفرقة حول الكوكب. |
Birlikte kurduğumuz ilişkiler sayesinde. | TED | عبر تلك العلاقات التي بنيناها معًا. |
Bizim evimiz, hayallerini kurduğumuz ev. | Open Subtitles | منزلنا. كم حلمت به. |
Çünkü bence biz gerçekten Internetin hepimizin hayallerini kurduğumuz bir şey olmasını istiyoruz. | TED | لأنه أعتقد أننا نحتاج بالفعل من الانترنت أن تكون ذلك الشيء الذي حلمنا به. |