Demek istediğim Tanrı biliyor zaten bir sürü masum kurtardık. | Open Subtitles | أعني ، الله يعلم أننا فد أنقذنا الكثير من الأبرياء |
kurtardık zaten hem de bir değil dokuz hayat kurtardık. | Open Subtitles | آجل ، لم ننقذ حياة واحد فقط ، أنقذنا تسعه |
Bir kaç hayat kurtardık, bir kaç ağaç da kurtardık. | Open Subtitles | آه , لقد أنقذنا حياة بعض الناس أنقذنا بعض الأشجار |
Bütün koloniyi yok edecek nükleer bombayı... kıçınızdan çıkarıp hayatınızı kurtardık. | Open Subtitles | لقد انقذنا مؤخراتكم للتو بالقضاء على ذلك النووي قبل أن يسويً |
Hayır bayım. Bebeği ondan kurtardık biz. | Open Subtitles | لا يا سيدى هذا الشخص الذى أنقذنا الطفل منه |
Demek istediğim, neden? Şehri kurtardık. Neden dışarı çıkıp da... | Open Subtitles | لا أفهم لماذا ، لقد أنقذنا المدينة فلم لا يمكننا أن نخرج |
Neyse, o kadar da kötü değildi. Çoğunu kurtardık sanırım. | Open Subtitles | ذلك لم يكن سيئاً جداً أعتقد بأننا أنقذنا أغلبه |
Dünyayı kurtardık. Parti yapalım. | Open Subtitles | لقد أنقذنا العالم أقول أننا يجب أن نحتفل |
Ama sizin o küçük yeşil kıçlarınızı çoğalıcılardan kurtardık, ve şimdi biz sizin yardımınızı istiyoruz. | Open Subtitles | ولكننا أيضاً أنقذنا واحد من جنسكم من الدمار والآن نريدك أن تساعدنا |
Bize bak! Başka bir kadının haysiyetini ve başka bir adamın taşaklarını kurtardık. | Open Subtitles | أنظري إلينا، لقد أنقذنا كرامة إمرأة أخرى، وخصيتا رجلٍ آخــر. |
Hey! Sizin düz küçük beyaz kıçlarınızı çoğalıcılardan daha yeni kurtardık. | Open Subtitles | أنقذنا للتو مؤخراتكم القليله البياض المسطحه من * الـ * مستنسخين |
Açıklamama izin ver. Tamam, ama ormanın yarısını kurtardık. | Open Subtitles | دعيني أشرح حسناً، لكننا أنقذنا نصف الغابة |
Hayatını bir kere kurtardık. Bir dahakine bu karşılıksız olmayacak. | Open Subtitles | لقد أنقذنا بالفعل حياتك مرة و المرة القادمة لن نكون هناك مجانا |
Ve bir süreliğine dünyayı beraber kurtardık. Bu da çok hoştu. | Open Subtitles | و أنقذنا العالم معاً لفترة، و كان هذا ممتعاً |
Niye biz ona teşekkür edelim ki, o bize etsin. Biz onun hayatını kurtardık. | Open Subtitles | لا حاجة لنا لنشكرها نحن من انقذنا حياتها |
Aku seni sonsuza kadar kullanım dışı bırakmadan önce kurtardık seni. | Open Subtitles | نعم، أنقذناك قبل أن تسنح الفرصة لــآكو أن يضع حداَ لنهايتك |
Ama belgeleri aldığına çok sevindi. Sanırım onu büyük bir dertten kurtardık. | Open Subtitles | أظنّه شعر بارتياح كبير عند استلامها، وأظنّنا قد أنقذناه من سكتة قلبية كانت ستلمّ به، |
Hayır, hayır, hayır. Bu bebek bizim. Biz bunu dürüst bir biçimde kurtardık. | Open Subtitles | لا, لا, لا, هذه الصغيرة ملكنا لقد أنقذناها بعدل و أمانة من يجدها يحتفظ بها |
Bir Kaiju'yla karşılaştık ve teknedeki herkesi kurtardık. | Open Subtitles | لقد قضينا على الوحش وأنقذنا جميع مَن على القارب |
Geçen 6 ay içinde 6 yılda, olduğundan daha fazla insan kurtardık. | Open Subtitles | خذ في عين الاعتبار انه في الاشهر الستة الاخيرة حررنا عقولا ً أكثر مما نستطيع في ستة أعوام |
Üzerinde epey düşündükten sonra bilincin bir yük, ağırlık olduğu kanaatine vardım ve onları bu yükten kurtardık. | Open Subtitles | بدأت أفكّر أن الكثير من الإدراك ليس سوى عبء، وثقل، ونحن وفّرنا عليهم ذلك. |
Birkaç hafta önce ikisinden birini kapandan kurtardık belinden yakalanmıştı şimdiye dek gördüğüm en kötü şekilde hem de. | Open Subtitles | قبل بضع أسابيع حرّرنا إحدى الشقيقتين من مصيدة أحاطت بخصرها في الواقع كانت من أقسى ما شهدناه |
Bu gece ne olursa olsun şehri yok olmaktan kurtardık. | Open Subtitles | بغض النظر عما جرى الليلة، فإننا حمينا المدينة من الدمار. |
Onları beş yıl önce kurtardık şimdi onları yine ele geçirmemizi mi istiyolar? | Open Subtitles | أنقذناهم قبل 5 سنوات، لكنهم يريدوننا أن نأسرهم هذا الوقت، ها؟ |
- Hydra saldırısından sağ çıktık ve Otobüs'ü kurtardık. | Open Subtitles | لقد نجونا من هجوم "هايدرا"، وأنقذنا الطائرة. |
Her gün takımımla Jane'in davaları üzerine çalışıyoruz ve bir sürü hayat kurtardık. | Open Subtitles | (كل يوم يعمل فريقي على تلك القضايا مع (جين نُنقذ الكثير من الحيوات |
Al silahlarını. Bu çok kahpece. Sizin kıçınızı kurtardık. | Open Subtitles | لقد أنقذناكم والآن تريدون أن تنقلبوا ضدنا |