Beni atlamak olabilir benim silah alıp, dışında Nöbetçi öldürmek. | Open Subtitles | تستطيع الهجوم عليّ ، تأخذ مسدسي ، وتقتل الحارس خارجا. |
İster beğenin ister beğenmeyin ama eski Nöbetçi değişiyor beyler. | Open Subtitles | لكن أحببتم ذلك أم لا، الحارس القديم سيتغير يا سادة. |
Oraya vardığımızda gün batmıştı. On adımda bir Nöbetçi dikildi. | Open Subtitles | لقد وصلنا بعد الغروب وتم وضع الحراس على كل عشر خطوات |
Bende de koruduğum kişi tehlikede olunca kulağıma fısıldayan bir Nöbetçi var. | Open Subtitles | صوتي هو حارس يهمس في إذني، حين يكون من أحميه في خطر |
Nöbetçi kulesinde hiç kimse cevap vermiyordu ve sonra aniden bir siren duyduk. | Open Subtitles | لا أحد في برج الحراسة كان يردّ وبعد ذلك فجأة سمعنا صفارة إنذار |
Sanıklar Nöbetçi odasına geri götürülsün. Oturum sona ermiştir. | Open Subtitles | لقد أُغلُقَت الجلسة فاليعد المتهمون إلى غرفة الحرس |
Bu belkide tüm ülkedeki en gizli oda ama, gördüğün gibi, Nöbetçi yok. | Open Subtitles | ربما هى اكثر الغرف سراً على طول البلد ولكن, كما ترى, بلا حراس |
Bir şansımız var. Nöbetçi öbür uca gittiğinde, dışarı çıkabilirsiniz. | Open Subtitles | فرصة واحدة , عندما يذهب الحارس إلى النهاية البعيدة يمكنك تحريك الرجال للخارج |
Tek bir şansımız var. Nöbetçi öteki uca gittiğinde dışarı çıkabilirsiniz. | Open Subtitles | فرصة واحدة , عندما يذهب الحارس إلى النهاية البعيدة يمكنك تحريك الرجال للخارج |
Kevgiri onun kafasına doğru salladınız ve eğer ikinci bir Nöbetçi sizinle onun arasına girmeseydi kafasını parçalayacaktınız. | Open Subtitles | لقد رفعت الحديد عليه دون علم الحارس الثاني, ثم حطمت جمجمته بها. |
Birşeyler çalınmış ve bizde onu arıyoruz Nöbetçi | Open Subtitles | شيئاً ما قد سرق ونحن نبحث عنه أيها الحارس |
...bu durumda, nöbeti devralan Nöbetçi kaleye girmene izin vermez. Çünkü, yalnızca o subay parolayı verebilirdi. | Open Subtitles | بهذه الحالة لن تستطيع وحدة الحراس دخول الحصن لأنه لا أحد غير ذلك الضابط يعرف كلمة السر |
İçeriye girdiğimiz zaman, daha fazla kamera ve Nöbetçi olacaktır. | Open Subtitles | ، متى ما كنا في الداخل سيكون هناك الكثير من الحراس الكاميرات |
Size yaklaşan birkaç silahlı Nöbetçi var. | Open Subtitles | مايكل ، هناك العديد من الحراس المسلحين يقتربون |
Tüm planım, köşede duran Nöbetçi kulubesi üzerineydi. | Open Subtitles | كل ما كنت أعرفه عن تصميم المكان هو أن هناك كشك حارس عند كل زاوية. |
Hiç merak etmeyin. Bütün gece bir Nöbetçi olacak. | Open Subtitles | الآن ، لا داعى للقلق سيكون هناك حارس بالخارج طوال الليل. |
Bize doğrultmuş makineli silahların olduğu uzun Nöbetçi kulübesini hatırlıyorum. | TED | أتذكر أبراج الحراسة العالية وعليها أسلحة رشاشة موجهة إلينا. |
Nöbetçi odasında bekleyebilirsiniz, bayan. | Open Subtitles | أنت ِ مرحبا بك ِ للأنتظار في غرفة الحرس , يا آنسة |
Her kapıya Nöbetçi diktim. Kaçmasına imkan yoktu. | Open Subtitles | حراس علي كل باب لم يكن لديها وسيلة للهرب |
Daha çok patlamak üzere olan bir cephane deposundaki Nöbetçi gibisin. | Open Subtitles | اكثر من جندي حراسة بمخزن ذخيرة على وشك الانفجار |
Aman Tanrım! Nöbetçi doktor ne kadar da yakışıklı? | Open Subtitles | أوه يا الهى ما اجمل ذلك الدكتور تحت الطلب |
Nöbetçi subayı vurdular, isyancılara ve işçilere katılarak sokaklara döküldüler. | Open Subtitles | أطلقوا النار على الضابط المناوب وانطلقوا للشوارع.. وانضموا لمتمردين اخرين وعمال |
Bağımsızlık Savaşı sırasında bunun gibi hapishanelerde her yerde Nöbetçi olurdu. | Open Subtitles | خلال الثورة هياكل السجون كهذه كان هنالك حارساً في كل مناوبة |
Sabah olmak üzere. Bugün Nöbetçi misin? | Open Subtitles | هذا مايهم الآن انت مناوب الليلة |
Nöbetçi 4'ten Güvenlik Kontrol'e. | Open Subtitles | هنا مركز المراقبه 4 لأدارة الامن |
Beni buraya getirdiklerinde baygındım. Kaç Nöbetçi gördün, beş mi, on mu, yüz mü? | Open Subtitles | كنتُ غائباً عن الوعي عندما أحضروني، كم عدد الحرّاس الذين رأيتِهم، 5، 10، 100؟ |
Bir Nöbetçi bulup, haber vermesini sağlayacağız. | Open Subtitles | والآن نكلف حارسا لمعرفة إذا كان قادما |