Nabzı zayıf, ama nefes alıyor. Onu buradan götürelim. | Open Subtitles | نبضه ضعيف لكنه مازال يتنفس, دعونا نخرجه من هنا. |
Nabzı zayıf ve çok kan kaybetmiş. | Open Subtitles | نبضه ضعيف وفقد الكثير من الدماء |
Arkadaşı 15 dakika önce getirdi. Ateşi 40 derece. Nabzı zayıf ve düzensiz. | Open Subtitles | أحضره صديقه قبل 15 دقيقة حرارته 105، النبض ضعيف وخيطيّ |
Ateşi yüksek, Nabzı zayıf, tansiyonu düşük bir durumda. | Open Subtitles | لديها حمى مرتفعة النبض ضعيف وضغط الدم منخفض |
Nabzı zayıf, hipotansif durumda. | Open Subtitles | نبضها ضعيف لقد إرتفع ضغطها و محْلولُ رينغر اللاكتيكي |
Nabzı zayıf ve düzensiz. | Open Subtitles | اريد ان اخرجها من هنا نبضها ضعيف ومتقطع |
Ve kolunda ciddi bir yer değiştirme var, ve Nabzı zayıf. | Open Subtitles | و لديها مفصل مخلوع و نبض ضعيف |
- Nabzı zayıf. Stabile hâle getirmeliyiz. | Open Subtitles | أن نبضة ضعيف, لابد أن نجعله مُستقراً |
Bilinci kapalı. Nabzı zayıf. | Open Subtitles | نبضه ضعيف ويعاني صعوبة في التنفس |
- Nabzı zayıf ve çok az. | Open Subtitles | نبضه ضعيف ومتقطع ، افعل شيئاً |
Nabzı zayıf, belli belirsiz. | Open Subtitles | نبضه ضعيف, بالكاد يكون واضحًا |
- Hayır, hiç yoktu. - Nabzı zayıf. | Open Subtitles | ـ لا ، لا شيء ـ نبضه ضعيف |
Zane. Nabzı zayıf. | Open Subtitles | زين" ، نبضه ضعيف" |
Sıcak ve Nabzı zayıf. | Open Subtitles | دافئ، النبض ضعيف. |
- Nabzı zayıf. - Yanıt vermiyor. | Open Subtitles | إنه لا يستجيب النبض ضعيف |
- Oraya ineceğim. - Nabzı zayıf. | Open Subtitles | سوف أنزل - النبض ضعيف - |
Nabzı zayıf. | Open Subtitles | النبض ضعيف |
Nabzı zayıf ama düzenli. | Open Subtitles | نبضها ضعيف ولكنه مستقر |
Nabzı zayıf ama yaşıyor. | Open Subtitles | نبضها ضعيف , لكنها حية |