"muamelesi" - Translation from Turkish to Arabic

    • معاملة
        
    • تعامل
        
    • معاملتي
        
    • معاملتك
        
    • أعامل
        
    • تعاملني
        
    • المعاملة
        
    • معاملتهم
        
    • معاملته
        
    • نعامل
        
    • تعاملنا
        
    • تعامليني
        
    • أعاملك
        
    • أُعامل
        
    • يعامل
        
    Sahipleri kafeslere tıkıp, binlercesini katletmek de insana hayvan muamelesi yapmak olur. Open Subtitles جمع كل الأسياد المتواجدين ثم ذبحهم بالآلاف تُعتبر معاملة وحشية للبشر أيضاً.
    Çocuklarınıza asla hayvan muamelesi yapmazsınız. Open Subtitles لن ترغب أبداً أن تعامل أطفالك مثل الحيوانات
    Öncelikle bana kıskanç bir erkek arkadaş muamelesi yapmayı keselim. Open Subtitles أولاً يمكنكما التوقف عن معاملتي كحبيب يشعر بالغيرة
    Yetişkin gibi davrandığında sana çocuk muamelesi yapmayı bırakıcam. Open Subtitles سأتوقف عن معاملتك للأطفال عندما تبدأ بالتصرف كالبالغين
    Dinliyorum, Usta. Ama çömez muamelesi görmek hoşuma gitmiyor. Open Subtitles أنا أستمع لكلامك يا معلمي لكنني لا أريد أن أعامل كفتاة صغيرة
    Ben sırf kızım diye, bana 12 yaşındaymış muamelesi yapıyorsun. Open Subtitles لكن لأنني فتاة 12 حيث تعاملني كأنني في عمر الـ
    Bu VIP muamelesi, harcanan her kuruşa değer. Open Subtitles ساخبرُك، هذه المعاملة الخاصّةِ تساوي كُلّ بنس.
    Köylerden toplanmış ve köle muamelesi gören zavallı işciler. Open Subtitles يأخذون المواطنين البؤساء من القرى ويتم معاملتهم كالعبيد
    Çünkü dahilse, FBI savcının Avi'ye çocuk saldırgan muamelesi yapmasını sağlayabilir. Open Subtitles لأنه إن كان صحيحاً سيخبر المباحث النائب العام بأن عليهم معاملته كأحداث
    O tekneye düşman muamelesi yapmamızı mı istiyorsunuz? Open Subtitles إذاً، تريدنا أن نعامل ذلك القارب معاملة الأعداء؟
    Tanrı muamelesi görecek ve güzellik içinde sonsuza dek yaşayacaktınız. Open Subtitles كنتم لتلقوا معاملة الملوك ولعشتم في الجمال إلى الأبد
    Bir insana pislik muamelesi yapmak iş değil, bir tercihtir. Open Subtitles اسمع معاملة إنسان آخر كالقمامة ليس عملك هذا خيار
    Gittiği her yerde VIP muamelesi görürmüş. Open Subtitles هذا الشخص يحصل على أفضل معاملة في كل مكان يذهب إليه
    Şimdi de kendine erkeklerin ona yaptığı muameleyi yapıyor. Bir nesne muamelesi, bir parça et. Open Subtitles و الآن هي تعامل نفسها كما يعاملها الرجال كأداة، قطعة لحم
    Eninde sonunda onlara bizim yaptığımız gibi pislik muamelesi yapacaksın. Open Subtitles في النهاية يجب أن تعامل هذه القاذورات شانها شان مانفعل نحن معهم
    Bir eşya muamelesi görmekten bıktım, önemsizmişim gibi. Kaçmam gerekti. Open Subtitles سئمت من معاملتي كشئ عديم القيمة وأظطررت للهروب
    Eğer çocuk gibi davranacaksanız ben de size çocuk muamelesi yaparım. Open Subtitles لو تصرفتي مثل الاطفال . سوف أنوي معاملتك كالأطفال
    Kararlarımı sorgulama. Ben çocuk değilim. Bebek muamelesi görmek istemiyorum. Open Subtitles وتشكّك بحكمي، فلست طفلاً، ولن أعامل كذلك.
    ONI için basın irtibat temsilcisiyim. Niye gizli ajan muamelesi yapıyorsun ki? Open Subtitles أنا المسؤول الصحفي في مكتب الاستخبارات البحرية لماذا تعاملني كأنني عميلٌ سري؟
    Evet, ikinci sınıf insan muamelesi görmekten bıktım. Open Subtitles لقد سئمت من المعاملة كمواطن درجة ثانية حسناً.
    DÖNEN BIRLIKLERE KORKAK muamelesi YAPILDI, SAVAS HASIR ALTI EDILDI. Open Subtitles {\fnArabic Typesetting\fs30}عقب عودتهم تمت معاملتهم كجبناء و تمت تغطية الأمر
    Ve bir daha topu yakalamak isterse, bırak yürüsün, bebek muamelesi yapmayı kesersin böylece. Open Subtitles ، و إذا أراد أن يلتقط الكرة مجدداً يمشي لوحده ، عندها ستحتاجين . أن تتوقفي عن معاملته كالأطفال
    İlişkimize bozulmuş bir bilgisayar muamelesi yapalım diyorum. Open Subtitles أقترح أن نعامل علاقتنا كما ولو أنها كمبيوتر تعطل
    Affedersiniz ama devletin bize çocuk muamelesi yapmasını istemiyorsak dışkımızı sidikle ikiye ayırma ayrıcalığından vazgeçmemiz gerekiyor. Open Subtitles اسف, لكن اذا ما نبغى الحكومه تعاملنا زي الاطفال يجب علينا ان نكون قادرين على التخلي عن نزق ونبول بالنصف
    Günler önce, benim mekanımda palazlanıyordun, bana kendi evimde misafir muamelesi yapıyordun. Open Subtitles قبل أيام، كنت تتبختري حول مكتبي، تعامليني مثل الفلاحين في مملكتي الخاصة.
    Ama sana salak muamelesi yapmamı istersen, yaparım. Open Subtitles ولكن إذا أردتي أن أعاملك مثل الاحمق ..
    Bileği incindi ve burnu kanadı diye bana kötü kız muamelesi yaptılar. Open Subtitles لذا أنا أُعامل كأنني الشريرة فقط لإنه عنده رسغ مخلوع وأنفه تدمي
    Ama siyahilerin hayatları hapishanelerde, okullarda ve sokaklarda kullanıp atılabilir muamelesi gördüğünde, bu bağlantılar neredeyse hiç kurulmuyor. TED ولكن عندما يعامل السود على أن حياتهم غير ذات قيمة في السجون والمدارس والشوارع، فنادرًا ما يتم الربط بين هذه الأشياء.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more