"liv'e" - Translation from Turkish to Arabic

    • ليف
        
    Liv'e bu konuda hiçbir şey sormayacağız. Open Subtitles هذه اللعبة الكبيرة. لا يمكننا مساءلة ليف في ذلك.
    Müthiş savaş olabilir. Ben ve Liv'e sor. Open Subtitles حلبة القتال من الممكن فقط اسألي بين و ليف
    Liv'e ne olduğunu anlatmadan ölmek yok demedim mi? Open Subtitles الم تخبرك ليف بهذا ليس مسموح لك ان تموت ؟
    - Dewey Liv'e aldığın gitarı sattı. Open Subtitles ديوي , باع ذلك الجيتار الذي " اشتريته لـ " ليف
    Rosen, Liv'e sadıktır. Onu burada istiyorum. Open Subtitles روزين وفي إلى ليف ، انه في الداخل
    - Niye ki? Dostum, sen beni bırak da Liv'e karşı bir şeyler hissettiğini kabul et. Open Subtitles توقّف عن التركيز عليّ واعترف أنّك معجب بـ(ليف)
    Elinden geleni yapıyorsun, ama Matty ve Liv'e ihtiyacımız var. Open Subtitles أنت تبذلين قصارى جهدك، لكننا بحاجة لـ(ماتي) و(ليف).
    O bizim sahibimiz, aynı Liv'e sahip olduğu gibi. Open Subtitles يَمتلكُنا، مثل يَمتلكُ ليف.
    Liv'e bak. Open Subtitles انظروا إلى ليف.
    Liv'e söyle, gitmem gerekiyor. Open Subtitles أخبر ليف أنني اضطررتُ للذهاب
    Bak, lütfen Liv'e kızma tamam mı? Open Subtitles انظري، رجاءً لا تغضبي من (ليف)، اتّفقنا؟
    Liv'e hayır diyemezsin. Open Subtitles لا يمكنك قول كلا إلى ليف
    Liv'e yardım ediyoruz. Open Subtitles نحن نقوم بمساعدة ليف
    İki gün sonra Liv'e saldırdı. Open Subtitles بعد يومين هجمت على ليف
    Liv'e ve bana zombi müşterilerinin listesini verebilirsin. Open Subtitles إن زودتنا أنا و (ليف) بلائحة زبائنك من الزومبي
    Pekala, o zaman kendine şunu sor Liv'e doğruyu söylersek yeni versiyon Liv kendini öldürtecek bir şey yapmaz mı? Open Subtitles حسناً، إذاً سلْ نفسك، إن أخبرنا (ليف) بالحقيقة، هل تظن أن النسخة الجديدة من (ليف)
    O sonuncusuydu ve Liv'e vermeliyiz. Yanında mı? Open Subtitles كانت الأخيرة، و إن (ليف) بحاجتها هل هي بحوزتك؟
    Hastalığın kötüleştiğinde seni Ravi ile Liv'e götürdüğümde sana tedavi vermekten bahsettiler. Open Subtitles (عندما نقلتك إلى (رافي) و (ليف عندما ساءت حالتك تحدثا عن إعطاءك علاجاً
    Liv'e orada yalnız oturmasını istemediğimi söyledim... Open Subtitles أخبرت (ليف) بعدم رغبتي في وجودها هناك كيلا تضع نفسها في
    İyi, üzerime düşmeyi keseceğinize söz verirseniz Liv'e cadı fikirleri var mıymış sorarım. Open Subtitles حسنٌ، إن وعدتماني بالتوقّف عن التخبُّط... سأسئل (ليف) ما إن كانت لديها أيّة أفكار ساحراتيّة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more