"manzarada" - Translation from Turkish to Arabic

    • المنظر
        
    • المشهد
        
    O saf bembeyaz manzarada yabancı, uzak bir dünyada gibi hissedersin. Open Subtitles في ذلك المنظر الابيض الصافي تشعر وكأنك في عالم غريب بعيد
    Böyle güzel bir manzarada güzel şeyler göremez misin? Open Subtitles معتمدا على معلوماتى الخاصة. حسنا ,هذا لا يجعل المنظر اقل ابهاجا ,اليس كذلك ؟
    Yani 1,5 milyar yıllık bir dönem tek bir manzarada görülebiliyor. Open Subtitles لذا هناك 1.5 مليار عام قد شكلت ذلك المنظر هناك
    Ama asıl zor olan şey, nesiller arasındaki duygusal manzarada gezinmektir. Ve "İnsan yaşlandıkça kemale erer" atasözü de doğru değil. TED و لكن ماهو اكثر صعوبه هو أن المشهد العاطفي بين الأجيال و المثل القديم القائل مع الزمن تأتي الحكمة غير حقيقي
    Günümüzde dini manzarada IKAR tek başına değil. TED ليست أيكارا وحيدة في المشهد الديني اليوم.
    manzarada bir vahşilik var, yere göğe sığmayan bir enerji. Open Subtitles وهناك طابع بريّ في المنظر الطبيعي وطاقة شبِقة
    O saf bembeyaz manzarada kendini yabancı, uzak bir dünyada gibi hissedersin. Open Subtitles في ذلك المنظر الابيض الصافي... تشعرين وكأنك في عالم بعيد غريب
    Bu manzarada bir melodram atmosferi var. Open Subtitles هناك هالة من الدراما في هذا المنظر
    manzarada asılı gibi. Open Subtitles اثبتن داخل المنظر الطبيعي
    manzarada, küpelerin gibi çok fena. Open Subtitles المنظر مثل اقراطك جميل
    Ve bu harika manzarada, yeni bir bebek, kocaman açılmış kollar ve kalplerle karşılanacaktır. Open Subtitles وأيّ طفلٍ جديد سيرحّب به في هذا المشهد السعيد,بأذرعٍ وقلوبٍ مفتوحة
    Bu oyunda resme bakıp, sizce manzarada kadın kocasına bu olay hakkında ne söylemiş olabilir diye yazıyoruz. Open Subtitles حسناً، إن طريقة هذه اللعبة هي كتابة تعليق عما تظنين من امرأة في هذا المشهد أن تقوله لزوجها.
    Tabii ki dinin, bu hızla değişen manzarada bir prensipler savaşı meydanı olduğunun aşikar olduğunu biliyordum ve dinin, sorunun önemli bir kısmı olduğu da zaten aşikardı. TED طبعاً، كنت أعلم أنه من الواضح أن الأديان ستكون ساحة المعركة الرئيسية في هذا المشهد المُتغيير بوتيرة سريعة، وكان من الواضح أيضاً أن الدين كان جزءاً كبيراً من المشكلة.
    Ve Luna manzarada uçtukça büyülü şeylerle dolmuştu. Open Subtitles وبينما (لونا) غارقة في المشهد شعرت بشيء يشبه السحر إلى حد كبير

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more