İzin ve kan testleri dışında her şey. Ve Nikah yüzükleri. | Open Subtitles | كل شيء حول الرُخص واختبارات الدم وخواتم الزفاف |
Nikah işleri altkatta, evladım. Tebrikler. | Open Subtitles | حفلات الزفاف في الطابق السفلي يا بني تهانينا |
Neşelen oğlum. Bu bir Nikah töreni, idam değil. | Open Subtitles | ابتهج أيها الولد العزيز انه زواج وليس عملية إعدام |
Öteki ise bir nedime idi, ve Nikah sahnesi de yoktu. | Open Subtitles | والأخرى وصيفة عروس وليس هناك مشهد زفاف أيضاً |
Biri gelip de bana Nikah törenimde.. | Open Subtitles | إذا كان قد جاء شخص ما إليّ في يوم زفافي و.. |
Ayrıca Nikah için hemen kiliseye de koşmayağız. Uzun vadeli bir süreç olacak. | Open Subtitles | ولن أهرع معك إلى دار العبادة للزواج ذلك نقاش أطول |
Nikah işleri altkatta, evladım. Tebrikler. | Open Subtitles | حفلات الزفاف في الطابق السفلي يا بني تهانينا |
O Nikah için dört yardımcımla birlikte iki tam gün çalıştık. | Open Subtitles | كان عندي أربعة مساعدين يعملون ليــومين كاملين على ذلك الزفاف. |
Sana demiştim bu Nikah uğruna değecek diye. | Open Subtitles | أخبرتك بأن هــذا الزفاف سيستحـــق ذلـــك |
Seni uyarmıştım, Nikah törenleri bir çok yalanı da beraberinde getirir. | Open Subtitles | حذّرتكَ ، حفلات الزفاف تظهر الأشياء التي نكذب فيها |
Şu taktıkları Nikah yüzüğü gerçekten de İsa ile mi evliler. | Open Subtitles | خواتم الزفاف التي يلبسونها تلك... هل هن حقاً متزوّجات من الربّ؟ |
Nikah sırasında servis için hazırlanmadık. | Open Subtitles | لم نكن مستعدين لتقديم الشراب اثناء الزفاف |
Sana kalsa tişört ve kotla yapılan üç dakikalık bir Nikah olurdu. | Open Subtitles | إذا كان ذلك ما ترغبين به فسيكون زواج لمدة 3 دقائق بالجينز والتيشيرت |
Hayvanat bahçesi tanıtımımızın bir parçası olarak, onlar için bir Nikah töreni düzenleyeceğiz çünkü onlar hayat arkadaşları. | Open Subtitles | وكجزء من خطتنا لتطوير الحديقة سنقيم لهم حفل زواج لأن زواجهم سيستمر لمدى الحياة |
Spor sayfasını okuyor. Ve Nikah yüzüğü. | Open Subtitles | الأخباراليومية, مفتوحة على القسم الرياضي خاتم زواج |
Buradan geçiyorduk, Greenwich'deki Nikah salonu yolundaydık. | Open Subtitles | نحن كانت تمر فقط، على الطريق إلى حفل زفاف في غرينتش. |
Manikürlü tırnakları olan bir insan eli, parmakta bir Nikah yüzüğü vardı. | Open Subtitles | كانت يد رجل فيه بطلاء أظافر وقفازات زفاف |
Evet Bay Belvedere, oldukça .ikik bir Nikah olacak. | Open Subtitles | حسنا،سّيد بيلفيدير،إنه علي وشك أن يكون زفاف مخرّب. |
Annemin Nikah günümde söylediği şeyi hatırlıyorum da "13'ünde evlenmek uğursuzluktur" demişti. 21 yıldır Tom ve ben ne kadar yanıldığına gülüyorduk. | Open Subtitles | اذكر ما قالته والدتي لي في يوم زفافي انه سوء طالع ان تتزوجي في يوم الثالث عشر |
- Ben ne zaman bir Nikah törenine gitsem, silahları paketleyip saklarım. | Open Subtitles | هل من يأتي للزواج يخفي معه أسلحة؟ |
... SevgililerGünündeNate'le Nikah tazeleyeceğiz... | Open Subtitles | نيت وأنا سأجدّد نذور زفافنا على يوم الحبّ |
Xander, Anya'yı Nikah günü terk etti. Anya yeniden intikam iblisi oldu. | Open Subtitles | أكساندر ترك آنيا عند المذبح وآنيا شيطانة إنتقام مرة أخري |
Senden Nikah yüzüğünü çıkarmanı, ya da bana bir Nikah yüzüğü almanı istedim mi? | Open Subtitles | هل سبق أن طلبت منك أن تزيل خاتم زفافك أو تشتري لي خاتم ؟ |
Enerji Bakanı kendi Nikah töreninde kalp krizi geçirmiş. | Open Subtitles | اُصيب وزير الطاقة بذبحة قلبيّة أثناء حفلة زفافه! |
Nikah gününde onu yalnız bırakamayız. | Open Subtitles | لا يجب أن ندعها وحدها خلال يوم زفافها. |
- Hayır o benim Nikah yüzüğüm. - Artık benim. | Open Subtitles | لا ليس خاتم زفافى |
O gelmezse, kim Nikah şahidi olacak diye düşünmüştüm. | Open Subtitles | و قلت لنفسي، من سيكون الشاهد على الزواج إن لم يعد؟ |