Conchita'nın memelerini düşün. Ah o sert meme uçları. | Open Subtitles | فكر بـ أثداء كونتشيتا هذه حلمات صلبة و قاسية |
Büyük ve siyah meme uçları. | Open Subtitles | بكونها حلمات كبيرة وسوداء وسوفتشعرينبالتقزز، |
meme uçları erkekte uyarıcı bölge değildir. | Open Subtitles | حلمات صدر الرجل ليست مكاناً مثيراً جنسياً بالنسبةِ لةُ |
Tişörtünün önü ıslanmıştı ve meme uçları sanki ondan geriye tek kalanlardı. | Open Subtitles | مقدمة قميصها مبتلة للغاية الحلمات, الحلمات هذا كل ماتبقى منها |
Çoğu memelinin aksine, meme uçları çift haneli değil. | Open Subtitles | عكس أغلب الثدييات، التي لديها عدد متساوٍ من الحلمات. |
- Vaughn? Hani şu küçük meme uçları olan çocuk. | Open Subtitles | ذلك الشاب ذو الحلمات الصغيرة الذي نمتي معه |
meme uçları asimetrik. Bu onu rezil edecektir. | Open Subtitles | حلماته غير متماثلة هذا يمكن أن يدمّره |
(Gülüşmeler) Sırf "meme uçları" denmesi ile insanların biraz etekleri tutuşuveriyor. | TED | (ضحك) المعنى الخالص لكلمة "حلمات" والناس يعتادون على القليل من الرعب |
Bira aromalı meme uçları mı? | Open Subtitles | هَلْ عِنْدَها حلمات بطعم البيرة؟ |
Bu arada Dwight burada dosyalarının plastik meme uçları tarafından aydınlatılmasını istemeyen kadınlar da çalışıyor. | Open Subtitles | و دوايت... هناك نساء يعملون هنا لا يريدون أن تتشكل أجسامهم على شكل حلمات بلاستيكية مضاءة |
- Eminim Sarah Bell'in müthiş meme uçları vardır. | Open Subtitles | - ,أعتقد أن "سارا بيل" لديها حلمات رائعة |
- Özrün bakmaya değecek meme uçları göstermez! | Open Subtitles | الأسف لا يريني حلمات تستحق الرؤية |
Onu parmaklamıştım. Kıllı meme uçları, kocaman göğüsler. | Open Subtitles | وضعت إصبع بها ، حلمات مشعره ثدي ضخم |
Şiş meme uçları, şiş karın, halsizlik. | Open Subtitles | حلمات متورّمة، بطن منتفخ سلوك خامل |
Bluzundan ya da tişörtünden görünen meme uçları. | Open Subtitles | مع بروز تلك الحلمات المميزة من خلال قميصها أو فستانها. |
O kalkık meme uçları yeterli. | Open Subtitles | وبعض أصحاب الحلمات الصلبة يحدقون إليك فحسب |
Bazen meme uçları uyarıldığında çocuklar daha çabuk doğar. | Open Subtitles | حسنا، أحيانا طفل يأتي أسرع عندما يتم تحفيز الحلمات. |
Şu küpe insan saçından yapılmış, bunlar çikolatadan meme uçları bunlar da parmak arası şekerler: sevgiliniz bunları ayaklarınızdan emiyor. | TED | من هذا النوع بيجوالمصنوع من شعر الإنسان، إلى هذه الحلمات بالشوكولاته حلوى داخل إصبع اقدم التي من المفترض أن يمتصه حبيبك من أصابع قدميك. |
Oğlum bu yeni meme uçları konusunda oldukça alıngan bir durumda | Open Subtitles | ابني حساس جدا بمسألة الحلمات الاضافية. |
Tahriş olmuş meme uçları için bir numaradır. Evde bol miktarda var. | Open Subtitles | إنه أفضل شيء بالعالم لقرحة الحلمات |
Demek Ian Wallace bağlanmış, meme uçları uyarılmış, dilinde küçük yanık izleri var ve boğulmuş. | Open Subtitles | اذن, (اين والاس) اعيق حلماته عليها اثار ولديه حروق صغيرة على لسانه |