kurtlar gibi, onlar da kısa yaz boyunca beyaz kalırlar. | Open Subtitles | هذه الأرانب مثل الذئاب يظلّ لونها أبيضًا خلال الصيف القصير |
Ve kunduzlar, kurtlar gibi, ekosistem mühendisleridir. | TED | تعتبر القنادس, مثل الذئاب, من مهندسي النظم الايكولوجية. |
Askerlerinin üzerimize aç kurtlar gibi çökmelerini, sadece O engelleyebilir. | Open Subtitles | أنه يبقيهم فقط كى لا ينقضوا علينا مثل الذئاب. |
Kasnia'lılar arkamızdan kurtlar gibi gelirler. Hapishane için dua ederiz. | Open Subtitles | سيتبعنا (كاسنيس) كالذئاب سوف نستجدي السجن |
Gazeteciler köşede aç kurtlar gibi bekliyor. | Open Subtitles | الصحافة تنتظر كالذئاب الجائعة |
Gerçek kurtlar gibi mi? | Open Subtitles | مثل الذئاب الحقيقية؟ |
Köpekler de aynı kurtlar gibi.. | Open Subtitles | الكلاب ، مثل الذئاب |
Yeryüzünü sinsi, aç kurtlar gibi dolaşıp, | Open Subtitles | يتجولون فى الأرض مثل الذئاب النهمة... . |
Değişken kanatlar tıpkı kurtlar gibi avlanıyor. | Open Subtitles | - تشانجوينج تصطاد مثل الذئاب. |
- Hayır. kurtlar gibi. | Open Subtitles | كلا مثل الذئاب |
Hepsi kurtlar gibi birbirine girdi. | Open Subtitles | إنقلبوا على بعضهم كالذئاب |
Pek yakında aç kurtlar gibi üzerimize çullanacaklardır. | Open Subtitles | لن يمر وقت طويل قبل أن يأتيا مسرعين من طريق (إي 1) كالذئاب |