"meslektaşlarım ve ben" - Translation from Turkish to Arabic

    • أنا وزملائي
        
    Yaklaşık bir yıl önce, meslektaşlarım ve ben radikal bir fikre vardık. TED قبل نحو عام، كان لدي أنا وزملائي فكرة راديكالية.
    Bu yüzden son 12 yılda, meslektaşlarım ve ben Morehouse Tıp Fakültesi'nde kronik hastalıkları tedavi eden teknoloji tabanlı bir uygulama oluşturduk. TED ثم في 12 سنة الأخيرة، أنا وزملائي بمدرسة مورنوس للطب أنشأنا تطبيقا تكنولوجيا للمساعدة على العناية بالمرضى المزمنين.
    Mesela meslektaşlarım ve ben cidden harika bir fikir bulduk. TED أنا وزملائي توصلنا إلى ما كنا نظن أنه فكرة رائعة حقًا.
    meslektaşlarım ve ben Odessa'nın kariyerindeki yatırımcılarız. Open Subtitles أنا وزملائي هم المستثمرين في مهنة أوديسا.
    Son birkaç yıldır meslektaşlarım ve ben erkekler üzerinde farklı bir doğum kontrolü geliştirmesi yolundayız, hormon verilmesini kapsamayan bir geliştirme. TED خلال السنوات القليلة الماضية، قمت أنا وزملائي بنهج توجه مختلف لتطوير وسائل منع الحمل لدى الرجال، توجه لا يعتمد على استخدام الهرمونات.
    Birkaç yıl önce, meslektaşlarım ve ben beyindeki serotonin denilen kimyasalın insanların sosyal durumlarda, karar verme süreçlerini nasıl etkilediğiyle ilgileniyorduk. TED قبل سنوات قليلة، كنا أنا وزملائي مهتمين بكيفية مادة كيميائية في الدماغ تدعى سيروتونين يمكن لها أن تؤثر على قرارات الناس في المواقف الاجتماعية
    Princeton'daki NASA Jet Propulsion laboratuvarındaki meslektaşlarım ve ben önümüzdeki birkaç sene içinde bunu yapabilecek bir teknoloji üzerinde çalışıyoruz. TED أنا وزملائي في مختبر ناسا للدفع النفّاث (JPL) في برينستون نعمل على تكنولوجيا قادرة على فعل ذلك في السنوات المقبلة.
    Son 6 yıldır meslektaşlarım ve ben, ceza yargılama sistemi ve sistemdeki insanlar hakkında fikirlerimizi değiştiren araştırmalar yaptık. TED على مدار الست سنوات السابقة، قمتُ أنا وزملائي بالأبحاث وهذا غير تمامًا طريقة تفكيرنا حول نظام المحاكمات الجنائية والأشخاص الموجودين به.
    meslektaşlarım ve ben mercan resiflerine büyük kameralar yerleştirdik. Pek çok yosun üreten bu beslenme alanında onları uzaktan izlemek için. Hem de avcılara apaçık bir ortamda. TED لذا أنا وزملائي وضعنا كاميرا فيديو ضخمة تقف في الشعاب المرجانية لرصد مناطق التغذية بأكملها عن بعد التي تنتج الكثير من الطحالب ولكن تتعرض للحيوانات المفترسة.
    meslektaşlarım ve ben seninle konuşmak isterim Open Subtitles أنا وزملائي يريدون أن أتحدث إليكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more