Kesinlikle. Örneğin bunlar enerji sektörü altyapısı, yollar, köprüler, limanlar. | TED | من الممكن أن تكون في مجال البنية التحتية لإنتاج الطاقة، أو بناء الطرق، أو الجسور، أو الموانئ. |
Belli başlı bütün limanlar ve havaalanları gözetim altında olacak. | Open Subtitles | كل الموانئ والمطارات الرئيسية تحت المراقبة |
Haritalara bakıp, güvenli limanlar ve koylar arayıp beni üzüntüden kurtaracak her şeye sıkıca sarılmayı yeğlerdim. | Open Subtitles | ولظللت أحدق بالخرائط بحثاً عن الموانئ والأرصفة والطرق وكلّ بادرة لسوء طالع قد يحدق بتجارتى |
Uluslararası limanlar, bağımlı müşteri kitlesi. | Open Subtitles | موانئ دولية ,أمكانية حجز الزبائن |
Egzotik limanlar. | Open Subtitles | موانئ توقف غريبة؟ |
Tüm yerel havayolları ve limanlar bilgilendirildi ve uyarıldı. | Open Subtitles | جميع المطارات المحلية والموانئ تم اشعارها وانذارها |
Ve ticaret büyüdükçe, onu kolaylaştıran teknolojiler de büyüdü, arabalar, gemiler, yollar ve limanlar gibi. | TED | وبازدهار التجارة ازدهرت معها التقنيات التي تسهلها كالعربات والسفن والطرق والموانئ . |
Hayır. Ben limanlar dışında hiç bir yere gitmedim. | Open Subtitles | لا, ما سبق وأن ذهبت إلى أي مكان في الحقيقة أعني خارج الموانئ |
Garip limanlar ve... | Open Subtitles | و الموانئ الغريبة ، و الكثير من الرجالالأشداءو... |
Yakında o büyük yolculuğu yapacaksın limanlar... bütün dünya. | Open Subtitles | سوف تذهب في رحلة طويلة قريبا ... الموانئ العالم بأكمله |
limanlar zaten kapasitelerini aşmışlar, ayrıca kanalın diğer tarafında durum daha da kötüymüş. | Open Subtitles | لقد قلت لك الموانئ هي التجاوز |
Oradaki limanlar tehlikelidir. | Open Subtitles | ..الموانئ هناك خطرة |
Tüm limanlar ve havaalanlarıyla iletişime geçin. | Open Subtitles | {\pos(192,220)} اتصلوا بجميع الموانئ والمطارات |
Havaalanı, otobüs terminali, tren garı, limanlar... | Open Subtitles | المطار نظيف ومحطة الحافلات ، ومحطات القطارات والموانئ... تباً |
limanlar simsiki kilitli. | Open Subtitles | والموانئ أغلقت بشدة |
Ülke kışkırtıldı, limanlar kapandı. | Open Subtitles | البلد مثارة والموانئ مغلقة |