"mantid" - Translation from Turkish to Arabic

    • السرعوف
        
    Sadece yemeğimizi yesek de, işten veya Mantid'den konuşmasak diyorum. Open Subtitles دعنا فقط ننهي عشائنا ولا نتحدّث عن العمل أو (السرعوف)
    İlk iki resimde, intikamcının, yani, halk arasında sevgiyle bilinen adıyla Mantid'in, Camino Uyuşturucu karteli üyelerini yakaladığı yeri görüyorsunuz. Open Subtitles {\pos(195,225)} الصورة الأولى والثانية تبين مواقع {\pos(195,225)} حيث قام محقق العدالة أو (السرعوف) {\pos(195,225)} كما هو معروف لـدى العامة بعطفه
    Bu baskın, Mantid'in etkileyici şekilde hallettiği diğer baskınlarla birleşince Camino uyuşturucu kartelinin sekiz üyesi elimize geçmiş oluyor. Open Subtitles هذه المداهمة مضافة إلى الآخرى التي قام بها (السرعوف) بشكل مثير للإعجاب يعطينا ثمانية أعضاء من منظمة "الكامينوز"
    Tamam, Mantid biraz egzantrik birisi ve yaptıklarını desteklediğimi söylemiyorum, ama itiraf etmelisiniz ki Caminoların hızını kesmekten daha iyisini yapıyor ve o sadece bir kişi. Open Subtitles حسنـًا، (السرعوف) غريب الأطوار نوعـًا ما ولا أجرأ على القول بأنّني أدعم ما يقوم به لكنّ عليك أن تعترف
    Mantid doğal içgüdülerini ve iyice bilenmiş yeteneklerini kullanarak... Open Subtitles و(السرعوف) يحلّ الجرائم بإستعمال غرائزه الطبيعية
    Mantid'in topladığı ilgiyi kıskanıyorsun, özellikle Juliet'ten. Open Subtitles أنت غيور من كلّ الإهتمام الذي يحصل عليه (السرعوف) خصوصـًا من (جوليـت)
    Mantid uçamaz bile veya ihtiyacın olduğunda zamanında harekete geçemez. Open Subtitles (السرعوف) لا يستطيع الطيران حتـى أو يتحول إلى نصف شيء، تحتاجه في تلك اللحظة
    Mantid her kimse, bunu tek başına yapmıyor, Gus. Open Subtitles كائن من كان (السرعوف)، فإنّه لا يقوم بهذا لوحده، (جـاس)
    Birilerinin bunca zamandır senin gerçek Mantid olduğuna inanmasını mı bekliyorsun? Open Subtitles هل تتوقّع أنْ أحد سيصدق بأنّك كنت في الحقيقة (السرعوف) كل هذا الوقت؟
    Gerçek Mantid un çuvalı gibi onun üzerine atlayıp iç çamaşırlı vaziyette resimlerini çekmiş, sonra da onun elbiselerini giyip kalabalığın arasında aşağıya inerek kaçmış. Open Subtitles (السرعوف) الحقيقي إنقض عليه مثل كيس الطحين إلتقط صورة له بملابسه الداخلية ثمّ ألبسه بزيه
    Mantid şimdi bunu da biliyor. Open Subtitles هذا يعني أن (السرعوف) يعرف هذا الآن، أيضـًا
    Gündüzleri Memur Reynolds, geceleri Memur Mantid'sin. Open Subtitles تعرف، بالنهار أنت الضابط (رينولدز) وفي الليل، أنت الضابط (السرعوف)
    Çantayı Mantid aldı, Camino değil. Open Subtitles (السرعوف) كان لديه تلك الحقيبة وليسوا الـ"كامينوز"
    Mantid özgeçmişini ve muhtemelen kostümünü şişiriyor. Open Subtitles (السرعوف) يُبطِن سيرته الذاتية ولربُّما زيّه كذلك
    O halde, Mantid'in Camino ile birlikte çalıştığını varsaymalıyız. Open Subtitles في تلك الحالة، أعتقد أنّه علينا التفكير بإمكانية عمل (السرعوف) مع الـ"كامينوز"
    Mantid konusundaki şüphelerin o kadar güçlü ki, belki de bir şeyleri atlıyoruz. Open Subtitles أعني، لو أنْ شكوكك تجاه (السرعوف) بهذه القوة إذن لربُّما نحن ساهيّن عن شيء ما
    Kinci varsa o da Mantid'dir. Open Subtitles ؟ الحسود الوحيد هو (السرعوف) يبغض عدم قتله للناس
    Bir adama ateş etmek Mantid'in kurallarına aykırı. Open Subtitles إطلاق رصاص على الرجل الذي خالف (السرعوف)
    - Mantid'in masum olduğunu kanıtlayabilecek bir şey buldun, ama bunu söylemek istemiyorsun... Open Subtitles -أنت لتوك إستنتجت شيئـًا والذي قد يُثبت براءة (السرعوف)
    Mantid'i gördüğümüzde kurban sırt üstü yatıyordu. Open Subtitles عندما رأينا (السرعوف) كانت الضحية ملقاة على ظهرها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more