Ot temizlemeyle başlayacağız, çim biçme, taş ustasından mezar taşlarını getirmek. | Open Subtitles | سنبدأ بإزالة الأعشاب وقص العشب و جلب شواهد القبور من النحّات |
mezar taşlarını yaşlılara indirimli satıyorum, ama uzun sürmeyecek. | Open Subtitles | إن قدمت خصومات على شواهد القبور للكبار في السن، لن ينجح عملي |
Bence insanlara taşıdıklarını söylediler ama sadece mezar taşlarını taşıdılar. | Open Subtitles | أعتقد أنهم قالوا للناس أنهم نقلوا المقبرة أعتقد أنهم نقلوا شواهد القبور فقط |
Onun yerine mezar taşlarını boyasam? | Open Subtitles | ماذا عن أقوم بطلاء شواهد القبور عوضًا عن هذا؟ |
Etrafından ilk geçişimde, mezar taşlarını gördüm. Büyük şeyler yapmış güzel insanların mezarları ve düşündüm: Ben neyle hatırlanmak istiyorum? | TED | و لأول مرة بالجوار، رأيت شواهد القبور هذه و هؤلاء الناس الرائعين الذين أنجزوا أمورا عظيمة ثم فكرت، ما الذي أريد أن يتذكرني الناس به؟ |
Seni orospu çocuğu, cesetleri bırakıp sadece mezar taşlarını taşıdınız! | Open Subtitles | أيها الوغد، أنت تركت الجثث و قد حركت فقط شواهد القبور! |
Onları St Louis Mezarlığı'nın üstünden atlatırım! O yıldırımı yuvarlarım! mezar taşlarını deviririm! | Open Subtitles | أركبُ البرق و أحطم شواهد القبور |
"Seni lanet olası, mezar taşlarını taşıyacaktın, cesetleri değil!" | Open Subtitles | يمكنك نقل شواهد القبور ولكن ليس الجثث |
Maggie Briggs'in nerede gömülü olduğunu bulamadığına göre tüm gün mezar taşlarını araştırıp onu bulmaya çalışacağız. | Open Subtitles | (حسناً . بما أنكَ لم تعرف مكان دفن (ماري بريغز فسنضطر الآن لفحص جميع شواهد القبور طيلة اليوم لنرى إن كان بوسعنا إيجادها |
Sadece mezar taşlarını taşıdınız! | Open Subtitles | و قد حركت فقط شواهد القبور! |