"mıknatısı" - Translation from Turkish to Arabic

    • مغناطيس
        
    • المغناطيس
        
    • جاذب
        
    • مغناطيسي
        
    • تجذب
        
    • مغناطيساً
        
    • يجذب
        
    • كمغناطيس
        
    • مغنطيس
        
    • كالمغناطيس
        
    • للمغناطيس
        
    • بمغناطيس
        
    Çünkü o buzdolabı mıknatısı ve Kanada parası yutmadığı müddetçe mıknatıs çekmez. Open Subtitles هذا لأنّه مغناطيس ثلاجة وما لم تبتلع دايم كنديّ فلن ينجذب للمغناطيس
    Baylar, yalnızca bir mıknatısı hareket ettirerek elektrik akımı indüklemek üzereyim. Open Subtitles أيها السادة، إنني بصدد دفع تيارًا كهربائيًا فقط بواسطة استخدام مغناطيس
    - Fazla takmak felaket mıknatısı gibidir. Open Subtitles رعاية أكثر من اللازم هو مثل المغناطيس الكارثة.
    Mikrofona mıknatısı koymuştun ama kovulman her şeyi mahvetmişti, Open Subtitles لقد وضعت المغناطيس في الميكروفون لكن طردك أفسد كل شيء
    Sanırım bir bela mıknatısı gibiyim. Open Subtitles أعتقد أن هذا خطأي فأنا أعتقد أنني جاذب للمشاكل
    Bilmelisin burası tam bir kız mıknatısı. Open Subtitles أنت يَجِبُ أَنْ تَعْرفَ أن هذا المكانِ مغناطيس حقيقيِ للفتايات الجميلاتِ
    Sanırım bu rahipler, inançlı insanları Budhha'nın kıçındaki bir mıknatısı harekete geçirerek dolandırıyorlar. Open Subtitles وأظنّ أنّ رهبان هذا المعبد "يحتالون على مؤمنيهم بوضع مغناطيس في مؤخرة "بوذا
    Adam para üstünü eksik vermiş olabilir. Buzdolabı mıknatısı bir şey bulamadı. Open Subtitles لكن يحتمل أن تكون خُدعتَ، مغناطيس الثلاجة لا يلتقط شيئاً
    İlk ruh mıknatısı denemelerimi 30 yıl önce yaptım. Open Subtitles حينما كنت أجري تجارب مغناطيس الروح قبل ثلاثين عامًا مضت
    Dostum, arabanın kaputunun altında kuku mıknatısı mı var? Open Subtitles يا صاح , هل فعلياً لديك مغناطيس لجلب الفتيات تحت هذه السيارة ؟
    Umarım, en kötü durumda, 20 ya da daha fazla mıknatısı çıkartmak zorunda kalmayız. Open Subtitles أتمنى، في أسوأ الأحوال ألا نضطر لإخراج أكثر من 20 مغناطيس أو نحو ذلك
    O mıknatısı kaldırdığında iğnelerden birini, beynindeki sinir sisteminin derinine itti. Open Subtitles وحين أمسكت بذاك المغناطيس تحرّك أحد الدبابيس عميقاً إلى المركز العصبي الودّي في دماغها
    mıknatısı sürekli hareket halinde tutacak bir şeye ihtiyaç duyuluyordu. Open Subtitles فقط أنت بحاجة إلي شيء يجعل المغناطيس يتحرك باستمرار
    Bizim yapacağımız şey ruhu çağırmak için mıknatısı nasıl tetikleyeceğimizi öğrenmek olacak. Open Subtitles علينا فقط أن نفعّل المغناطيس ونستدعي الرّوح إلى المضيف
    Annem, onun geleceği zamana kadar mıknatısı hazır ve nazır tutacağına söz verdi. Open Subtitles أكّدت له أمّي أنّها ستُبقي المغناطيس معبأ وجاهز عندما يعود لأجله.
    mıknatısı ve kamyonu satmak isteyen insanlar oldu. Open Subtitles كان هناك بعض الأشخاص الذين أرادوا بيع المغناطيس والشاحنة.
    Sana çok para verirsem, lütfen bir am mıknatısı koyar mısın? Open Subtitles ان اعطيتك سعر جيد هل ستضع جاذب لهم؟
    Bir tane bile yok. Buzdolabı mıknatısı olanlardan alalım. Open Subtitles لاشيء يجب الحصول على صليب مغناطيسي لنعلقه على الثلاجة
    Evet... Tam bir piliç mıknatısı. Sana yalan söylemeyeceğim. Open Subtitles بالتأكيد إنها تجذب الفتيات .لن أكذب عليكِ
    Beni vampir mıknatısı yapan her şey kullanışlı küçük bir topta birikmiş. Open Subtitles كل ما يحعلني مغناطيساً لإجتذاب مصاصي الدماء... كله متكتل بداخل كرة صغيرة.
    Bunda am mıknatısı var mı? - Yok. Open Subtitles هل هذا يجذب النساء؟
    Bu cadılar her kimse, hepsi kötülük mıknatısı. Open Subtitles سواء من كانت هؤلاء الساحرات هم كمغناطيس للشر
    Dwigth mermi mıknatısı. Open Subtitles . حسناً , " دوايت " عبارة عن مغنطيس للرصاص
    Kötü adam mıknatısı mıyım yani? Open Subtitles يجب أن تعرف . أنا كالمغناطيس للأشرار؟
    Durumu idrak edemedin galiba. Kız ultra güçlü erkek mıknatısı gibi. Open Subtitles أنتي لا تتفهمي هذا الوضع هذه الفتاة أشبه بمغناطيس خارق يجتذب الرجال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more