O sırada siz Bay Reilly ve Bay Marcano'yla basket maçında mıydınız? | Open Subtitles | هل كنت مازلت مع السيد رايلى والسيد ماركانو فى مباراة كرة القدم؟ |
Bu sadece senin Uluslararası kriket maçında nasıl atış yapacağını unutturur. | Open Subtitles | بمجرد إرسال واحد، سوف يُنسيك.. كيف تضرب في مباراة كريكت دولية |
16 yaşında erkek, basketbol antrenman maçında kan tükürmeye başlamış. | Open Subtitles | ذكر عمرة 16 عام سعل دم خلال مباراة لكرة السلة |
Hanginiz daha çok şeker satarsanız Isotopes'un sahasındaki sonraki maçında saha görevlisi olacak. | Open Subtitles | تلك التي تبيع حلوى أكثر سيكونون حاملي المضارب الفخريين في مبارة فريق أيسوتوبس القادمة |
Bu şarkı, birisinin dediğine göre bir basebol maçında Kansas City'de. | TED | إذن الأغنية, أخبرني أحدهم أنه في إحدى مباريات البايسبول في مدينة كانساس. |
Polo maçında ki bu adam yapbozumuzun kayıp parçası olabilir. | Open Subtitles | هذا الرجل من مباراة البولو قد يكون رابطنا المفقود للغزنا |
Bu pazar şampiyonluk maçında oğlumuz maçı kazandıran golü atacak. | Open Subtitles | هذا الأحد في مباراة البطولة, إبننا سوف يحرز هدف الفوز. |
Sadece Kanadalı bir kız küçükler hokey maçında biriyle tanışabilir. | Open Subtitles | الفتاة الكندية فقط هي من تقابل شخصاً في مباراة للهوكي |
Hatırlıyorum çünkü arkadaşımla beraber küçük bir lig maçında hakemlik yapıyorduk. | Open Subtitles | أذكر ذلك , لأني أنا وصديقي , كنا نشاهد مباراة دروي |
1936'da Prag'da bir şampiyona maçında ilk sayının iki saat on iki dakika sürdüğü söyleniyor. | TED | في مباراة بطولة في براغ في عام 1936 يقال أن أول نقطة استغرقت ساعتين و12 دقيقة. |
Siz Rugby maçında iken çekmiştim. | Open Subtitles | لقد التقطتها فى اليوم الذى كنت أنت فيه تحضر مباراة راجبى |
Ve diğer bir hazırlık maçında da, New York'un Chicago'yu kolaylıkla 42-... | Open Subtitles | و فى مباراة اخرى شاهدنا نيويورك و هو يهزم شيكاغو بسهولة |
Ben hiç bir beyzbol maçında dışarı giden topu yakalamadım. | Open Subtitles | لم يسبق لي وأن أمسكت بالكرة في مباراة بيسبول |
Beysbol maçında istediğin her şeyi bağırabilirsin, ve mantıklı bir şey olması da gerekmiyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تصرخ بأي شيء في مباراة البيسبول ولا يلزم أن يبدوا منطقيا |
Son maçında 25 milyon dolar kazanmıştı. | Open Subtitles | لقد كسب خمسة وعشرون مليون دولارا فى آخر مباراة لعبها |
Crewe, hatırlayacağınız gibi, tam olarak ispatlanamasa da, profesyonel bir futbol maçında şike yapmakla suçlanan tek kişi. | Open Subtitles | كرو، ربما تتذكروه فقد كان الرجل الوحيد على الإطلاق الذى إتهم بأبتزاز الإتحاد لتقليل النقاط فى مبارة كرة قدم للمحترفين |
Birinci sınıfta, basket maçında piramidin üstünden düşmeni hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكّر عندما سقطتِ من فوق شكل الهرم في أوّل مباريات العودة على ملعبنا، في السنة الأولى |
Sana boks maçında meydan okuyorum pörsümüş bok parçası! | Open Subtitles | انا اتحداك لمباراة في الملاكمة أنت قطعة قديمة من القرف |
İlk maçında David 'Tayf' Daimond'la karşılaşmıştın. | Open Subtitles | كانت هذه مباراتك الأولى مع ديفيد دايموند في حلبة سبكترم |
Bak, bu sadece bir oyun, Luke. Jordan bile ilk profesyonel maçında berbat oynamıştır. | Open Subtitles | أنظر , أنها فقط مباراه واحده يا لوك حتي جوردون لعب مباره سيئه في مباراته الاولي |
En azından seni bir hokey maçında unutup gitmedim. | Open Subtitles | على الأقل لم أتركك بمباراة هوكي بالمدرسة |
Lütfen sesimi bağışlayın. Oğlumun futbol maçında fazla tezahürat yaptım. | Open Subtitles | أعذريني علي صوتي ، فإنني أهتف كثيراً في مُباراة إبني |
Gelemem. Dostlarıma basketbol maçında yardım ediyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع, سأساعد أصدقائى فى مباراتهم فى كرة السلة |
Benny, şu an Yankee maçında olmadığına hala inanamıyorum. | Open Subtitles | يا ولد يا بني، أنا ما زِلت لا أَستطيع التصديق أنت لست في لعبة البطولة نعم، حسناً، لو اليانكيين كان مظهرهم جيد في اللبس |
Cornwall maçında as takımdasın. | Open Subtitles | أنت الأول ضد فريق كورنوال |
...hamile bir kadının hokey maçında bana bıçak çektiği zamandı. | Open Subtitles | عندما سحبت عي فتاة حامل سكينا علي في لعبة الهوكي. |
Hayır maçında takımın başında olmanı istiyoruz. | Open Subtitles | إنما نحتاجك لتقودنا بالمباراة الخيرية. |