"nefret ediyorsunuz" - Translation from Turkish to Arabic

• تكرهون
• تكره
• تكرهان
• تكرهنى
• تكرهونني
• انت تكرهينه
• تكرهنا
• تكرهوني

Birbirinize çok benziyorsunuz o yüzden de birbirinizden böylesine nefret ediyorsunuz.
انتما مثل بعضكما , ولهذا تكرهون بعضكم البعض بشدة

Siz hainler sesinizi kesin! Hepiniz buradasınız çünkü özgürlükten nefret ediyorsunuz!
أيها الخونة, اهدؤوا أنتم هنا لأنكم تكرهون الحرية

Hayır, sadece karakterini anlayabiliyorum, ki siz bundan nefret ediyorsunuz.
لا، فقط بصيرة أكثر إلى شخصه، الذي أعرف بأنّك تكره.

Yani aynı mantıkla gidersem, ben de şu sonuca varabilirim siz iPhonunuzdan nefret ediyorsunuz.
لذا، بناءً على نفس المنطق، يمكنني ان اضيف بصورة مساويه انك تكره الاي فون

Ve sadece garip müzik grupları ve mini golf de değil ikiniz de kayaktan nefret ediyorsunuz ve iki arabalık yere park edenlerden ve "Sezimona" diyenlerden nefret ediyorsunuz.
وليس مجموعاتك الغريبة أو الغولف فحسب لكن كلاّكما تكرهان التزحلق على الجليد كلاّكما تأخذان موقف سيارتين

Birbirinizden o kadar nefret ediyorsunuz ki, aynı otel de bile kalamıyor musunuz?
تكرهون بعضكم بشده ولا يمكنكم حتى البقاء في نفس الفندق؟

Siz birbirinizden nefret ediyorsunuz. Aksiymiş gibi davranmayın.
أنتم تكرهون بعضكم، لذا توقفوا عن التظاهر.

Madem etten bu kadar nefret ediyorsunuz neden bunun tadı ete benziyor?
ليست سيئه ولكن إذا أنكم تكرهون اللحم للغايه إذن فلماذا طعمه مثل اللحم؟

Bakın, benden hoşlanmanızı istedim, çünkü herkesten nefret ediyorsunuz.
حسناً، أردتكم أن تحبّوني لأنّكم دائماً تكرهون الجميع.

Neden birbirinizden bu kadar nefret ediyorsunuz?
لماذا أنتما الاثنان تكرهون بعضكم كثيراً ؟

Şimdi buradaki resimde siz kızlar hepiniz Gia'dan nefret ediyorsunuz... çünkü o hepinizden daha güzel ve tatlı bir kız.
هذا هو الوضع الحالى كل الفتيات تكره جيا لأنها أجمل منكم جميعا

Mademki işinizden nefret ediyorsunuz neden istifa etmiyorsunuz?
إذا انت تكره العمل كثيراً, لماذا لا تستقيل ؟

Oyuncuları sevmiyorsunuz. Oyun tarzlarından nefret ediyorsunuz.
كما تعلم , أنت لا يعجبك اللاعبين و أنت تكره طريقة لعبهم

İkiniz de kayak yapmayı sevmiyorsunuz iki arabalık yere park edenleri ve "Sezimona" diyenlerden nefret ediyorsunuz.
وأنكما تكرهان التزحلق على الجليد ومن الناس التي تحب أخذ موقف سيارتين "Supposebly" وتقولان كلمة

Besbelli birbirinizden nefret ediyorsunuz.
أنتما تكرهان بعضكما البعض. هذا واضح.

Çocuklar, neden bebekten nefret ediyorsunuz?
لم تكرهان الطفل، يا أطفالي؟

Benden nefret ediyorsunuz çünkü hayatım başarılı!
أنت تكرهنى لأننى نجحت فى حياتى

Benim hakkımda ne düşünüyorsunuz bilmiyorum. Belki de nefret ediyorsunuz..."
انا لا اعلم بماذا تفكروا بي ، من المحتمل انكم تكرهونني

nefret ediyorsunuz.
انت تكرهينه.

Bizden bu kadar çok mu nefret ediyorsunuz?
هل تكرهنا كثيرًا؟

Tüm beraberindekiler, benden nefret ediyorsunuz ama bana ihtiyacınız var.
جميعكم يا رجال الشركة تكرهوني , لكنكم تحتاجوني