"nefret ettiğiniz" - Translation from Turkish to Arabic

    • تكرهه
        
    • تكرهينها
        
    • كرهكم
        
    • الذين تكرههم
        
    • التي تكرهها
        
    Size saygı göstermeyen birinden nefret ettiğiniz oldu mu? TED هل كان هناك أي شخص يحترمك في الماضي و من النوع الذي كنت تكرهه لفترة وجيزة؟
    Sizin gülmekten nefret ettiğiniz, iğrendiğiniz tamamıyla komediye adanan kitabı. Open Subtitles الكتاب المُخصص كُلياً للكوميديا والذي تكرهه . . بقدر ما تكره الضحك
    İş bulmak kolay değil. daha kötü biri içinde çalışabilirdim nefret ettiğiniz bir yerde sırf sigortalı olduğunuz için durmamalısınız. Open Subtitles غير سهل أن احصل على وظيفة بالإضافة إلى ذلك, قد ينتهي بالعمل مع شخص أسوأ لا تبقى في مكان تكرهه فقط لأنه خائف
    Hiçbir şey bir erkeği sizin nefret ettiğiniz pilici becermekten daha seksi kılamaz. Open Subtitles لا شيء يجعل الرجل أكثر إثارة من مضاجعته لإمرآة تكرهينها.
    Şu durumda, birbirinizden nefret ettiğiniz için kimse sizi suçlayamaz. Open Subtitles في هذا الوقت لا يستطيع أحد أن يلومكِ في طريقة كرهكم لبعضكم البعض
    Çok nefret ettiğiniz alt ırktan biri için sizi terk etti, hepsini aldı. Open Subtitles لقد تركك ليكون مع أحد هؤلاء العروق الفرعية الذين تكرههم كثيراً هذا كل ما تطلبه الأمر
    Çocuklarınızın en güzel yönlerinizi alması çok güzel fakat nefret ettiğiniz yönlerinizi almaları insana feci dokunuyor. Open Subtitles من الممتع حين يأخذ طفلك أفضل خصالك، لكنها ركلة في البطن حين يأخذون الأشياء التي تكرهها في نفسك.
    nefret ettiğiniz ancak öldürmeye cüret edemediğiniz her şerefsiz için tiksindiğiniz ve öldürmekten daha fena yapmak istediğiniz her yosma için hizmetinizdeyiz. Open Subtitles أي نذل تكرهه, لكن لايمكن أن أجرؤ لقتل أي عاهرة تمقتها, لكن تريد أكثر من القتل نحن في خدمتك
    Noam Toran ve "Yalnız Adam için Aksesuarlar": fikir şöyle, sevdiğiniz insanı kaybettiğinizde veya zor bir ayrılığı atlatmaya çalışırken en çok özlediğiniz şey, o sizi uyuz eden şeyler, o insanla beraberken nefret ettiğiniz şeyler. TED ناوم توران و إكسسوارات للرجل الوحيد الفكرة هي عندما تفقد أحدا تحبه أو تمر بفشل تجربة عاطفية أكثر ما تفتقده هي تلك الأشياء المزعجة ما كنت تكرهه عندما كنت مع الشخص الأخر
    Bu kadar nefret ettiğiniz birini... gerçekten suçsuz olmasa, ki öyle, bunu biliyorsunuz, niye savunasınız? Open Subtitles لماذا تدافع عن رجل تكرهه جداً... مالم يكن بريئاً بالفعل؟
    nefret ettiğiniz bir kral! Open Subtitles - الملك الذى تكرهه
    Sizin nefret ettiğiniz herşey. Open Subtitles كل شيء تكرهه
    nefret ettiğiniz bütün şeyler Open Subtitles كل شيء تكرهه
    Şimdi nefret ettiğiniz birini "soylu" diye çağırır başınıza taç yaptığınız adamı, bir anda alçak yaparsınız. Open Subtitles وتعتبرونهُ نبيلاً فقط كان كرهكم كونهُ ردىء كان ما خدعكم
    Sizi eşinizin nefret ettiğiniz ailesinin avucuna bırakıyor. Open Subtitles و تترك لتسترزق من أنسبائك الذين تكرههم.
    Ben de sizi neşelendirmek için nefret ettiğiniz fotoğrafla değiştirmeniz için Terry'e bu tabloyu yaptırdım. Open Subtitles ولأبهاجك طلبت من (تيري) رسم هذه لتحل محل الصوره التي تكرهها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more