"metresiyle" - Translation from Turkish to Arabic

    • عشيقته
        
    • عشيقة
        
    • عشيقاته
        
    Çalışmak yerine metresiyle olduğunu düşünsene. Open Subtitles ,لنفترض أنه لا يعمل لنفترض انه عند عشيقته حسناً, لا أستطيع أن احترم هذا
    Çünkü cenaze töreninin ertesi günü metresiyle birlikteydi. Open Subtitles لأنه فى اليوم التالى للجنازه كان مع عشيقته
    Söylentiye göre onu metresiyle daha çok beraber olabilmek için öldürmüş. Open Subtitles التقول الإشاعة التي قتلها لقضاء وقت أكثر مع عشيقته.
    Kadınlarla çıktı. Tanrı aşkına, babamın metresiyle bile çıktı. Open Subtitles انه يواعد النساء كان يواعد عشيقة أبي , بحقك
    Evet, erkek kardeşinin metresiyle yatıyor olmaya ne dersin? Open Subtitles , أجل , ما الذي تدعوه بالنوم مع عشيقة شقيقك؟
    Tek bildiğim Christopher'ın savaştan sonra küçük metresiyle günah içinde yaşayacak olması. Open Subtitles , وكرستوفر , لكل ما أعرفه سيعيش بعد الحرب في ذنب مع ألعاب عشيقته الصغيرة
    Bir yat satın almış-- metresiyle görüştüğünü kabul ediyor. Open Subtitles اشترى يختًا، وقد اعترف بذلك في مكالمة مع عشيقته
    Annemin avukatı için babamı takip edip metresiyle yakalamam gerek. Open Subtitles لدي لمتابعة والدي للقبض عليه مع عشيقته لمحامي أمي.
    "Evet, Tony Jimmy'yi dövemezdi çünkü her Cuma gecesi, Tony metresiyle birlikte olur." Open Subtitles نعم, لا يمكن أن يكون توني جيمي ضعيفاً لأن كل ليلة الجمعة يذهب توني مع عشيقته
    Bu sırada, kocam metresiyle tatil yapıyordu. Open Subtitles *في تلك اللحظة، زوجي كان يقظي عطلة مع عشيقته*
    Teğmenin metresiyle yüzleştiği bölüm. Open Subtitles عندما يعود الضابط لمواجهة عشيقته
    Ayrıca Andre'nin, dün gece metresiyle olduğuna dair kanıtı bulduk. Open Subtitles وأيضاَ هذا يثبت أن " آندرو " كان مع عشيقته ليلة أمس
    Bunu söylediğimiz için kusura bakmayın, Bayan Ames ama metresiyle birlikteymiş. Open Subtitles نعتذر عن إخباركِ بهذا آنسة (آيمز)، لكنّه كان يتسكع مع عشيقته.
    - metresiyle yakalandığı gerçeği olan kişi. Open Subtitles الذي أُعْتُقِلَ مع عشيقته .. حقيقة
    metresiyle orada buluşuyor. Open Subtitles إنه يقابل عشيقته هناك.
    Sultanın oğlunun, Lorenzo de Medici'nin değerli metresiyle ne şahsi meselesi olacak? Open Subtitles وما العمل الذي يملكه ابن السلطان.. مع عشيقة لورانزو دي ماديتشي
    Kocasının onu sürekli aldatmasından yorulmuş bir eş intikam için metresiyle işbirliği yapıyor. Open Subtitles زوجة تعبت كثيرا من خيانات زوجها فتتحالف مع عشيقة زوجها للانتقام
    Ve sen de 12. sıradaki adamın metresiyle mi konuşmak istiyorsun? Open Subtitles وتودُّ أن تحاور عشيقة الرجل صاحب المركز 12؟
    Güzel ve zarif bir eş birbirlerinin kanını dökene dek kocasının metresiyle kavga etmiş. Open Subtitles الزوجة الجميلة الراقية تشاجرت مع عشيقة زوجها لحدّ أن كلاهما نزفت
    Başkan adayının, ölmüş kocasının metresiyle foto çekimi... Open Subtitles التقاط صور مع عشيقة زوجة نائبة الرئيس والمرشحة
    Onun Pan Am V.P sinin metresiyle olan kaçamağını ortaya çıkarıp işini kurtardın. Open Subtitles لقد حافظتِ على وظيفتكِ بفضحكِ لعبثه مع عشيقة نائب مدير ال"بام أن".
    Maserati'sinde metresiyle ölen bir İtalyan kontuyla. Open Subtitles علي يد احدي عشيقاته

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more