"makinasına" - Translation from Turkish to Arabic

    • ماكينة
        
    • جهاز كشف
        
    • الة
        
    • لجهاز كشف
        
    • آلة الطباعة
        
    • بجهاز كشف
        
    • داخل آلة
        
    Aslında bunun içi daha ziyade bir Coca Cola makinasına benziyor. TED إذن فجعلنا جانب هذا الشئ يشبه ماكينة الكوكاكولا.
    O kadar sinirliydim ki yönümü değiştirip soda makinasına yumruk attım. Open Subtitles و لقد كنت غاضبا جدا ، فقمت لكم ماكينة الصودا
    Listedeki herkes yalan makinasına sokulsun ve haini bulmak için bir acil ekip kurulsun. Open Subtitles ضع كل فرد على هذه القائمة على جهاز كشف الكذب و قم باستدعاء الفريق الاحمر لمعرفة الخائن
    Bu odadaki herkesin saat 5'e kadar yalan makinasına girmesini istiyorum. Open Subtitles أريد جميع من بالغرفة ان يعرضوا على جهاز كشف الكذب بحلول الساعة الخامسة من مساء اليوم
    Pekala, şuna ne dersin? Beni zaman makinasına götür, ben geri dönünce... senin adına bir banka hesabı açarım. Open Subtitles حسناً, انت اعطني الة الزمن ...وعندما اعود
    "Oh, zaman makinasına gitmeliyim. Eve gitmek istiyorum. " Open Subtitles اريد الة الزمن اريد العودة للبيت
    Onu yalan makinasına sok o zaman. Parasını ben öderim. Open Subtitles فليخضع لجهاز كشف الكذب
    Kabul ediyorum, ilk başta Harvey'in belgesini tarama makinasına koyduğumu söyleyebilirdim. Open Subtitles اعترف بذلك ربما ايضا اخبرها انني وضعت راتب (هارفي) داخل آلة الطباعة في المقام الأول
    Yalan makinasına son girişin. Open Subtitles منذ آخر إختبار لك بجهاز كشف الكذب
    Sonunda, onu fabrikaya kadar takip ettin, oracıkta öldürdün. Onu et makinasına attın. Open Subtitles وأخيراً، تبعته إلى المصنع، أين قتلته ورميته داخل آلة اللحم.
    Pörsük kollu bir şaplak makinasına karşı yüzüyormuş gibiydim. Open Subtitles وكأنني أسبح في ماكينة صفع بأذرع مترهلة.
    Belki o ya da başka biri uyuşturucuyu yemekhanedeki içecek makinasına koymuşlardır. Open Subtitles (ربما باعها (أوين وربما شخص خبأها فى ماكينة الصودا فى صالة الطعام
    Yeğenimin melez üretim makinasına dönmemesi de buna tuz biber olur. Open Subtitles وسأحرص ألّا تضحى ابنة أخي ماكينة تهجين
    Sigara makinasına mı benziyorum? Open Subtitles هل أبدو له مثل ماكينة سجائر ؟
    Ben kahve makinasına gidiyorum. Open Subtitles سأذهب إلى ماكينة القهوة
    Başkana erişebilecek her ajanı yalan makinasına soktuk. Open Subtitles لقد عرضنا كل العملاء الذين لهم صلاحية الوصول للرئيس على جهاز كشف الكذب
    Beni yalan makinasına bağlamak istiyorsanız, bağlayın. Open Subtitles إن كنتم تريدون وضعى على جهاز كشف الكذب فتفضلوا
    Beni yalan makinasına bağlamak istiyorsanız, bağlayın. Open Subtitles اذا اردتم وضعي على جهاز كشف الكذب ٌقوموا بذلك
    Beni lanet yalan makinasına bağlayabilirsin. Open Subtitles يمكنك وضعي علي جهاز كشف الكذب و متأكد أنك ستجتازه
    Zaman makinasına... ne zaman gitmek istersen... arabam dışarıda bekliyor. Open Subtitles ...سيارتي بالخارج ...متى اردتني لاخذك الى الة الزمن
    Frito- o bizi zaman makinasına götürecek. Open Subtitles ان "فريتو" سيأخذنا الى الة الزمن
    Seks makinasına harita lazım. Open Subtitles الة الجنس تحتاج لخريطة
    Bizi bir yalan makinasına bağlayın. Open Subtitles فلتدعنا نخضع لجهاز كشف الكذب
    Harvey'in gelir belgesini tarama makinasına bilerek bırakmıştım. Open Subtitles انني كنت الشخص الذي (ترك ورقة مرتب (هارفي في آلة الطباعة عن قصد لماذا لا تقولي شيئاً؟
    Kurt Tannen'i yalan makinasına soktuk ve bunu senin verdiğini söyledi. Open Subtitles مرّ (كورت تانين) بجهاز كشف الكذب يقول أنك قدمتي هذا له

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more