"nadia'nın" - Translation from Turkish to Arabic

    • ناديا
        
    • نادية
        
    Şimdi David'le Nadia'nın bu bağlılık sözünü verme vakti. Open Subtitles لقد حل الوقت الذي دافيد و ناديا يجب أن يقيموا التزامهم تجاه بعضهم البعض
    Nadia'nın durumu ile bir ilgisi olduğuna inanmam için nedenler var. Open Subtitles ولدي أسبابي لاؤمن بأن لها شأن بحالة ناديا
    Ve Preta'dan maskeyi aldım, Tshombe'ye götürdüm ve Nadia'nın lanetli çivisini çıkardım. Open Subtitles واستطعت ان اخذ القناع من بريتا واحمله الى تشامبي وانزع مسمار لعنة ناديا
    Bu durum özellikle kardeşim Nadia'nın... Venedik'li bir şairin partisine götürdüğü günden beri arttı. Open Subtitles خاصَة منذ تلك الليلة الَتي أخذتنا فيها أختي نادية إلى حفلة
    Nadia'nın bu bilgiye nasıl tepki vereceğini bilmiyoruz. Open Subtitles أنت لا تعرف كم نادية قد تردّ إلى تلك المعلومات.
    Clayvinler'e gelen ilk arama Nadia'nın ölümünün birinci yılına denk geliyordu. Open Subtitles حسنا,أول إتصال تلقوه آل كلايفين كان بعد مرور عام على وفاة ناديا
    Nadia'nın Constantine ile birlikte olduğunu söylemiştin. Open Subtitles لقد قلت ان ناديا كانت على علاقة مع كونستانتين
    Nadia'nın giriş kodunu girmesi gerekiyor. Open Subtitles تلك فكرة جيدة ناديا" عليها أن تتصل لتحصل علي رقم الدخول"
    Nadia'nın odasına nasıl gidileceğini biliyorsun herhalde. Open Subtitles اعتقد تعرفين خط العودة الى غرفة ناديا
    Bu Nadia'nın arabasıydı, ve onu da anma töreninde bulundurmanı istiyorum. Open Subtitles هذه عربة ( ناديا ) وأريدكَ أن تشملها في مراسم الجنازة
    Nadia'nın kan sonuçların da, Open Subtitles اختبارات الدم التي اجريتها على ناديا
    Elena'nın, Nadia'nın çalıştığı kişilerin eline geçmesini istemiyor. Open Subtitles لم يرد ان يأخذ رجال ناديا بـلينا
    Nadia'nın hayatına karşılık sana sadakatimi sunuyorum. Open Subtitles حياة ناديا مقابل التزامي لك
    Bir yerlerde Nadia'nın çivisinin olduğu bir odun parçası var. Open Subtitles في مكان ما هناك قطعة خشبية (بها مسمار (ناديا
    Nadia'nın ileteceği bir istihbarat varsa sonra konuşalım diyecek. Open Subtitles لو (ناديا) تملك معلومات فستقول لك أنها ستقابل لاحقاً
    Bu Nadia'nın gözüne yerleştirdiğimiz kamera görüntüleri mi? Open Subtitles هل هذا البث من الكاميرا التي في عين نادية ؟
    Nadia'nın önceden kimliğinizi bildiği konuşmadan öğrendiğim tek şey değil. Open Subtitles . حسناً, حقيقة أن نادية كانت تعلم ماهيتك قبل أن تقابلك... ليست هي الشيء الوحيد الذي علمناه من مقابلتنا معها.
    Nadia'nın hayatını kurtardı. Her şeyi ona borçluyum. Open Subtitles لقد أنقذ حياة نادية وأدين له بكل شئ
    Bir dahaki gidişinde Nadia'nın 5 çocuğunu da yanında getirebilirsin istersen. Open Subtitles يمكنك أن تأخذي خمسة أولاد .لـ (نادية) معك في المرة القادمة
    Nadia'nın iyi olacağından emin olmalıyım. Open Subtitles أنا فقط اريد أن أتأكد أن نادية بخير
    Böylece Heather'a hoşgeldin diyebilir... ve Nadia'nın büyük dönüşü için hazırlanabiliriz. Open Subtitles وسنستعد لوصول نادية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more