Önemli olan gözlerde ne gördüğü. | Open Subtitles | الأمر يعتمد بشكل أكبر على ما يراه في العيون دراسة حالات المستأصلين أظهرت |
gibi şeyler olduğu. Bazen, bilgisayar ne gördüğü hakkında emin olamayınca çok fazla düşünmek yerine yeterince mantıklı bir cevap vermesini öğrettik, tıpkı bizim yapacağımız gibi fakat başka zamanlarda bilgisayar algoritmamız bize dikkate değer şeyler tam olarak nesnelerin ne olduğunu marka, model ve üretim yılı gibi şeyleri söylüyor. | TED | أحيانًا، عندما لا يكون الحاسوب متأكدًا جدًا حيال ما يراه علمناه أن يكون ذكيًا بقدرٍ كافٍ ليعطي إجابة آمنة بدلًا من أن يرهق نفسه زيادة عن اللزوم تماما كما قد نفعل نحن لكن في أحيان أخرى تكون خوارزميتنا مميزة في إخبارنا عن ماهية الأشياء بدقة كالشركة المصنعة لسيارة وطرازها وسنة صنعها |
Herkesin ne gördüğü! Bunu biliyordun! | Open Subtitles | ما يراه الجميع وأنت تعلم ذلك |
ne gördüğü umrumda değil. İnsanları ölüme terk etmeyeceğiz. | Open Subtitles | لا أبالي بما رآه فنحن لا نتخلّى عن الناس |
O tanıkların ne gördüğü umurumda değil. | Open Subtitles | لأ أهتم بما رآه أولئك الشهود. |
Önemli olan ne gördüğü. | Open Subtitles | ما يهمنا هو ما رأه |
Önemli olan onun ne gördüğü. | Open Subtitles | الذي يهم هو ما يراه |
- ne gördüğü umurumda değil, efendim. | Open Subtitles | -لايهمني بما رآه ياسيدي |
Tanığa ne gördüğü söylenmiş | Open Subtitles | لديك شاهد كذب بشأن ما رأه |