"mazeretin" - Translation from Turkish to Arabic

    • عذرك
        
    • أعذار
        
    • العذر
        
    • حجة غياب
        
    • حجة غيابك
        
    • حجتك
        
    • حجه
        
    • عُذر
        
    • عذركِ
        
    • عذرُ
        
    • حجّة
        
    • مهماً أيها
        
    • ماعذرك
        
    • لديك عذر
        
    • عذر غياب
        
    Öldürmeden önce onunla uğraşmış olmak. Bu senin mazeretin. Open Subtitles يطارده قبل أن يحصل عليك من خطّاف لقتله ذلك عذرك
    Anlaşma yapmam için yetkim yok. Müvekkilimle bunu konuşmadım. Senin mazeretin ne? Open Subtitles ليس لدى أى سلطة من قبَـل موكلى لعقد أى إتفاق ما هو عذرك ؟
    Anlaşma yapmak için yetkim yok. Ya senin mazeretin ne? Open Subtitles ليس لدى أى سلطة من قبَـل موكلى لعقد أى إتفاق ما هو عذرك ؟
    11 ay sonrasına bir yere not al, o gün gelince mazeretin olmayacak. Open Subtitles بعد 11 شهر من تنفيذه, لن يكون لديك أعذار
    Çünkü artık belanın içinde kalman için hiçbir mazeretin kalmamıştı. Open Subtitles لأن ليس لديك العذر لتبقى في المشاكل بعد الان
    Erkek arkadaşının mazereti mantıklı geliyor, ama senin mazeretin yokmuş gibi duruyor. Open Subtitles تم التحقق من حجة غياب خليلك، لكن لا يبدو أن لديك واحدة
    Ve mazeretin kaya kadar sağlam olsa iyi olur. Open Subtitles وتكون قدمت عذرك بشكل متين مثل رقصة الروك
    Sonunda mazeretin haline gelecek bir hastalık geliştirmek için nöroloğunla komplo kurdun. Open Subtitles تآمرت مع طبيب الأمراض العصبية لزرع مرض الذي سيكون عذرك المثالي
    Ancak mazeretin parçalanıyor. Open Subtitles لكن عذرك يتفكك يمكن أن يكون جكم أعدام لك
    Ya hiç sormasaydı? mazeretin zaman kaybı olmaz mıydı? Open Subtitles إذا لم تسألك فهل كان عذرك مضيعة للوقت ؟
    mazeretin, karını doktora götürmekmiş. Open Subtitles وكان عذرك بأنك أخذت زوجتك للطبيب
    - Daha önceki mazeretin neydi? Open Subtitles حقا، ما كان عذرك قبل العلاج الكيماوي؟
    Bu, fiziksel teması sağlamak için senin mazeretin. Open Subtitles ذلك عذرك لتطلق العنان للإتصال الجسدي
    Sonsuza kadar mazeretin olmayacağım. Open Subtitles بأنه سوف يكون عذرك لبقية حياتك؟
    Ama artık eve gelirken bir şey almanı istediğimde hiçbir mazeretin olmayacak. Open Subtitles لكن الآن، لن يكون هناك أعذار عندما أطلب منك التذكر لجمع شيء ما في طريقك للبيت
    Kirov'un ölümü için bir mazeretin olduğunu biliyoruz. Open Subtitles نحن نعلم ان لك العذر بموت ايفان.
    Şefin bakmamı söylediği ilk yer burasıydı ama ona çok sağlam bir mazeretin olduğunu söyleyeceğim. Open Subtitles هذا هو أول مكان طلب مني الرئيس أن أنظر إليه ولكني سأخبره أنك لديك حجة غياب مثالية
    Çünkü Red Pony'deki barmene göre... birer içki içmiş ve saat 07.00'de çıkıp gitmişsiniz. Yani mazeretin bir boka yaramıyor. Open Subtitles لأنّ، ساقيكما بالحانة قال، بأنّكما تناولتما . شراباً واحداً وغادرتما الساعة السابعة . ممّا يعني أنّ حجة غيابك محض هراء
    Ve ben bunu kanıtlayabilirim, senin mazeretin de suya düşer. Open Subtitles أستطيع إثبات ذلك و حجتك ستفقد قيمتها.
    İlk olarak, bilmeni isterim ki, iyi bir mazeretin var. Open Subtitles أولاً,أريدك أن تعلمى أن لديك حجه بالكامل
    Arkadaşını öldürme suçlaması için mazeretin, karısıyla şey ediyor olman mı? Open Subtitles عُذر غيابك لجريمة قتل صديقك أنّك كنت تضاجع زوجته؟
    Senin mazeretin ne? Open Subtitles ما هو عذركِ إذاً؟
    Her şeye bir mazeretin var. Open Subtitles لديك عذرُ لكُلّ شيءِ
    Biliyorsun ki mazeretin gizli e-posta oluşu ahlaki açıdan rahatlatmayacak seni. Open Subtitles أنت تعرف أنّك تتعدّى الأخلاق إذا كان حجّة القتل هو مخطط للإبتزاز
    Umarım iyi bir mazeretin vardır. Open Subtitles الأفضل أن يكون شيئاً مهماً أيها الملازم
    -Senin bu sefer mazeretin ne? Open Subtitles ماعذرك أنت هذه المرة؟
    Bunu gördüm ve döndüğünü anladım.Partiyi kaçıracak mazeretin yok.Red Sox kaybetti. Open Subtitles إذا رأيت هذه فيعني أنك عدت لذى ليس لديك عذر للتغيب عن الحفلة للعلم الجوارب الحمراء فقدت
    Sanırım mazeretin olmadığını söylüyordun. Open Subtitles أخمّن أنّك تقول لي أنّه لا يوجد لديكَ عذر غياب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more