"meydana geldiğini" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحدث
        
    • تحدث بأوقات
        
    • أنه قد حدث
        
    Tedarik zincirinde yukarılara doğru çıktığınızda asıl ziyanın nerede meydana geldiğini ve ne kadar büyük bir düzeyde olduğunu buluyorsunuz. TED عندما تبدؤون في بناء سلسلة الإمداد، تجدون ما يحدث لبقايا الطعام الحقيقية على نحو هائل.
    Göze çarpan bir fikir, yeni makalelerlede de kanıtlar neredeyse haftalık olarak artıyor, bunun gerçekten de meydana geldiğini onaylayarak. TED فكرة إستثنائية، ومازالت الأدلة تتوالى أٍسبوعياً تقريباً، مع خروج أوراق جديدة للعلن، مؤكدة أن ذلك يحدث حقيقة.
    Fakat bu teori déjà vu'nun bu kanallardaki bilginin biraz geciktiğinde meydana geldiğini gösterir. TED ومع ذلك ، هذه النظرية تؤكد أن الديجافو يحدث عندما يكون هنالك تأخير بسيط في إحدى المعلومات ضمن واحدة من هذه المسارات.
    Kazaların yüzde 41'inin fırtınalı havalarda meydana geldiğini biliyor muydun? Open Subtitles أتعرفين أن 41 بالمئة من الحوادث تحدث بأوقات الطقس العاصف؟
    Trafik kazalarının yüzde 41 'inin fırtınalı havada meydana geldiğini biliyor muydun? Open Subtitles أتعرفين أن 41 بالمئة من الحوادث تحدث بأوقات الطقس العاصف؟
    - Köydeki bir inşaatçı burada birkaç yıl önce bir fırtına meydana geldiğini ve beraberindeki selin, köyü üç gün su altında bıraktığını söyledi. Open Subtitles قال أحد البنائين أنه قد حدث طوفان قبل بضعة سنوات عاصفة كبيرة اغرقت المكان لـ3 أيام
    Yanlış anlaşılmaların nasıl meydana geldiğini anlayabiliyorum. Open Subtitles أستطيع أن أرى كيف يمكن أن يحدث سوء الفهم.
    Mevsimlerin nasıl meydana geldiğini ne zaman bir mevsimden diğerine geçildiğini şehirlerde, ülkelerde ve insan hayatında nelerin değiştiğini anlatın! Open Subtitles صِف ما يحدث عندما يذهب فصل ويأتي الآخر صـِف لنا الأشياء الـتي تـتـغيـر في البلاد والمدن وفي حياة الأنسان
    Belki de zeki medeniyetler yaşamın sonuç olarak, birbiriyle hoş bir biçimde etkileşime giren karmaşık bilgi yapıları olduğunu ve bunun da küçük bir ölçekte daha etkili şekilde meydana geldiğini fark etmeye başladı. TED وربما فهمت الحضارات الذكية أنّ الحياة في نهاية المطاف مجرد أنماط معقّدة من المعلومات تتفاعل مع بعضها البعض بطريقة جميلة، وأن ذلك يمكن أن يحدث مزيد من الكفاءة على نطاق صغير.
    Bu bize, büyük biyo-çeşitlilik değişimlerinin nerede meydana geldiğini habitat habitat gösteriyor ve bu çok önemli, çünkü bize iklim değiştikçe türlerin nereye göç edebileceği ve nereden göç edebilecekleri hakkında birçok bilgi sağlıyor. TED وهذا يخبرنا أين التنوع البيولوجي الحادث يحدث من سكن إلى سكن آخر وهذا هام بالفعل لانه يخبرنا الكثير عن اين قد تذهب المخلوقات وتهاجر إلى وتهاجر من طبقا للتغيرات المناخية.
    ve en uyguna ulaşmak için vücudun sert olduğu yerde, sentetik deri yumuşak, vücudun yumuşak olduğu yerde, sentetik derinin sert olması gerektiğini ve bu yansımanın tüm doku uyumlarında meydana geldiğini keşfettik. TED ولقد اكتشفنا أن المثالية هي عندما يكون الجسم صلب يجب أن يكون الجلد الصناعي ناعمًا وعندما يكون الجسم ناعمًا يجب أن يكون الجلد الصناعي صلبًا وهذا الإنعكاس يحدث عبر امتثال كل الأنسجة
    Ama güzel olan tarafı, geliştirdiğimiz ve örneğin Güney Afrika'da kullandığımız teknoloji, bizlere ovadaki her bir ağacı haritalamamızı sağlıyor, ve tekrar uçuşlarla hangi ağaçların filler tarafından itildiğini ekrandaki kırmızılarda görebiliyoruz ve bunun savanadaki farklı arazilerde ne kadar meydana geldiğini de. TED ولكن ما هو جيدا ان التقنية التي قمنا بتطويرها ونحن نعمل في جنوب افريقيا، على سبيل المثال، سمحت لنا برسم خريطة لكل شجرة على حدة في سهول السافانا، وبعد ذلك وعن طريق تكرار الرحلات استطعنا ان نرى اي من الاشجار التي تحطم عن طريق الفيَلة، باللون الأحمر كما نرى على الشاشة، وكم مرة يحدث ذلك في أماكن مختلفة من سهول السافانا
    Korkunç bir kaza meydana geldiğini bildirmek zorunda kaldığımız için çok üzgünüz. Open Subtitles نأسف أن نخبرك أنه قد حدث حادث مروع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more