"mürekkep balığı" - Translation from Turkish to Arabic

• الحبار
• حبار
• الحبّار
• حباراً
• حبّار

Örneğin, bu karides tıpkı bir mürekkep balığı ya da ahtapotun suya bir mürekkep bulutu saldığı gibi dirimsel ışıldayan kimyasalları suya salar.
على سبيل المثال هذا الجمبري انه يطلق حزمة من الضوء الحيوي الكيمائي في المياه كما يطلق الحبار او الاخطبوط سحابة حبر

Bu bir mürekkep balığı. Şimdi erkekler, kavga ettiklerinde, ve gerçekten agresiflerse, beyaz renge dönüşüyorlar. Ve bu iki erkek kavga ediyor.
هذا هو الحبار. و الذكور عندما تتعارك لو كانت عدوانية، يصبح لونها أبيض و هذان الذكران يتعاركان

Örneğin, bu hayvan fener balığı tarafından yenilir, fener balıklarını mürekkep balığı yer, mürekkep balıklarını ton balığı yer ve ton balığını da biz yeriz.
مثلًا: سمك الفانوس يأكلها والحبار يأكل سمك الفانوس والتونا تأكل الحبار ونحن نأكل التونا

Ve bu da bir Humboldt mürekkep balığı, genç bir Humboldt mürekkep balığı, yaklaşık bir metre.
وقد جذب هذا الضوء حبار هومبولت انه حبار هومبولت صغير طوله حوالي 3 اقدام

Ne bir mürekkep balığı ne de bir ıstakoza rastladım,
و ليس معنا اي حبار ولا قنديل بحر ولا كركند من اأتلانتيس

mürekkep balığı mürekkebini gördüğüm an tanımasaydım çok kötü bir korsan olurdum.
ولن أكون قرصاناً بمعنى الكلمة ما لَمْ أميّز حبر الحبّار حين أراه

Çoğu lüsiferin ve lüsiferazlarını suya bırakır, aynı bir mürekkep balığı ya da ahtapotun mürekkep fışkırtması gibi.
الكثير منهم يستطيع ان يطلق لوسفرين و لوفيرس في الماء بالضبط كما يطلق الحبار او الاخطبوط سحابة من الحبر.

Bu genç köpekbalıklarının menülerinde balık, mürekkep balığı hatta başka köpekbalıkları bile bulunur.
اسماك القرش هذه لديها نظام غذائي متنوع واللذي يتضمن الاسماك, الحبار وكذلك اسماك القرش الأخرى

Bu akşamki makarnamız mürekkep balığı ile süslenmiş...
المقبلات هذا المساء فطائر الحبار الملفوفة مع مرقة عشب الليمون الثخينة

Limonlu mürekkep balığı, keçi peynirli rulo köfte ve sezar salatamız var.
المقبلات هذا المساء فطائر الحبار الملفوفة مع مرقة عشب الليمون الثخينة

Milyonlarca mürekkep balığı sığ sulara doğru yola koyuldular.
الملايين من الحبار البراق تتجه نحو المياه الضحلة.

Başkan ilk kez dev bir mürekkep balığı olduğunu duyacak.
هذا المشهد حيث الرئيس يسمع أولاً عن الحبار الضخم

Git yardım getir! mürekkep balığı manevrası! Koş!
اذهب لإحضار المساعدة اتبع مناورة الحبار، اذهب، مناورة الحبار

Masa 4'e üç mürekkep balığı, hemen kızart.
ثلاثة أطباق حبار طلبية للحصيرة 4 إطهوهم بسرعة

Dane mürekkep balığı dedi, ki bu denizci askeri argosudur.
قال داني "حبار" و هي اصطلاح عام في الجيش للبحارة

Masada mürekkep balığı olduğu için çok şanslıyım.
حسناً، أنا سعيدة بأن هناك حبار على الطاولة

Bu görevi, özgür ülkemizi bir mürekkep balığı yutsun diye almadım.
لم آخذ هذا العمل حتى أدع حبار ضخم ما يبتلع بلدنا الحرة

Bu görevi.. ..özgür ülkemizi bir mürekkep balığı yutsun diye almadım.
لم آخذ هذا العمل حتى أدع حبار ضخم ما يبتلع بلدنا الحرة

Dev mürekkep balığı ve benzeri şeyleri duymuşsunuzdur, ama bu hayvanların kimisinin uzunluğu 42-48 metreye kadar olabiliyor.
كنتم تسمعون عن الحبّار العملاق واشياء من هذا القبيل ، ولكن بعض من هذه الحيوانات موجودة على بعد 140 و160 قدم تقريباً.

Gözlen aranmaya başladı ve ben daha ne olduğunu anlayamadan bir mürekkep balığı keşfinde genç bir öğrenciyle beraber oldu.
ثمّ بدأ بصره يجول أوّل ما إكتشفته هو خروجه رفقة طالبة في بعثة لمشاهدة أسماك الحبّار

Gördüklerinin büyük bir mürekkep balığı olduğunu anladım.
‫ووجدت أن ما رأوه كان حباراً ضخماً

Bakın, dev bir mürekkep balığı geçiyor.
انظروا ، ها قد مر من جانبنا حبّار ضخم