"kurtardılar" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنقذوا
        
    • أنقذوني
        
    • وأنقذوا
        
    • انقذوا
        
    • أنقذا
        
    • أنقذونا
        
    • انقذونا
        
    • أبعدوك
        
    • وانقذوا
        
    • لينقذوا
        
    • أنقذوك من
        
    • أنقذاني
        
    Doktorlar belki kalbimi kurtardılar ama farkındalık hayatımı kurtardı. TED أعلم أن الأطباء الذين تابعوا حالتي، أنقذوا قلبي، ولكن تمارين الوعي الآني أنقذت حياتي.
    Gezegeni karşı karşıya kaldığı en büyük badireden kurtardılar. Open Subtitles إنهم أنقذوا الأرض من أعظم الأزماتالتيواجهتهاعلى مرِّالتاريخ.
    Gezegenimizi cansız ve donmuş bir çölden öteye gitmeyen, kasvetli bir akıbetten kurtardılar. Open Subtitles إنهم أنقذوا كوكبنا من مصير مُقفر لا يتعدى أكثر من أراضٍ قاحلة متجمد ميتة.
    Bu gemi geldiğinde, günlerdir suyun üstüne yüzüyordum... Beni buldular ve kurtardılar. Open Subtitles ولبثت طافية أيّامًا حتّى مرّت هذه السفينة ووجدوني، لقد أنقذوني.
    Bunu söyleyeceğim için mutluyum; tekrardan Yurttaş bilimciler gelip günü kurtardılar. TED يسعدني القول مرة أخرى، أنه قد حضر هواة العلم من المواطنيين وأنقذوا الموقف.
    Gauche, hayatımı kurtardılar. Kaçmaya çalışıyordum ama Komançiler yakaladı ve... Open Subtitles جوش لقد انقذوا حياتي فقد حاولت الهرب ولكن الكومانشي امسكوا بي
    Hayatımızı kurtardılar. Open Subtitles المساعدة في الطريق لقد أنقذا حياتنا
    Sizi Cylon infaz mangasından kurtardılar ama... Open Subtitles حسناً , لقد أنقذوا حياتكِ من فرقة إعدام السيلونز ولكن
    - Hiç de değil. - Zoe! Onlar mucizevî şövalyeler amca, benim hayatımı kurtardılar. Open Subtitles إنهم الفرسان المتجولون يا عمي لقد أنقذوا حياتي
    Ücret almadan tedavi edip hayatını kurtardılar. Hayatını kurtardılar, ama herkes umut olmadığını söylemişti. Open Subtitles لقد عالجوه بلا مقابل وأنقذوا حياته أنقذوا حياته في حين قال الجميع بأنه لا أمل لشفائه، لذا
    Ben bir askerdim. Demek istediğim eşcinsel elemanlar... onlar savaş alanında hayatımı birden fazla kurtardılar. Open Subtitles كنت جنديا، أعني، الشواذ أنقذوا حياتي في المعركة أكثر من مرّة
    Alemi kurtardılar küçük kızımın hayatını bana geri verdiler. Open Subtitles لقد أنقذوا عائلتي، و أعادوا حياة ابنتي الصغيرة إليّ
    Bunlar orman insanları beni kurtardılar Open Subtitles هؤلاء رجال الغابة , لقد أنقذوا حياتي ويسعون لإنقاذ شخص كرد للجميل
    Demeye çalıştığım, öldürüyordum kendimi. Yine de kurtardılar kıçımı. Open Subtitles المقصد أني تعمدت فعل هذا لكنهم أنقذوني بشكل أو بآخر
    Coburn ve dostu, bu gece benim kıçımı kurtardılar. Open Subtitles كوبورن وزميلها أنقذوني هناك هذه الليلة
    Neredeyse beş parasız kaldılar ama çok çalışıp çiftliği kurtardılar. Open Subtitles وتقريباً أفلسوا لكنهم عملوا بجد وأنقذوا المزرعة
    Bu insanlar kasabamızı yok olmaktan kurtardılar. Open Subtitles هؤلاء الناس انقذوا هذه البلدة من ألابادة
    Kardeşinin canını kurtardılar. Open Subtitles انا سعيدة لانهم انقذوا حياة اختك
    Bir kaç gün sonra hayatımı bir kez daha kurtardılar. Open Subtitles بعد أيام قليلة, أنقذا حياتي مجدداً.
    Köpek balıklarının saldırılarından kurtardılar bizi. Open Subtitles لقد أنقذونا عندما كنا نتعرض لهجوم من سمك القرش
    Bizi denizden kurtardılar şimdi de saklambaç mı oynuyorlar? Open Subtitles هل انقذونا من البحر و الآن يختبؤا من اجل المتعه ؟
    Tanrı'ya şükür seni o motorsikletten kurtardılar. Open Subtitles أحمد الرب لأنهم أبعدوك عن تلك الدراجة النارية
    Son dakikada ortaya çıktılar kıçımızı kurtardılar. Open Subtitles تدخلت في الساعة الحادية عشر وانقذوا مؤخراتنا
    Lifeline'ı bilmiyordum, üç kere Lifeline'ı aradım ve imkan dahilinde kesinlikle hayatımı kurtardılar. TED وبالتأكيد لم أعرف عن خط الحياة، واتصلت معهم هاتفيا ثلاث مرات. وكانوا بالتأكيد لينقذوا حياتي لو تطلب الأمر.
    O ayrılıklar trajik olmalarının yanında, muhtemelen seni rezil ve dünyanın parasını harcayacağın ilk evliliğinden kurtardılar. Open Subtitles أن هذه الإنفصلات ، ولو كانوا مأسويين أنقذوك من زواج أول غالي جداً وتعس.
    Joplin ve Sparks, Geçen sene Afganistanda benim kıçımı kurtardılar, onlara hayatımı borçluyum. Open Subtitles (جوبلين) و(سباركس) أنقذاني العام الماضي في (أفغانستان)، وأنا أدين لهما بحياتي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more