Pekâlâ, nişancının nerede olduğuna dair bir fikrin var mı öğrenmeliyim. | Open Subtitles | حسناً، أريد أن أعرف إذا كنتِ تملكين فكرة عن مكان القناص. |
Dedektif Martin'in Cody'nin nerede olduğuna dair çocuğu kaçırandan yardım isteyişini dinledik. | Open Subtitles | ذلك كان المحقق دانيل مارتن ونداءه حول اي معلومات عن مكان كودي مارتن |
Bu süre içerisinde nerede olduğuna dair bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل تملك فكرة عن مكان تواجدها خلال تلك الفترة؟ |
Dışarı adım attığında, ne zaman nerede olduğuna dair hep sahte kayıtlar tutturmuş. | Open Subtitles | لذا عند خروجه، فإنّه يُنشئ دوماً رواية كاذبة حول مكان تواجده التي يُمكن أن تثبت بالمحكمة. |
Bay Duggan'ın nerede olduğuna dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | انا لا أعرف شيء على الإطلاق حول مكان السيد دوجان . |
Ona yardım etmek istesem bile nerede olduğuna dair bir fikrim yok. | Open Subtitles | حتى لو أنني أردت مساعدتها لاتوجد عندي اي فكرة أين تكون |
Ve şu anda nerede olduğuna dair bir şey bilmiyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | و ليس لديكِ فكرة أين تكون الآن؟ |
Ve bana kalırsa bu, üsteğmenin öldüğü sırada nerede olduğuna dair harika bilgiler verecek. | Open Subtitles | وهذا على ما أعتقد سيعطينا كم كبير من المعلومات عن مكان تواجد الملازم |
Demek kocanızın nerede olduğuna dair en ufak bir fikriniz yok? | Open Subtitles | إذن انت ليس لديك اي فكرة مطلقاً عن مكان زوجُِكِ. |
Bayan Culper'da, içinde bayrağın nerede olduğuna dair önemli bilgiler bulunan bazı mektuplar var gibi görünüyor. | Open Subtitles | من الواضح ان السيدة لديها رسائل تحوي معلومات مهمة عن مكان الراية |
Buna karşın, nerede olduğuna dair hiçbir bilgimiz yok. | Open Subtitles | علي الرغم من أنه ليس لدينا أيّ معلومات عن مكان تواجده |
Ki Amsterdam'daki kurbanla da orada tanışmış. Kadının veya defalarca konuştuğu adamın nerede olduğuna dair hiçbir fikrimiz yok. | Open Subtitles | ليس لدينا فكرة عن مكان تواجدها و لا حتى مكان الرجل الذي بجوارها |
Birkaç ay önce adamın teki evime geldi. Babamın nerede olduğuna dair bilgisi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | منذ عدّة أشهر جاء رجل لشقّتي قال أنّ لديه معلوماتٍ عن مكان أبي |
Birkaç ay önce adamın teki evime geldi. Babamın nerede olduğuna dair bilgisi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | منذ عدّة أشهر جاء رجل لشقّتي، قال أنّ لديه معلوماتٍ عن مكان أبي. |
Eğer Cody Martin'in nerede olduğuna dair ya da kimin kaçırdığına dair bir şey biliyorsanız... | Open Subtitles | اذا كان لديك اي معلومات حول مكان كودي مارتن... اوالذياختطفه,ارجوك... |
Dosyanın nerede olduğuna dair bir ipucu olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أنّه دليل حول مكان وجود الملف. |
Ve şu anda nerede olduğuna dair bir şey bilmiyorsun, öyle mi? | Open Subtitles | و ليس لديكِ فكرة أين تكون الآن؟ |
nerede olduğuna dair bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ أدنى فكرة أين تكون ؟ |
Jesse'nin nerede olduğuna dair bilgi alırsan, bana haber verir misin? | Open Subtitles | إذا إستطعت الحصول على مكان تواجد جيسى ، ستقوم بإخبارى ،ألس كذلك ؟ |