"lensi" - Translation from Turkish to Arabic

    • العدسة
        
    • عدسة
        
    • عدسات
        
    • العدسات
        
    Ama böyle küçük bir çalışma alanında lensi gizlemek zordur. Open Subtitles ولكن من الصعب إخفاء عرض العدسة في مساحة عمل صغيرة
    Şimdi de lensi gökadanın üzerine koyun. Farkına varacaksınız ki gördügünüz şey bir halka, bir Einstein halkası. TED والان دع العدسة فوق المجرة ، وستلاحظ أنك سترى حلقة ، حلقة أينشتاين.
    Sorun yok, lensi kapadım. Banta baksana. Open Subtitles كل شئ على مايرام, لقد غطيت العدسة هل تريد ان ترى الشريط؟
    Kılıfı olan ve bir kaç lensi olan DSLR bir makine. Open Subtitles سوف تكون آلة تصوير رقمية ذات عدسة أحادية عاكسة مع عدسات مُتعدّدة.
    lensi test ederken çektim. Yeni 300 mm. Canavar gibi piç. Open Subtitles مجرّد اختبار عدسة، عدسة 300 ملم جديدة، هائلة
    O edepsiz yoğurt dükkânına girdiğinde teleskopun lensi vasıtasıyla. Open Subtitles فقط خلال عدسات التلسكوب عندما تدخل و تخرج من محل المثلجات المقرف
    Kamerayı yerleştirirsin ve seni odaklamak istiyorsam, lensi sola doğru çeviriririm sen öne çıkarsın. TED سوف تضع الكاميرا، وإذا أردت أن أجعلكم تركزون، سوف أحرك العدسات إلى اليسار قليلا وأنتم سوف تتقدمون للأمام.
    O lensi almamız gerek. Open Subtitles نحن سَنَحتاجُ لأَخْذ تلك العدسة اللاصقةِ.
    lensi fotoğraf çekmek dışında bir şey için kullanmış. Open Subtitles كان يستخدم هذه العدسة لشئ أخر بالإضافة إلى أخذ الصور , ماذا الأن ؟
    Odaklamak için, şunu, şu ön taraftaki lensi döndürmelisin. Open Subtitles عليك فقط أنّ تحركِ العدسة.. حركيها. مقابل الشجرة لكي تكونَ واضحة.
    Dur lensi değiştireyim de daha az alan derinliği ile çekeyim. Open Subtitles دعيني أغيرُ العدسة لنحصلَ على تقعُّرٍ أقل للصور الملتقطة.
    Bu lensi alıp, fonksiyonel ve tamamen işlevsel bir kamera hâline getirebilir misin? Open Subtitles أيمكنك جعل هذه العدسة عملية وكاميرا تصوير أفلام تعمل بكامل طاقتها؟
    İşe doğru lensi takarak başlayabilirsiniz Profesör. Vinciguerra Adası burası. Open Subtitles يمكنك البدأ بوضع العدسة الصحيحة، أيها البروفيسور.
    Odysseus'u soğuk ışık aydınlatması kullanarak kendim tasarladım ve içine de küçük bir kamera lensi yerleştirdim. Open Subtitles صممت يوليسيس بنفسي باستخدام إضاءة ضوء بارد ومع عدسة كاميرا مصغرة ثابتة بالداخل من سيقوم بهذا؟
    lensi küçültmek ne kadarımı aldı, senin haberin var mı? Open Subtitles هل لديك أي فكرة كم من الوقت استغرقني لاختراع عدسة مُصغرة؟
    Tam aradığın şey. Yüksek hızlı lensi var. Sana Capa kazandırır. Open Subtitles ستفعل ما تتطلعين إليه، ولديه عدسة سريعة حقيقة
    Fakat burada yeni olan şey, farklı olan şey, bir nesnenin titreşimlerini görüntülemek için bir yol bulmuş olmamızdır, bu da bize, dünyâya bakmamız için yeni bir lens veriyor ve bu lensi, yalnızca nesneleri titreştiren ses gibi güçler hakkında bilgi öğrenmek için değil, nesnenin kendisi hakkında bilgi için de kullanabiliriz. TED ولكن الجديد هنا فعلا والمختلف هنا فعلا إن لدينا الآن طريقة لتصوير ذبذبات شيء ما مما يعطينا عدسات جديدة ننظر خلالها للعالم ونستطيع غستخدام هذه العدسات لنتعلم ليس فقط عن القوى التي تجعل الشياء تتذبذب مثل الصوت ولكن عن الشيء نفسه
    Teleskop aslında ünlü Hubble Uzay Teleskobuna çok benziyor. Ek olarak bir lensi, fotoğrafçıların dediği gibi, bir geniş alan lensi var. TED في الواقع التيليسكوب مبني بشكل مشابه للتيليسكوب المعروف لديكم تيليسكوب هابل الفضائي ، غير أنه يحتوي على عدسات إضافية عدسات واسعة المجال ، كما يسميها المصورون ،
    lensi biraz sağa çevirirsem sen geriye gidersin, arkadaki diğer kişiler öne çıkar. TED يمكنني تحريك العدسات إلى اليمين قليلاً، وأنتم قد تتقدموا إلى الوراء وهؤلاء الذين بالخلفية سوف يتقدموا للأمام.
    "Sizin minik cadı görünüşe göre kontakt lensi hiç bilmiyor." Open Subtitles ساحرتكَ الصَغيرة على ما يبدو لَمْ تعرف العدسات اللاصقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more