"lastikler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الإطارات
        
    • إطارات
        
    • العجلات
        
    • الاطارات
        
    • اطارات
        
    • الأطارات
        
    • المطاط
        
    • الإطاراتِ
        
    • إطاراتها
        
    lastikler için olan. Neyse, işte benim günüm böyle geçti. Open Subtitles كما تعلمين، لأجل الإطارات على أي حال، ذلك كان يومي
    Diğer taraftaki lastikler patlatılmadan deviremeyiz, tamam mı? Open Subtitles لا يمكننى إقلابها حتى تكون جميع الإطارات فى مستوى واحد، حسناً؟
    Hector hala motorlar üzerinde çalışıyor, ama lastikler uymuyor. Open Subtitles ما يزال هكتور يعمل على المحرك لكن الإطارات ليست ملائمة
    Patlak lastikler, şimdi de vurulma olayı. Kesin doğru iz üzerinde. Open Subtitles إطارات مثقوبة، والآن إطلاق نار . إنّها على أعقاب شيءٍ بالتأكيد
    Patlak lastikler, şimdi de vurulma olayı. Kesin doğru iz üzerinde. Open Subtitles إطارات مثقوبة، والآن إطلاق نار . إنّها على أعقاب شيءٍ بالتأكيد
    Hector hala motorlar üzerinde çalışıyor, ama lastikler uymuyor. Open Subtitles هيكتر ما زال يعمل على المحرّكات، لكن العجلات لا تجاري.
    lastikler patinaj çekmiş gibi. Open Subtitles يبدو أن هذه الإطارات كانت تدور في المكان
    Epey fren izi var, Kesinlikle pahalı lastikler. Open Subtitles أثار مطاط الإطارات, لقد كانت مسرعة جداً إطارات غالية الثمن بكل تأكيد
    Şu yarıklara bak, bu lastikler nereden baksan 25 yıllık. Open Subtitles إنظر إلى هذه الشقوق هذه الإطارات عمرها أكثر من 25 عاماً
    Ya çizikler,patlak lastikler görünmez katil? Open Subtitles ماذا عن الحك و الثقوب في الإطارات و القاتل الخفي؟
    Bu lastikler profesyonel pistlerde kullanılsın. Open Subtitles أجل أبقي هذه الإطارات على مدار المحترفين
    Birkaç yıl içerisinde havaları inse de kauçuktan yapılan lastikler ve içlerindeki sentetik maddeler yüzyıllarca bozulmadan kalacaklardır. Open Subtitles الإطارات ستتفرّغ خلال بضع سنوات، على الرغم من أن المطاط مواد مصنعه كي تبقى سليمة لقرون. يتدهور الطلاء بسرعة
    Deha çocuk, bu lastikler Hummer'dan çıkma mı? Open Subtitles يو، عبقرية، هذه الإطارات تؤتي ثمارها هامر؟
    Yeni sele, yeni lastikler. Ona göstermek için can atıyordum. Open Subtitles مقاعد جديدة, إطارات جديدة لم أستطع الآنتظار لكي أريها
    Bir kamyonet, eski model, makaslı... O-8 lastikler, muhtemelen Amerikan. Open Subtitles إنها صغيرة، موديل حديث إطارات رفيعة، محتمل أنها أمريكية
    Gösteriyor ki lastikler farklı iz bırakmış, arkadaki lastikler ön lastiklerden daha büyükmüş. Open Subtitles تبين أن العجلات كانت متداخلة وهذا يعني أن الاطارات التي بالخلف
    Ama bu lastikler çok derinde. Open Subtitles نعم، ولكن هذه العجلات مغروسة بعمق
    Ya, lastikler üzerinde ve gibi. Open Subtitles ياه. هذه السيارة مثل بيت فوق اطارات
    - Bu lastikler yarışa dayanmaz. Open Subtitles ـ الأطارات التي هي ما تفز بالسباق ـ عن ماذا انت تتكلم؟
    Dişli ve kauçuktan imal lastikler. Open Subtitles كانت مستديرة، ذات مرة كانت مصنوعة من المطاط
    -Adamım o lastikler bile komutandan da daha pahalı. Open Subtitles تلك الإطاراتِ تساوي أكثر مِنْ جنرال لي حسنا ..
    Basit, para taşıyan araç ağırdır, lastikler aşağı inmiştir! Open Subtitles الأمر بسيط سيدي التى تحمل المال ثقيلة إطاراتها ستكون مضغوطة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more