"mükemmelliği" - Translation from Turkish to Arabic

    • الكمال
        
    • للكمال
        
    Sudan bir kusurun içindeki mükemmelliği görmek kadar sersemletici bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد شيء اذهل من هذا. من رؤية الكمال مع نقص طفيف.
    Belki de öyle, fakat mükemmelliği aramak çok stresli demek spor yapmak çok yorucu demekle aynı şey. TED حسنًا، ربما، ولكن القول بأن السعي لبلوغ الكمال أمر مرهق كالقول بأن ممارسة الرياضة أمر منهك للغاية.
    Kızım, mükemmelliği acele ettiremezsin. Acele et ve bitir de buradan gidebilelim. Open Subtitles أنت لا تستطيعين إسراع الكمال إستعجلي وأنتهي لنذهب إلى هناك
    Bizim yaptığımız sorgulamak değil onların mükemmelliği için hizmet etmekten zevk almaktır. Open Subtitles لا نشكك فيهم بل نبتهج لخدمتهم إنهم الكمال
    Doğrusu, mükemmelliği aramak çok stresli demek tembel olmak için bir bahane. TED لذلك وبصدق، القول بأن السعي للكمال مرهق للغاية هو مجرد عذر لكي تبقي كسولًا.
    Diğerleri içinde kanı vardı, diyor. Halbuki mükemmel güzellikte olan kupaydı. Yani bu hikaye mükemmelliği aramanın mecazi anlatımıdır. Open Subtitles والبعض الآخر يقول بأن الكأس إحتوت على دمه المهم بأن ذلك الكأس يعتبر مقدس هذه القصة المجازية لمعنى تحقيق الكمال
    Kral mükemmelliği arttırıp imkânsıza erişmek istiyor. Open Subtitles الملك يود تحسين الكمال والوصول إلى المستحيل.
    Hayalindeki mükemmelliği istiyor. Open Subtitles إنه يريد أن يكون الصوره التى يريدها مِن الكمال
    Evet, ve bu mükemmelliği bozanlar için de ölümcül tehlikeye kadar gidiyor. Open Subtitles أجل, والغضب القاتل ينْصب على من لا يرتقي لذلك الكمال.
    Gelişmesi ve mükemmelliğe ulaşması için onu zorlayacağız ve mükemmelliği yakaladıktan sonra, skorumuzu iki katına çıkaracağız. Open Subtitles وسوف نحته على الوصول لدرجة الكمال و من تم نحسن ذلك الكمال بعد ان يصل اليه سنضاعف النتيجة
    Sudan bir kusurun içindeki mükemmelliği görmek kadar sersemletici bir şey yoktur. Open Subtitles آسرة بشكل لا يصدق لا يوجد هناك شيء يدعو للذهول أكثر .من رؤية الكمال ، بإستثناء نقص لمام
    - Sudan bir kusurun içindeki mükemmelliği görmek kadar sersemletici bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد شيء أكثر مذهلة من رؤية الكمال مع نقص طفيف.
    Sudan bir kusurun içindeki mükemmelliği görmek kadar sersemletici bir şey yoktur. Open Subtitles لا يوجد ما هو أسر أكثر من رؤية الكمال بنقص يسير
    mükemmelliği arıyoruz, daha azına razı oluyoruz. TED نسعى لطلب الكمال ولا نقبل بأقل من هذا.
    Mükemmellik arayışında başarısızlığın iyi bir şey olduğununda hemfikiriz, başarısızlık korkusu olmaksızın mükemmelliği aradığımızda neler başarabileceğimizi düşünün TED وقتها يمكننا أن نتفق بأن الفشل شيء جيد في سعينا إلى الكمال. وعندما نسعى إلى الكمال بدون خوف من الفشل، فكروا فقط في ما يمكننا تحقيقه.
    mükemmelliği yaratan namükemmelsizlik varlığın temel doğasıdır. Open Subtitles الكمال في النظام هو اصل الوجود وكل شيء
    İkimiz tek parça olup mükemmelliği görme imkânına sahip oluruz. Open Subtitles أنا وأنت كشخص واحد ... نتشارك نظرية الكمال
    mükemmelliği bırak. Sürece güven duy. Open Subtitles دعك من الكمال , ثق بسير العملية
    mükemmelliği daha da ortaya çıkartır. Open Subtitles فهو يجعل الكمال يشع أكثر فأكثر
    Hayatı boyunca mükemmelliği arayan bir adam onun var olmayacağını bilen tek adamdır. Open Subtitles الرجل الذي يسعى للكمال هو الشخص الوحيد الأجدر بمعرفة أنه ليس موجوداً
    Ama mükemmelliği kovalamak, sorunlardan ve çözümlerden geçer. Open Subtitles ولكن السعي للكمال يدور حول المشاكل وحلولها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more