"metanı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الميثان
        
    Ancak, eğer güneş ışığı metanı sürekli organiklere dönüştürüyorsa neden hala metan tükenmedi? Open Subtitles لكن لو استمرّت الشمس بتحويل الميثان لعناصر عضوية باستمرار فلم لا ينفد الميثان؟
    Chili'deki fasulyeleri sindirmek aşırı derecede yanabilir olan metanı serbest bırakırdı. Open Subtitles وجود الفاصولياء في التوابل الحارة يطلق الميثان و هو قابل للأشتعال جداً
    Karbon dioksiti kullanmak için suyun içinden metanı çıkarabilirseniz tam da dediğim gibi olacak. Open Subtitles إذا وجدت طريقة لاستخدام ثنائي أكسيد الكربون لفصل غاز الميثان عن الهيدرات سأقول أنك وصلت للمبتغى
    Zamanla, metanı denizden daha güvenli bir yolla çıkaracağını düşünüyor musun? Open Subtitles أتظن، أنه قد ياتي وقت، يمكن إستخراج الميثان بأمان من قاع البحر؟
    Bakın, artık bu metanı alıp güç üretebilen tesisler var, fosil yakıt kaynaklı güç ihtiyacını ortadan kaldırıyorlar, ancak bu konuda akıllı davranmalıyız. TED كما تعلمون هنالك بعض االمرافق الان حيث يستطيعوا ان يستخرجو الميثان و ينتجو الطاقة و يستبدلوا حاجتنا لاستخدام طافة الوقود الاحفوري و لكن يجب ان نكون اذكياء
    Ve Norveç'teki Statioil'in DuPont'ta gaz sahalarındaki metanı yakalama ve bunu faydalı ürünlere çevirme konusunda bir programları var. TED ول DuPont مشروع رئيسي مع Statoil في النرويج لإلتقاط وتحويل الميثان من حقول الغاز إلى منتجات مفيدة.
    Ve bu konu ile ilgili çok fazla çalışan insan yoktu bizde insanlardan denemelerini istedik dünyanın en iyi beyinlerini bu hakkında düşünmeye teşvik etmek, ve dünyanın atmosferinden metanı çıkarmak aynı zamanda. TED و نحن مجرد ..انت تعلم, لم يكن هناك حقا أناسا يعملون على ذلك من قبل, فأردنا أن نحثهم على المحاولة.. كل العقول العظيمة على وجه الأرض يفكرون في الموضوع, و أيضا لسحب غاز الميثان أيضا إلى خارج الغلاف الجوي.
    Metan iklim değiştirme etkisi bakımından karbondiokside göre 22 kat daha etkili bir gaz ayrıca metanı bu şekilde toplamak bir fark yaratmıyor. Open Subtitles الميثان هو شيء من هذا القبيل 22 مرة أكثر قوة كغاز التغير المناخي مما هو CO2، لذلك لا تأخذ الكثير جدا الميثان لإحداث فرق.
    Burada metanı görebilirsiniz, eğer buradan gidiyorsanız, orada bol miktarda metan var-- doğal gaz metandır, metan ve doğal gaz birbirinin yerine geçebilir -- ama eğer biraz metan kullanmaya karar verirsen -- ben kaçtım, sana kalmış -- ama oldukça fazla metan hidratımız var. TED وهنا يمكن أن تروا الميثان، إن كانت تلك الطريق التي سنسلكها، أنه هناك الكثير من الميثان -- الغاز الطبيعي هو الميثان، الميثان والغاز الطبيعي قابلان للتبديل -- لكن إن قررتم أنه ستقومون باستخدام بعض الميثان -- وأنا ذاهب، لذا فالأمر رهين بكم -- لكن لدينا الكثير من هيدرات الميثان.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more